Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/7228
Karar No: 2019/2614
Karar Tarihi: 09.04.2019

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2016/7228 Esas 2019/2614 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davalı Hazine adına tescilli 128 ada 19 parsel sayılı taşınmazın gerçek sahipleri olan davacılar, tapu kaydının iptali ve adlarına tescili istemiyle dava açmışlardır. Davalı Hazine temsilcisi tarafından temyiz edilen davanın kabulüne karar verilmiştir. Ancak, keşif sırasında yapılan incelemede taşınmazın kayalık ve tarım yapılabilecek bir alan olmadığı, eski, harabe ve tamamen yıkılmış bir evin bulunduğu ortaya çıkmıştır. Murisin ölümünden önce başka bir eve taşınan davacıların uzun yıllar ilgilenmedikleri ve taşınmazı terk ettikleri sabit olduğundan davanın reddine karar verilmesi gerektiği, Hazine adına tesciline karar verilmesinin hatalı olduğu kabul edilerek hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Kanun Maddeleri:
- Tapu Kanunu (Madde 1)
- Medeni Kanun (Madde 729)
- Kadastro Kanunu (Madde 41)
16. Hukuk Dairesi         2016/7228 E.  ,  2019/2614 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL


    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    Kadastro sonucu ...İlçesi, Boyalı Köyü çalışma alanında bulunan 128 ada 19 parsel sayılı 370,17 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, tarımsal alana dönüştürülmesi mümkün olan ve devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden olduğu belirtilerek, ham toprak vasfıyla Hazine adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacılar ... ve arkadaşları, çekişmeli taşınmazın ortak miras bırakanlarından geldiğine dayanarak tapu kaydının iptali ve adlarına tescili istemiyle dava açmışlardır. Mahkemece yapılan yargılamanın sonunda davanın kabulüne, çekişmeli taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile davacılar adına veraset ilamındaki payları oranında tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir.
    Mahkemece, dava konusu taşınmazın gerçek sahiplerinin davacılar olduğu ancak, kadastro çalışmaları sırasında davalı Hazine adına tespit ve kesinleşerek tapuya tescil edildiği gerekçesiyle yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de, varılan sonuç dosya kapsamına uygun değildir. Şöyleki, Mahkemece yapılan keşif ve keşif sonrası alınan bilirkişi raporlarında çekişmeli taşınmazın üzerinde eski, harabe ve tamamen yıkılmış bir bina bulunduğu, taşınmazın kayalık olduğu ve tarım yapılabilecek bir alan olmadığı belirtilmiştir. Keşif sırasında beyanlarına başvurulan yerel bilirkişi ve tanıklar ise kısaca, 1986 yılında ölen muris ...ve ailesinin, taşınmazı üzerine ev yapmak suretiyle kullandıklarını ancak, muris ölmeden önce başka bir eve taşındıklarını ve evin bir süre daha kullanılmasına rağmen uzun zamandır kullanılmadığını ve şu anki harabe halini aldığını belirtmişlerdir. Terk, zilyedin zilyetliğine son vermek üzere eşyayı fiili hakimiyetinden devamlı olarak isteği ile çıkarmasıdır. Uzun süre taşınmazla ilgilenmemek de terk anlamına gelebilir. Dosya kapsamından, murisin ölüm tarihinin 1986 yılı olduğu ve taşınmaza ait fotoğraflarda görüldüğü ve alınan bilirkişi raporlarında belirtildiği üzere taşınmazın tarıma elverişli olmayan kayalık yer niteliğinde olduğu anlaşılmaktadır. Davacılar tarafından bir süre ev olarak kullanılmışsa da 1986 yılından önce başka eve taşınılmış olması nedeniyle kullanım terkedilmiş ve uzun süre kullanılmayan taşınmaz, tamamen yıkılarak harabe bir eve dönüşmüştür. Davacıların, uzun yıllar önce taşınmazla ilgilenmeyi bıraktıkları ve taşınmazı terk ettikleri, üzerindeki zilyetliklerine son verdikleri hususu dosya kapsamıyla sabittir. Hal böyle olunca, davanın reddine ve çekişmeli taşınmazın tespit gibi Hazine adına tesciline karar verilmesi gerekirken, hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 09.04.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.





















    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi