18. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/3457 Karar No: 2016/4171 Karar Tarihi: 10.03.2016
Yargıtay 18. Hukuk Dairesi 2016/3457 Esas 2016/4171 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Kamulaştırma Yasası uyarınca bir taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve idare adına tescili istenmiştir. Mahkeme davanın kabulüne karar vermiş, ancak temyiz edilmiştir. Yargıtay kararında, bilirkişi incelemesinin yeterli olmadığı belirtilmiştir. Ayrıca, diğer kamulaştırma dosyalarında yapılan değerlendirmelerin dikkate alınması gerektiği, iade edilecek bedel ile ilgili faiz hesabının göz ardı edildiği belirtilmiştir. Kanun maddeleri ise Kamulaştırma Yasası'nın 4650 Sayılı Yasa ile değiştirilen hükümleri olarak belirtilmiştir.
18. Hukuk Dairesi 2016/3457 E. , 2016/4171 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Dava dilekçesinde, Kamulaştırma Yasasının 4650 Sayılı Yasayla değişik hükümleri uyarınca, ... İli ... İlçesi ... Köyü 225 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve idare adına tescili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı idare vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Mahkemece bilirkişi incelemesi yaptırılmışsa da hüküm kurmaya elverişli değildir. Şöyle ki; 1-Aynı kamulaştırma nedeniyle, bu kamulaştırma kapsamında kalan ve dava konusu taşınmazla aynı bölgeden gelip Dairemizce incelenerek onanan (... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/221-2014/385, Dairenin 2015/2338 Esas 2015/4930 Karar sayılı dosyası, ... Asliye Hukuk Mahkemesi 2014/282 Esas 2014/383 Karar, Dairenin 2015/2359 Esas 2015/3806 Karar sayılı dosyası) kamulaştırma bedelinin tespit ve tesciline ilişkin dava dosyalarındaki değerlendirmede, yaygın olarak uygulanan üretim planı içinde buğday, kışlık marul ve karpuz bulunduğu halde münavebeye bu ürünler yerine mısır, k.göbekli marul ve y.sivri biber alınmak suretiyle farklı değer belirleyen bilirkişi kurulu raporuna göre karar verilmesi, 2-Mahkemenin ilk kararında tespit edilip idarece davalı adına bankaya yatırılan bedel ile bozmadan sonra saptanıp hüküm altına alınan bedel arasındaki farkın iadesine karar verilmişse de davalı tarafça bankadan çekilmesine kadar “varsa” işlemiş olan mevduat faiziyle birlikte davacı idareye ödenmesine şeklinde hüküm kurulması gerektiğinin düşünülmemesi, Doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine 10.03.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.