Abaküs Yazılım
10. Daire
Esas No: 2017/2880
Karar No: 2021/4872
Karar Tarihi: 18.10.2021

Danıştay 10. Daire 2017/2880 Esas 2021/4872 Karar Sayılı İlamı

T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2017/2880
Karar No : 2021/4872

DAVACI : ...Belediye Başkanlığı
VEKİLİ : Av. ...

DAVALI : ...Başkanlığı
VEKİLİ : Av. ...

DAVANIN KONUSU :
Davacı tarafından, devredilen Sosyal Sigortalar Kurumu Genel Müdürlüğü Sigorta Primleri Daire Başkanlığının "İş sözleşmesi feshedilen sigortalıların görevlerine iade edilmelerine ilişkin kararlar ve hizmet tespit kararları" konulu 04/03/2005 tarih ve 16-330 Ek sayılı Genelgesi'nin 2.1-(b) ve 2.3. maddelerinin iptali istenilmektedir.

DAVACININ İDDİALARI :
Dava konusu Genelge'nin ilgili maddeleri ile iş yeri ile ilişiği kesilmiş, dolayısıyla fiilen iş yerinde çalışmayan işçiler için geçmişe dönük bildirim yapılarak prim ödeme yükümlülüğü getirilmesinin ve işe iade kararlarının uygulanmasının 4857 sayılı İş Kanunu'nun 21. maddesine aykırı olduğu öne sürülmüştür.

DAVALININ SAVUNMASI :
4857 sayılı İş Kanunu'nun 21. maddesinin uygulanmasını göstermek amacıyla hazırlanan dava konusu Genelge'nin ilgili kısımlarında yasa hükümlerine aykırı bir yön bulunmadığı belirtilerek davanın reddi gerektiği savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : ...

DÜŞÜNCESİ : 2577 sayılı Kanun'un 49. maddesinin dördüncü fıkrası gereği, Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun bozma kararı doğrultusunda dava konusu Genelge'nin 2.3. maddesi yönünden konusuz kalan uyuşmazlık hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerektiği düşünülmektedir.

DANIŞTAY SAVCISI : ...

DÜŞÜNCESİ : Dava, devredilen Sosyal Sigortalar Kurumu Genel Müdürlüğü Sigorta Primleri Daire Başkanlığının 04/03/2005 tarih ve 16-330 Ek sayılı Genelgesi'nin 2/1-(b) ve 2.3. maddelerinin iptali istemiyle açılmıştır.
Dava konusu uyuşmazlıkta dava konusu Genelge'nin iptali istenilen hükümlerinde, 4857 sayılı İş Kanunu'nun 18. ve 21. maddeleri uyarınca, iş sözleşmesinin feshi üzerine mahkemelerce haksız fesih nedeniyle feshin geçersizliğine karar verilmesi halinde işçinin çalıştırılmadığı süre için en çok dört aya kadar doğmuş ücret ve diğer hakların da işverenin işçiyi işe başlatması veya başlatmamasına bakılmaksızın ödeneceği, çalıştırılmayan süre için en çok dört ay için ödenen ücretten ve diğer haklardan tüm sigorta kollarına ait primlerin kesilerek bu sürelerin hizmetten sayılması gerektiği ve mahkeme kararlarının kesinleşme tarihleri dikkate alınarak bu tarihi takip eden ayın sonuna kadar en çok dört aya kadar doğmuş bulunan ücret ve diğer hakların prim belgelerinin verilmesi, primlerin ödenmemesi halinde idari para cezası ve gecikme zammı uygulanacağı öngörülmüştür.
Dava konusu Genelge'de yapılan düzenlemeler 4857 sayılı İş Kanunu'nun 21. maddesinde yer alan hükümlere uygun olup, davacı tarafından ileri sürülen iddialar, Genelge'nin iptali istenilen hükümlerini sakatlayıcı nitelikte görülmediğinden, davanın reddine karar verilmesi gerektiği düşünülmüştür.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onuncu Dairesince, Dairemizin 29/09/2010 tarih ve E:2008/9202, K:2010/7179 sayılı kararının, Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun 11/06/2014 tarihli ve E:2011/1209; K:2014/2622 sayılı kararıyla kısmen onanıp kısmen bozulması üzerine, bozulan kısım hakkında Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

