
Esas No: 2014/11485
Karar No: 2014/17257
Karar Tarihi: 12.09.2014
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2014/11485 Esas 2014/17257 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :İstanbul Anadolu 19. İş Mahkemesi
Tarihi :04.03.2014
No :2013/771-2014/89
Dava, yersiz ödenen ölüm aylığının tahsili amacıyla Kurumca yapılan icra takibine yönelik kısmi itirazın iptali ve icra inkar tazminatı istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilâmında belirtildiği şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan ve Yargıtay incelemesinin duruşmalı olarak yapılmasını isteyen davalı, 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun Geçici 3. maddesi delaletiyle 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 438. maddesi hükmü uyarınca, duruşma için gerekli tebligat giderlerini vermediği anlaşıldığından, duruşma isteğinin bu nedenle reddine karar verildikten sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
Hakkında verilen ilk boşanma kararı 12/12/2001 yılında kesinleşen ve daha sonra boşandığı eşiyle 23/11/2011 tarihinde yeniden evlenmesinin ardından, 24/12/2013 tarihinde tekrar boşanan davalıya, yaşamını yitiren sigortalı annesi üzerinden hak sahibi kız çocuğu sıfatıyla bağlanan ölüm aylığının, boşandığı eşiyle fiilen birlikte yaşadığının belirlendiği gerekçesiyle, davacı Kurumca 2008 yılında gerçekleştirilen işlemle bu tarih itibarıyla kesilerek, 26.10.2008 – 25.01.2012 döneminde yersiz ödendiği ileri sürülen aylıklar yönünden borç tahakkuk ettirildiği, anılan borcun tahsili için başlatılan icra takibine yönelik itiraz üzerine iş bu davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Hukuki yarar, HMK"nın 114/h bendi gereğince, davanın konusuna ilişkin dava şartlarından olup, davacının dava açmakta hukuken korunmaya değer bir yararının bulunması gerekir. Davada davacının hukuki yararının bulunup bulunmadığı HMK 115. Maddesi gereğince mahkemece resen araştırılacak hususlardandır. HMK"nın 115/2. fıkrasına göre mahkeme, dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir.
Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde davanın kabulüne karar verilmiş ise de; davaya dayanak teşkil eden İstanbul Anadolu 10. İcra Dairesinin 2012/8135 sayılı icra dosyası incelendiğinde, ödeme emrinin davalıya usulune uygun olarak 13/06/2012 tarihinde tebliğ edilmesine karşın, İİK"nun 62. maddesinde öngörülen, ödeme emrinin tebliği tarihinden itibaren 7 günlük itiraz süresi geçirildikten sonra, davalının 25/06/2012 tarihli kısmi itirazının bulunduğu, süresinde yapılmış başakaca geçerli bir itiraz bulunmaması nedeni ile durdu bir takipten söz edilemeyeceğinden, davanın hukuki yarar bulunmaması nedeni ile reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçelerle kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O hâlde, davalının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istem halinde davalıya iadesine, 12/09/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.