23. Hukuk Dairesi 2015/9924 E. , 2018/2921 K.
"İçtihat Metni".....
-KARAR-
Şikayetçi vekili, müvekkillerinin .... 6. İcra Müdürlüğü"nün 2009/2123 ve 2009/2165 E. sayılı dosyalarından alacaklı olduğunu, her iki dosyadan borçlunun emekli maaşı üzerine haciz yazısı yazıldığını, borçlunun emekli maaşından gelen para ile ilgili olarak ..... 2. İcra Müdürlüğü"nün 2006/249 E, sayılı takip dosyasından 27.05.2015 tarihli sıra cetveli düzenlendiğini, sıra cetvelinin hatalı hazırlandığını, hacze katılma koşulları gerçekleşmeyen alacaklılara yer verildiğini ileri sürerek, sıra cetvelinin iptalini talep ve şikayet etmiştir.
Şikayet olunan .... vekili şikayetçi doyasında tebligatların usulüne uygun olmadığı gibi, itirazlarının da yerinde olmadığını savunarak, şikayetin reddini istemiştir.
Şikayet olunan Işık ..... vekili borçlunun emekli maaşına haciz yazısı yazıldığını ve haczin birinci sırada olduğunu savunarak, şikayetin reddini istemiştir.
Şikayet olunan ..... ..... Yönetim ise şikayetçinin şikayetinin süresinde olup olmadığının araştırılması gerektiğini savunarak, şikayetin reddini istemiştir.
Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre, şikayete konu para üzerine ilk haczi koyan ..... 22. İcra Müdürlüğü"nün 2006/1563 E. sayılı takip dosyası alacaklısı olduğu sıra cetvelinin bu dosyadan hazırlanması gerektiği, yapılması gerektiği şikayetin kabulü ile .... 2. İcra Müdürlüğü"nün 2006/249 esas sayılı takip dosyasına yapılan sıra cetvelinin iptaline, karar verilmiştir.
Kararı şikayet olunan ... vekili ve şikayet olunan ... ..... Yön. A.Ş. vekili temyiz etmiştir.
1-Basit yargılama usulünde tarafların tüm delilleri toplanıp, incelendikten ve son sözleri dinlenip duruşmanın bittiği bildirildikten sonra hakimin, HMK"nın 312/2. maddesi uyarınca kararı, gerekçesi ile birlikte yazması ve hükme ilişkin tüm hususları gerekçesi ile birlikte tefhim etmesi asıldır. Ne var ki, uygulamada aynı hükme dayanılarak zorunlu nedenlerle sadece hüküm sonucu (çoğu kez anılan madde hükmüne uygun olarak hazırlanmadan) tutanağa geçirilip, tefhim edilmekte, gerekçeli karar daha sonra yazılmaktadır. ..... 03.12.2014 tarih ve 2013/22-1441 E., 2014/1000 K. sayılı ilamında da açıklandığı üzere; 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı HMK’nın 321. maddesinin 2. fıkrasına göre; kararın tefhimi için hükme ilişkin tüm hususların gerekçesi ile birlikte açıklanamadığı ve bu nedenle zorunlu olarak hüküm özetinin tefhim edildiği hallerde, gerekçeli kararın en geç bir ay içinde yazılarak tebliğe çıkartılması gerekir.
../..
S.2.
Bu hüküm doğrultusunda, hükme ilişkin tüm hususların gerekçesi ile birlikte tefhim edilmediği hallerde gerekçeli kararın taraflara tebliği zorunludur ....... 20.03.2014 gün ve 2012/1034 Başvuru sayılı kararı da aynı yöndedir). Mahkemece, taraflara tefhim edilen kısa kararda (hüküm özeti) hükmün tüm unsurları yer almakla birlikte kararın gerekçesinin tefhim edilememesi halinde temyiz süresi gerekçeli kararın tebliğinden itibaren başlar. Ancak, hüküm tüm unsurları ve gerekçesi ile birlikte tefhim edilmiş ise artık hükmün HMK’nın 321/2. maddesine göre usulüne uygun ve eksiksiz bir biçimde tefhim edildiği kabul edilir ve temyiz süresi tefhim tarihinden itibaren başlar. İİK"nın 363. maddesinde yer alan ve temyiz süresinin başlangıcına esas alınan tefhim kavramının "hükme ilişkin tüm hususların gerekçesi ile birlikte açıklandığı hal" olarak anlaşılması zorunludur Tarafların gerekçeli karar tebliğ edilmeden önce, temyiz süre tutum dilekçesi veya gerekçeli temyiz dilekçesi sunmak suretiyle kararı temyiz ettikleri hallerde, kararın gerekçesini dikkate alarak yeni temyiz gerekçelerine dayanması mümkün olduğundan, gerekçeli kararın taraflara tebliği gerekir.
Somut olayda, mahkemece yargılama sonunda şikayetin kabulüne şeklinde verilen kısa karar, şikayet olunanlar .... ve .... vekilinin yüzüne karşı 03.11.2015 tarihinde tefhim edilmiş ve gerekçeli karar daha sonra yazılmış ise de, şikayet olunanlar .... vekili ve .... vekiline tebliğ edilip edilmediği anlaşılamamıştır. Tefhim edilen kısa kararda hükmün yasal unsurları bulunmakla birlikte gerekçesi tefhim edilmemiştir. İİK"nın 363. maddesi uyarınca tefhimden itibaren temyiz süresinin başlaması hükmün HMK"nın 321/2. maddesi uyarınca yazılıp, gerekçesi ile birlikte tefhimine bağlıdır. Gerekçeli kararın şikayet olunanlar .... vekili ve .... vekiline tebliğine ilişkin tebligat parçasına dosya içerisinde rastlanmadığından mahkemece, gerekçeli karar şikayet olunanlar .... vekili ve .... vekiline tebliğ edilmiş ise, tebliğ parçasının dosya içerisine konulması, temin edilemezse tebliğ tarihinin saptanması için mahkeme kayıtları ve posta idaresi kayıtları üzerinde gerekli incelemenin yapılarak tebliğ tarihlerinin bildirilmesi, şayet henüz tebliğ yapılmamış ise, gerekçeli kararın şikayet olunanlar .... vekili ve .... vekiline tebliği ile temyiz süresinin beklenmesi, şikayet olunanlar vekilleri tarafından temyiz dilekçesi sunulması halinde bu dilekçenin dosyaya eklenmesi, için dosyanın yerel mahkemesine geri çevrilmesi gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın yerel mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 19.04.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.