MADDİ OLAY VE HUKUKİ SÜREÇ :
Dairemizin 29/09/2010 tarih ve E:2008/9202, K:2010/7179 sayılı kararıyla; 4857 sayılı İş Kanunu'nun ''Geçersiz sebeple yapılan feshin sonuçları'' başlıklı 21. maddesine göre, işverence geçerli bir sebep gösterilmeden veya gösterilen sebebin geçerli olmadığı mahkemece veya özel hakem tarafından tespit edilerek feshin geçersizliğine karar verilmiş ise, bir ay içinde işçiyi işe başlatmak zorunda olan işverenin, mahkeme kararının gereğini yerine getirmemesi halinde, işverenin işçiye (en az dört aylık ve en çok sekiz aylık ücreti tutarında) ödeyeceği tazminat miktarının da kararda gösterileceği, mahkeme kararlarının kesinleşmesine kadar, sözü edilen tazminat dışında ayrıca işçiye çalıştırılmadığı süre için en çok dört aya kadar doğmuş bulunan ücret ve diğer haklarının ödenmesi gerektiği; feshin geçersizliğine dair mahkeme veya özel hakem kararının kesinleşmesine kadar işçiye çalıştırılmadığı süre için en çok dört aya kadar doğmuş bulunan ücret ve diğer hakları da işverenin işçiyi işe başlatıp başlatmadığına bakılmaksızın ödeneceğinden, dava konusu Genelge'nin 2.1-(b) maddesindeki düzenleme ile, feshin geçersizliğine dair karar alan işçiyi, işe başlatıp başlatmama konusunda işverene verilen inisiyatife karşılık, işçiye en çok dört aya kadar doğmuş bulunan ücret ve diğer haklarının ödenmesinin hüküm altına alınarak korunduğu, sözleşmenin fesih tarihini, en çok dört aya kadar ileri bir tarihe atmış bulunduğu, buna göre, işe başlatılsın veya başlatılmasın işçiye çalıştırılmadığı süre için ödenen en çok dört aya kadar ücret ve diğer haklarından iş kazaları ve meslek hastalıkları ile işsizlik sigortası primi de dahil olmak üzere tüm sigorta kollarına ait primlerin kesilmesi ve bu sürelerin hizmetten sayılması gerektiğinin belirtildiği; aynı Genelge'nin dava konusu 2.3. maddesinde ise, mahkeme kararlarının kesinleşme tarihleri dikkate alınarak, bu tarihleri takip eden ayın sonuna kadar işçinin en çok dört aya kadar doğmuş bulunan ücret ve diğer haklarına ilişkin prim belgelerinin verilmesinin ve primlerin ödenmesi halinde idari para cezası ve gecikme zammı uygulanmayacağının kurala bağlandığı; bu durumda, mahkeme veya özel hakemin feshin geçersizliğine ilişkin kararını uygulamayan işverenin işçiye tazminat ve kararın kesinleşmesine kadar çalıştırılmadığı süre için en çok dört aya kadar doğmuş bulunan ücret ve diğer haklarını ödemesi gerektiğinden, davacı tarafından ileri sürülen iddiaların, 4857 sayılı İş Kanunu'nun 21. maddesine uygun bulunan Genelge'nin dava konusu maddelerinin iptalini gerektirecek nitelikte görülmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Davacı tarafından yapılan temyiz başvurusu sonucunda Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun 11/06/2014 tarihli ve E:2011/1209, K:2014/2622 sayılı kararıyla; Dairemiz kararının Genelge'nin söz konusu ücret ve diğer haklar için prim belgesi verilmesi gerektiğini belirten dava konusu 2.1-(b) maddesine ilişkin kısmı usul ve hukuka uygun bulunarak onanmış; Genelge'nin, iş sözleşmesinin feshedildiği tarihten başlayarak ödenecek olan söz konusu ücret ve diğer haklara ilişkin prim belgelerinin idarece ne kadar sürede verilmesi gerektiğini düzenleyen dava konusu 2.3. maddesine ilişkin kısmı yönünden ise, iş sözleşmesinin feshinin geçersizliğine dair mahkeme veya özel hakem kararının kesinleşmesine kadar çalıştırılmadığı süre için işçiye en çok dört aya kadar doğmuş bulunan ücret ve diğer haklarının ödenebilmesi için, işçinin, kesinleşen mahkeme veya özel hakem kararının kendisine tebliğ edildiği tarihten itibaren on iş günü içinde işe başlamak için işverene başvuruda bulunması gerektiği ve işverenin işçiyi işe başlatmak için otuz günlük bir zamanı bulunduğundan, bu ücret ve diğer haklara ilişkin prim belgelerinin verilme süresinin, kesinleşen mahkeme veya özel hakem kararının işçiye tebliğ edildiği tarihi izleyen günden itibaren onuncu iş gününün içinde bulunduğu ayı takip eden ayın sonuna kadar olan zaman dilimi olarak belirlenmesinin hakkaniyete uygun olduğu; nitekim, devredilen Sosyal Sigortalar Kurumu Genel Müdürlüğü Sigorta Primleri Daire Başkanlığının, dava konusu Genelge'den sonra yayınladığı 27/04/2006 tarih ve 16-370 Ek sayılı Genelgesi'nde de konuya ilişkin bu yönde bir düzenleme yapıldığı, bu nedenle, Genelge'nin dava konusu 2.3. maddesinde hukuka ve hakkaniyete uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine yönelik Dairemiz kararının 2.3. maddesi yönünden bozulmasına karar verilmiştir.
Buna göre; İdari Dava Daireleri Kurulunun kısmen onama, kısmen bozma kararı üzerine bozulan kısım hakkında yeniden bir karar verilmesi gerekmektedir.


