Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2016/11765 Esas 2016/9569 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
23. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/11765
Karar No: 2016/9569
Karar Tarihi: 10.11.2016

Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2016/11765 Esas 2016/9569 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Yargıtay 23. Ceza Dairesi, müştekinin dolandırıcılık suçundan şikayeti üzerine yapılan soruşturmanın yeterince gerçekleştirilmediğine ve kovuşturma yapılmasına yer olmadığına dair verilen kararın, kanun yararına bozulması gerektiği sonucuna vardı. Kararda, Cumhuriyet savcısının hemen işin gerçeğini araştırmaya başlaması, suçun işlendiğine dair yeterli şüphe oluştuğunda iddianame düzenleyerek kamu davası açması, aksi halde ise kovuşturma yapılmasına yer olmadığına dair karar vermesi gerektiği hatırlatıldı. Ayrıca, müştekinin beyanları, şüphelinin ifadesi, akrabaları ve müştekinin sunduğu delillerin tespiti gibi konuların incelenmesi gerektiği vurgulandı. Kararda bahsedilen kanun maddeleri ise şöyle: 5271 sayılı CMK'nın 160, 170/2, 172 ve 173/3 maddeleri.
23. Ceza Dairesi         2016/11765 E.  ,  2016/9569 K.

    "İçtihat Metni"


    Dolandırıcılık suçundan sanık...hakkında yapılan soruşturma evresi sonunda ... Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 27/05/2015 tarihli ve 2015/32772 soruşturma, 2015/21629 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karara yönelik müşteki tarafından yapılan itirazın reddine ilişkin mercii ... 3. Sulh Ceza Hakimliğinin 06/10/2015 tarihli ve 2015/3778 değişik iş sayılı karar aleyhine Yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 16/06/2016 gün ve 4527-2016-Kyb sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 29/06/2016 gün ve 2016/262164 sayılı yazısıyla dairemize gönderilmekle okundu.
    Kanun yararına bozma isteminde;
    5271 sayılı Kanun’un 160. maddesi uyarınca, Cumhuriyet savcısının, ihbar veya başka bir suretle bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hâli öğrenir öğrenmez kamu davasını açmaya yer olup olmadığına karar vermek üzere hemen işin gerçeğini araştırmaya başlaması gerektiği, aynı Kanun’un 170/2. maddesi gereğince yapacağı değerlendirme sonucunda, toplanan delillerin suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturduğu kanısına ulaştığında iddianame düzenleyerek kamu davası açacağı, aksi halde ise anılan Kanun’un 172. maddesi gereği kovuşturma yapılmasına yer olmadığına dair karar vereceği, buna karşın Cumhuriyet savcısının 5271 sayılı Kanun’un kendisine yüklediği soruşturma görevini yerine getirmediği, ortada yasaya uygun bir soruşturmanın bulunmadığı durumda, anılan Kanun’un 173/3. maddesindeki koşullar oluşmadığından, itirazı inceleyen merciin Cumhuriyet savcısının soruşturma yapmasını sağlamak maksadıyla itirazın kabulüne karar verebileceği yönündeki açıklamalar karşısında, somut olayda müştekinin şikayet ve delillerinin tespitine yönelik olarak beyanlarının alınması, şüphelinin ifadesine başvurularak gümrükte çalışan bir amcası olup olmadığının tespiti ve müşteki adına araç alımı için yapılan bir müracaat olup olmadığının araştırılması ve müştekinin dosyaya sunduğu CD"lerin incelenmesi suretiyle, toplanacak deliller ve yapılacak inceleme sonucuna göre şüphelinin hukuki durumunun tayin ve takdir edilmesi gerekirken, müştekinin şikayet dilekçesinden sonra hiçbir işlem yapılmadan kovuşturma yapılmasına yer olmadığına karar verildiği gözetilerek, itirazın bu yönden kabul edilmesi gerekirken, yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.
    GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
    Kanun yararına bozmaya atfen düzenlenen tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden, ... 3. Sulh Ceza Hakimliği"nin 06/10/2015 tarihli ve 2015/3778 değişik iş sayılı kararının 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesi gereğince BOZULMASINA, bozma sebebine nazaran müteakip işlemlerin merciince yapılmasına, dosyanın mahalline gönderilmesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"na TEVDİİNE, 10/11/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
















    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.