2. Hukuk Dairesi 2017/2067 E. , 2019/1381 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
DAVACI-DAVALI : ...
DAVALI-DAVACI : ...
DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-karşı davacı erkek tarafından kusur belirlemesi, kadın lehine hükmolunan maddi tazminat ve nafakalar ile reddedilen tazminat talepleri yönünden; davacı-karşı davalı kadın tarafından ise katılma yoluyla kusur belirlemesi, maddi tazminat ile nafakaların miktarı ve manevi tazminat talebinin reddi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, tarafların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.
2-Yapılan yargılama sonucunda ilk derece mahkemesince verilen karar davacı- karşı davalı kadın tarafından kusur belirlemesi, reddedilen nafaka ve manevi tazminat talepleri, maddi tazminat ve ortak çocuk lehine hükmolunan nafaka miktarları, davalı-karşı davacı erkek tarafından ise kusur belirlemesi, maddi tazminat, kendisinin tazminat talepleri hakkında hüküm kurulmaması yönünden istinaf edilmiştir.
Bölge adliye mahkemesince dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda davacı- karşı davalı kadının reddedilen nafaka taleplerine, davalı-karşı davacı erkeğin ise kendisinin tazminat talepleri hakkında hüküm kurulmamasına yönelik istinaf taleplerinin Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 353/l-b-2. maddesi gereğince kabulüne, tarafların diğer istinaf taleplerinin esastan reddine, hükmün bu yönlerden düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm tesisine karar verildiği halde reddedilen istinaf talepleri hakkında ret kararı ile yetinilecek yerde reddedilen bu talepler ve istinaf başvurusuna konu edilmeyen yönler hakkında yeniden hüküm kurulması doğru bulunmamıştır.
3- İlk derece mahkemesince kadının yoksulluk nafakası talebinin reddine karar verilmiş, Bölge adliye mahkemesince ise kadının asgari ücretin altında gelirinin olduğu ve sürekli çalışmadığı, boşanmakla yoksulluğa düşeceği gerekçesi ile davacı-karşı davalı kadın yararına yoksulluk nafakasına hükmedilmiştir. Boşanan eş yararına yoksulluk nafakasına hükmedebilmek için, boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek olması gerekir (TMK m. 175). Dosya içerisinde bulunan 01.03.2016 tarihli kolluk tutanağında kadının üniversite kantininde çalıştığı belirtilmiş, kadın tanığı ... kadının sigortalı olarak çalıştığını beyan etmiş, davacı-karşı davalı kadın 12.07.2016 tarihli celsede Dokuz Eylül Üniversitesi kampüsünde kantin işlettiğini, yaz döneminde çalışmadığını belirtmiştir. Bu sebeple davacı-karşı davalı kadının usulünce ekonomik ve sosyal durumunun araştırılarak, üniversitede kantin işletip işletmediği, sigortalı bir işte çalışıp çalışmadığı, sürekli ve düzenli gelirinin bulunup bulunmadığı, gelirinin kendisini yoksulluktan kurtarıp kurtarmayacağının; çalışmıyor ise kendi rızası ile işten ayrılıp ayrılmadığı, ayrılmışsa bunun bir zorunluluktan kaynaklanıp kaynaklanmadığının belirlenmesi ve gerçekleşecek sonuca göre davacı-karşı davalı kadının yoksulluk nafakası talebi hakkında karar verilmesi gerekirken, bu konuda eksik incelemeyle yazılı şekilde yoksulluk nafakasına hükmedilmesi usul ve kanuna aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda 2. ve 3. bentlerde gösterilen sebeplerle temyiz edilen bölge adliye mahkemesi kararının BOZULMASINA, bozma sebebine göre kadının yoksulluk nafakasının miktarına yönelik temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, incelenmeyen ve bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin ise yukarıda 1.bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, dosyanın ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 19.02.2019 (Çar.)