İNCELEME VE GEREKÇE:
İLGİLİ MEVZUAT:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 46. maddesinin 1. fıkrasında, Danıştay dava daireleri kararlarına karşı Danıştayda temyiz yoluna başvurulabileceği; 2575 sayılı Danıştay Kanunu'nun 38. maddesinde, idari dava dairelerinden ilk derece mahkemesi olarak verilen kararların İdari Dava Daireleri Kurulunca temyizen inceleneceği; 2577 sayılı Kanun'un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 49. maddesinin 6. fıkrasında da, Danıştayın ilk derece mahkemesi olarak baktığı davaların temyizen incelenmesinde de bu maddenin 4. fıkrası hariç diğer fıkralarının kıyasen uygulanacağı kurala bağlanmış; böylece Danıştay dava dairelerine, ilk derece mahkemesi olarak verdikleri kararların temyizen bozulması halinde ısrar olanağı tanınmamıştır.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Sosyal Sigortalar Kurumu Genel Müdürlüğü Sigorta Primleri Daire Başkanlığının 04/03/2005 tarih ve 16-330 Ek sayılı Genelgesi'nin iptali istenen "Prim belgelerinin verilmesi ve primlerin ödenmesine ilişkin süreler:" başlıklı 2.3. maddesinde, İş Kanunu'nun 21. maddesi uyarınca feshin geçersizliği ile işçinin işe iadesine ilişkin mahkeme kararının temyiz edilmemesi durumunda kararın kesinleştiği, temyiz edilmesi halinde Yargıtay onama ilamının işveren veya vekiline tebliğ edildiği, Yargıtay onama ilamı taraflara tebliğ edilmemiş/edilememiş ise Yargıtay onama ilamının kararı vermiş olan mahkemenin kalemine intikal ettiği tarihi takip eden ayın sonuna kadar işçinin en çok dört aya kadar doğmuş bulunan ücret ve diğer haklarına ilişkin prim belgelerinin verilmesinin ve primlerin ödenmesi halinde idari para cezası ve gecikme zammı uygulanmayacağı düzenlenmekte iken; yine davalı idarece yayımlanan 27/04/2006 tarih ve 16-370 Ek sayılı Genelge'nin "Prim belgelerinin verilmesi ve primlerin ödenmesine ilişkin süreler:" başlıklı 2.2. maddesinde, aynı kapsamda verilen kararlar uyarınca düzenlenmesi gereken aylık prim ve hizmet belgelerinin, kesinleşen mahkeme veya özel hakem kararının işçiye tebliğ edildiği tarihten itibaren (tebliğ edildiği gün hariç) onuncu iş gününün içinde bulunduğu ayı takip eden ayın sonuna kadar verilmesi ve muhteviyatı prim tutarlarının da aynı süre içinde ödenmesi halinde idari para cezası ve gecikme zammı uygulanmayacağı yolunda düzenleme yapılmış; bu Genelgenin "III- Yürürlükten Kaldırılan Hükümler" başlıklı kısmında ise, 16-330 Ek sayılı Genelge'nin bu Genelge'ye aykırı hükümlerinin yürürlükten kaldırıldığı kurala bağlanmıştır.
