Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2019/1710 Esas 2019/5703 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
9. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/1710
Karar No: 2019/5703
Karar Tarihi: 14.03.2019

Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2019/1710 Esas 2019/5703 Karar Sayılı İlamı

9. Hukuk Dairesi         2019/1710 E.  ,  2019/5703 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ


    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:


    YARGITAY KARARI

    A) Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı vekili; 16.10.2006-31.07.2013 tarihleri arasında davalı işyerinde müdür yardımcısı olarak günde 12 saatten az olmamak üzere haftanın 6 günü 07.00 - 22.30-23.00 saatleri arası dini ve milli bayramlar da dahil olmak üzere çalıştığını, işçilik alacaklarının ödenmediğini ileri sürerek, fazla mesai ve ulusal bayram ve genel tatil çalışma ücretlerinin davalıdan tahsilini istemiştir.
    B) Davalı Cevabının Özeti:
    Davalı vekili; davacının taleplerinin zamanaşımına uğradığını, davacının tüm işçilik alacaklarının ödendiğini, 01.11.2008 tarihli İdari Personel Belirsiz Süreli İş sözleşmenin 5-a maddesi uyarınca fazla çalışmanın ücrete dahil olduğunu, fazla çalışma karşılığı davacıya izin kullandırıldığını savunarak, davanın reddini talep etmiştir.
    C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
    Mahkemece davanın kısmen kabulü ile fazla mesai ve ulusal bayram ve genel tatil çalışma ücretlerinin davalıdan tahsiline hükmedilmiştir.
    D) Temyiz:
    Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
    E) Gerekçe:
    1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
    2-Savunma hakkı, Anayasa"nın 36. maddesinde güvence altına alınmıştır. Söz konusu madde hükmüne göre, “Herkes, meşru vasıta ve yollardan faydalanmak suretiyle yargı mercileri önünde davacı veya davalı olarak iddia ve savunma ile adil yargılanma hakkına sahiptir”.
    6100 sayılı HMK’nun 177. maddesi ise ıslah ve ıslahın davanın karşı tarafına bildirimi hakkında “(1) Islah, tahkikatın sona ermesine kadar yapılabilir. (2) Islah, sözlü veya yazılı olarak yapılabilir. Karşı taraf duruşmada hazır değilse veya ıslah talebi duruşma dışında yapılıyorsa, bu yazılı talep veya tutanak örneği, haber vermek amacıyla karşı tarafa bildirilir.” hükmünü içermektedir.
    Somut uyuşmazlıkta, ıslah dilekçesi davalı işverene tebliğ edilmeden karar verilmiştir.
    Anayasa"nın ve HMK.nın yukarda belirtilen ilgili maddelerine göre davalının ıslahen arttırılan alacak miktarları yönünden bilgi sahibi olma ve açıklama hakkı engellenmiştir. Bu durum 6100 sayılı HMK.nın 27. maddesinde “Davanın tarafları, müdahiller ve yargılamanın diğer ilgilileri, kendi hakları ile bağlantılı olarak hukuki dinlenilme hakkına sahiptirler. (2) Bu hak; a) Yargılama ile ilgili olarak bilgi sahibi olunmasını, b) Açıklama ve ispat hakkını, c) Mahkemenin, açıklamaları dikkate alarak değerlendirmesini ve kararların somut ve açık olarak gerekçelendirilmesini, içerir.” şeklinde ifade edilen “hukuki dinlenilme hakkının” ihlali niteliğindedir. Anılan sebeple, davalı vekiline, ıslah dilekçesi tebliğ edilerek itirazlarını sunması için imkan tanınmalı; itirazlarını sunması halinde bu itirazlar değerlendirilmeli ve sonuca göre bir karar verilmelidir. Kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.
    F) SONUÇ:
    Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgilisine iadesine, 14/03/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.




    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.