
Esas No: 2019/369
Karar No: 2019/777
Karar Tarihi: 07.02.2019
Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2019/369 Esas 2019/777 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada;
Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
Davacı, mirasbırakan babası ...’in, 2463 ve 2473 parsel sayılı taşınmazlarını mirasçılarından mal kaçırmak amacıyla davalının kardeşi ara malik Rüştü üzerinden davalı gelini ... ’e satış yoluyla devrettiğini, yapılan devrin muvazaalı olduğunu ileri sürerek, çekişmeli taşınmazların tapu kayıtlarının iptali ile miras payı oranında adına tescilini istemiştir.
Davalı, ölümüne kadar mirasbırakana baktığını, bakım karşılığı dava konusu taşınmazların verildiğini, öte yandan davacının da imzasının bulunduğu 17/12/2012 tarihli sözleşme ile mirasçıların doğmuş haklarından feragat ettiklerini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar, Dairece; “...Hemen belirtilmelidir ki, davalının 17/12/2012 tarihli belgeye dayanarak davacının doğmuş hakkından feragat ettiğini ve davanın dinlenme olanağının kalmadığını iddia ettiği, davacının ise okuma yazma bilmediğini ve anılan belge altındaki imzanın kendisine ait olmadığını savunduğu, ne var ki mahkemece 17/12/2012 tarihli belge altındaki imzanın davacının eli ürünü olup olmadığı hususu araştırılmadan sonuca gidildiği anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca, 17/12/2012 tarihli belgenin mirasbırakanın ölümünden sonra düzenlendiği gözetilerek anılan belge altındaki ... imzasının davacının eli ürünü olup olmadığının araştırılması, gerekli deliller toplanarak incelemenin yaptırılması ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken eksik araştırma ve inceleme ile yetinilerek yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.” gerekçesiyle bozulmuş, bozmaya uyularak yapılan yargılama neticesinde davacının okuma yazma bilmemesi ve kanunda aranan şartları taşımaması nedeniyle 17.12.2012 tarihli belgenin geçersiz olduğu, öte yandan yapılan temlikin mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunun kanıtlandığı gerekçesiyle davanın kabulüne ilişkin verilen karar bu kez Dairece; “.. Somut olayda, bozma sonrasında yapılan yargılamada davacı vekilinin 12.09.2017 tarihli dilekçesi ve 12.12.2017 tarihli celsede ilgili belgedeki imzanın müvekkili ...’e ait olduğunu ikrar ettiği, mirasbırakan ...’in ölümünden sonra tanzim edilen 17.12.2012 tarihli adi yazılı belge ile davacının dava konusu taşınmazlarla ilgili dava açmayacağını belirterek miras payından feragat ettiği, bu nedenle eldeki davada davacının muris muvazaasına dayalı tapu iptal ve tescil isteğinin dinlenmeyeceği anlaşılmıştır. Hal böyle olunca, davanın reddine karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.” gerekçesiyle bozulmuş, bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda davanın reddine karar verilmiştir.
Karar, davacı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla Tetkik Hâkimi ..."ün raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü.
-KARAR-
Hükmüne uyulan bozma kararında, gösterildiği şekilde işlem yapılarak karar verilmiştir. Davacının yerinde bulunmayan temyiz itirazının reddiyle, usul ve yasaya ve bozma kararının gerekçelerine uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 8.50.-TL. bakiye onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 07.02.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi. Başkan