Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2016/24838 Esas 2020/2250 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
13. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/24838
Karar No: 2020/2250
Karar Tarihi: 17.02.2020

Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2016/24838 Esas 2020/2250 Karar Sayılı İlamı

13. Hukuk Dairesi         2016/24838 E.  ,  2020/2250 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi

    Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı ve davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
    K A R A R
    Davacı, davalı idareden satın aldığı ... ili ... Vadisindeki bağımsız bölümünün kendisine teslim edildiğini, ancak taşınmazın mahal listesi, şartname, tanıtım broşürlerinde belirtildiği özelliklerde olmayan bağımsız bölümün ait olduğu bloğa ilişkin ortak alanlar meydana gelen değer düşüklüğü dolayısıyla şimdilik 2.000,00 TL tazminatın dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte tahsiline hükmedilmesini talep etmiş olup, bilahare vermiş olduğu ıslah dilekçesi ile talebini 9.638,66 TL olarak arttırmıştır.
    Davalı süresinde ayıp ihbarı bulunmadığını belirterek, davanın reddini talep etmiştir.
    Mahkemece davanın kısmen kabulü ile toplam 425,00 TL alacağın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine, karar verilmiş; hüküm taraflarca temyiz edilmiştir.
    14.07.2004 günlü ve 5219 sayılı Yasa ile HUMK.nun 427/2 maddesindeki temyiz ile ilgili parasal sınır 1.000.000.000 TL, 5236 sayılı Yasanın 19. maddesi uyarınca 01.01.2014 tarihinden itibaren 1.890,00 TL"ye çıkarılmıştır. Anılan yasada derdest davalar yönünden ne şekilde uygulanacağı yönünde açık bir uygulama hükmü bulunmamakta ise de, Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 23.2.2005 gün ve 2005/13-32 Esas; 2005/85 sayılı kararı uyarınca yerel mahkemelerce kurulan hükümlerin temyizinin ve temyiz incelemesi sonucunda Yargıtay Daireleri ya da Hukuk Genel Kurulunca verilen kararlara karşı karar düzeltme yoluna gidilmesi durumunda temyiz ya da karar düzeltme istemi hangi karara yönelik ise, o karar tarihinde yürürlükte bulunan kanun hükmünün esas alınacağı belirtilmiştir. Davalı tarafından temyiz edilen parasal değer, davanın kısmen kabulüne dair 425,00 TL"ye ilişkin olup, bu miktar karar tarihi itibariyle 1.890,00 TL"yi geçmediğinden HUMK"nun 5219 sayılı Yasa ile değiştirilen 427. maddesinin 2. fıkrası gereğince davalının temyiz hakkı bulunmamaktadır. O nedenle davalının miktar itibariyle kesin olan karara ilişkin temyiz dilekçesinin reddine karar verilmesi gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda 1.bentte açıklanan nedenlerle davacının yerinde olmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, 2. bentte açıklanan nedenlerle davalının temyiz dilekçesinin REDDİNE, peşin alınan 29,20 TL harcın davalıya iadesine, HUMK’nun 440/III-1 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 17/02/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.