2. Ceza Dairesi Esas No: 2019/432 Karar No: 2019/3697 Karar Tarihi: 27.02.2019
Hırsızlık - Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2019/432 Esas 2019/3697 Karar Sayılı İlamı
2. Ceza Dairesi 2019/432 E. , 2019/3697 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık HÜKÜM : Mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü; 1) Sanık ... hakkında kurulan mahkumiyet hükmünün incelenmesinde; 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin Anayasa Mahkemesi"nin 24/11/2015 tarihinde yürürlüğe giren 08/10/2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 karar sayılı kararı da nazara alınarak bu maddede öngörülen hak yoksunluklarının uygulanmasının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüş,dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak; Sanığın adli sicil kaydında yer alan ilamlardan en ağırı olan.... 23. Asliye Ceza Mahkemesinin 22.05.2007 tarih 2005/981051 E.-2007/98607 K. sayılı ilamına konu hırsızlık suçundan verilmiş 1 yıl hapis cezasının tekerrüre esas alınması gerektiği gözetilmeden birden fazla ilamın tekerrüre esas alınması suretiyle yazılı şekilde hüküm kurulması, Bozmayı gerektirmiş sanığın temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebepten dolayı 1412 sayılı CMUK"nın 321.maddesi gereğince BOZULMASINA, ancak bu aykırılık yeniden yargılanmayı gerektirmediğinden, aynı Yasanın 322.maddesi uyarınca sanık hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanmasıyla ilgili olan hüküm fıkrasının çıkartılarak, yerine “.... 23. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2005/981051 E.-2007/98607 Karar sayılı ve 22.05.2007 tarihli ilamı ile hırsızlık suçundan verilen 1 yıl hapis cezasından dolayı sanık hakkında hükmolunan cezanın mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine ve cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına” karar verilmek suretiyle diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 2) Sanık ... hakkında kurulan mahkumiyet hükmünün incelenemesine gelince; Sanığın sağır ve dilsiz olduğunun anlaşılması karşısında, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 150. maddesinin 2. fıkrasındaki “Müdafii bulunmayan şüpheli veya sanık; çocuk, kendisini savunamayacak derecede malul veya sağır ve dilsiz ise, istemi aranmaksızın bir müdafi görevlendirilir.” şeklindeki düzenleme karşısında, müdafiisi olmadan savunması alınarak savunma hakkının kısıtlanması suretiyle yargılamaya devamla yazılı şekilde karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan diğer yönleri incelenmeyen hükmün bu sebepten dolayı istem gibi BOZULMASINA 27.02.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.