13. Hukuk Dairesi 2015/35413 E. , 2018/6261 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalılar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, ... İnşaat Limited Şirketi ... Adi Ortaklığı ile yaptığı 04.08.2008 tarihli gayrimenkül satış vaadi sözleşmesi ile 186 m2 alanlı taşınmazın alımı hususunda anlaştığını ve tarafına kat irtifakı tapusu verildiğini, projenin teslim süresinin 30.05.2010 tarihinde sona erdiğini, söz konusu projede hak sahibi olduğu tarihten itibaren tüm yükümlülüklerini zamanında ve eksiksiz yerine getirdiğini, getirmeye de devam ettiğini, buna karşın davalının edimini yerine getiremediğini, eksikliklere rağmen dairenin anahtarını Mart 2012’de teslim aldığını, sözleşme sırasında 62.500,00-TL nakit ödediğini, kalan kısım için de 60 adet senet imzaladığını, şimdiye kadar 45 adet 2.060,00-TL tutarlı senet ve 62.500,00-TL’lik teslimat senedini ödediğini, geriye 15 adet sıralı senet kaldığını, kalan borcunun 30.900,00-TL olduğunu, anahtarını teslim aldığı daireyi kullanamadığını, eksikliklerin 20.000,00-TL’nin üstünde olduğunu, ankastre mutfak eşyaları, salon ve mutfak kapı camları ile kombinin takılmadığını, imalat hataları olduğunu, ortak alanların bitirilmesi ve gerekli izinlerin alınabilmesi için de 1.000.000-TL"den fazla ödeneğe ihtiyaç olduğunu, bahçe düzenlemesi, süs havuzları, spor alanları ve barbekü alanının yapılmadığını, otoparkların bitirilmediğini, yararlanamadığı daireye ilişkin her ay aidat ödemek zorunda kaldığı gibi senetleri de ödemesi gerektiğini, tüm zararına yoksun kaldığı kârın da eklendiğini, kalan senetlerin mahrum kaldığı kira alacağı ve evin tamamlanmayan kısmına mahsup edilmesi talebini firmaya ilettiğini, ancak bir netice alamadığı gibi davalı firmanın kötüniyetli olarak senetleri ciro ettiğini, senetleri uhdesinde bulunduran ...’ın da kötüniyetli olduğunu, 30.05.2010 tarihinde teslim edileceği taahhüt edilen ancak inşaatı bitirilmeyen dairenin satış bedeli karşılığı verdiği senetleri ödemek durumunda kalması halinde mağdur olacağını ileri sürerek; davalıların temerrüde düştüğü 30.05.2010 tarihinden itibaren emsal kira ödemesi yapılmasına, ayın başında hesabına yatmayan kira tazminatının gecikme faizi ile tahsiline, daire ve projedeki eksikliklerin tespiti ile hesabına düşen kısmın ve kira alacağının kalan senetlerden mahsubu ile artanın davalılardan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı ..."a dava dilekçesi tebliğ edilmiş, ancak diğer davalılara dava dilekçesi tebliğ olunmamış, taraf teşkili sağlanmamıştır.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalılar tarafından temyiz edilmiştir.
1-Mahkemece, davalı şirkete ve davalı ..."a dava dilekçesi tebliğ olunmadan, henüz taraf teşkili sağlanmadan davanın esastan kabulüne karar verilmiştir. Mahkemece, dava hakkında bir karar verilmeden önce taraf teşkili sağlanması yasal zorunluluk arz etmektedir. Aksi halde HMK"nun 27. maddesinde düzenlenen hukuki dinlenilme hakkına aykırılık doğmaktadır ki, bu durum da hukuken korunamaz.
Mahkemece yukarıda açıklanan hususlar göz ardı edilerek davalı şirkete ve davalı ..."a dava dilekçesi ve tensip zaptı tebliğ edilmeden hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
2-Bozma nedenine göre davalıların sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün davalılar yararına BOZULMASINA, ikinci bent gereğince davalıların diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 28/05/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.