Buna göre; 27/04/2006 tarih ve 16-370 Ek sayılı Genelge'nin 2.2. maddesi ile, prim belgelerinin verilmesi ve primlerin ödenmesine ilişkin sürelere yönelik iptali istenen 04/03/2005 tarih ve 16-330 Ek sayılı Genelge'nin 2.3. sayılı maddesinde öngörülen sürelerden farklı bir düzenleme yapıldığı ve 16-370 Ek sayılı Genelgeyle, 16-330 Ek Sayılı Genelgenin (aykırı hüküm içeren) dava konusu 2.3. maddesinin yürürlükten kaldırılmış olduğu anlaşıldığından, davanın 04/03/2005 tarih ve 16-330 Ek sayılı Genelge'nin 2.3. maddesinin iptali istemi yönünden konusunun kalmadığı sonucuna varılmaktadır.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Devredilen Sosyal Sigortalar Kurumu Genel Müdürlüğü Sigorta Primleri Daire Başkanlığının 04/03/2005 tarih ve 16-330 Ek sayılı Genelgesi'nin 2.3. maddesinin iptali istemi hakkında konusu kalmadığından KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2. Sonucu itibarıyla dava kısmen ret, kısmen karar verilmesine yer olmadığı yolunda sonuçlandığından; ilk derece ve temyiz aşamalarında davacı tarafından yapılan ve ayrıntısı aşağıda gösterilen toplam ...TL yargılama giderinin takdiren yarısı olan ...TL'lik kısmının davacı üzerinde bırakılmasına, diğer yarısı olan ...TL'nin davalı idareden alınarak davacıya verilmesine, karar düzeltme aşamasında davacı ve davalı idare tarafından yapılan ve ayrıntısı aşağıda gösterilen (sırasıyla) ...TL ve ...TL yargılama giderlerinin taraflar üzerinde bırakılmasına,
3. Davanın kısmen ret ile sonuçlanan ve kesinleşen kısmı için ilk kararda davalı idare lehine vekalet ücreti takdir edildiğinden, bu kararda davalı idare lehine yeniden vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
4. Davalı idare tarafından uyuşmazlığın konusuz kalan kısmı yönünden davanın açılmasına sebebiyet verilmiş olması nedeniyle, iş bu kararın verildiği tarihte yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'ne göre belirlenen ...TL vekalet ücretinin davalı idareden alınarak davacıya verilmesine,
5. Posta gideri avansından artan tutar varsa kararın kesinleşmesinden sonra istemi halinde taraflara iadesine,
6. Bu kararın tebliğ tarihini izleyen 30 (otuz) gün içerisinde Danıştay İdari Dava Daireleri Kuruluna temyiz yolu açık olmak üzere, 18/10/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.


Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi