Esas No: 2021/3852
Karar No: 2021/3368
Karar Tarihi: 19.10.2021
Danıştay 13. Daire 2021/3852 Esas 2021/3368 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2021/3852
Karar No:2021/3368
TEMYİZ EDENLER : 1. (DAVALI) ... Bakanlığı
VEKİLİ : ...
2. (DAVACI) ... İnşaat Turizm Mühendislik Emlak Ticaret Ltd. Şti.
VEKİLİ : Av. ...
İSTEMİN KONUSU : ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesi'nin ... tarih ve E: ..., K: ... sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı şirketin bir yıl süre ile ihalelere katılmaktan yasaklanmasına ilişkin 24/08/2017 tarihli Resmî Gazete'de yayımlanan işlemin mahkeme kararı ile iptal edildiğinden bahisle söz konusu yasaklama işlemi nedeniyle uğranıldığı ileri sürülen zararlara karşılık olarak 2.000.000,00-TL maddî ve 1.000.000,00-TL manevî olmak üzere toplam 3.000.000,00-TL tazminatın, ihalelerden yasaklama kararının yayımlandığı 24/08/2017 tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte tazminine karar verilmesi istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... İdare Mahkemesi'nce verilen ... tarih ve E: ..., K: ... sayılı kararda; davacının yasaklama kararının hukuka aykırı olduğu Mahkeme kararıyla ortaya konulmuşsa da, yasaklı olduğu dönem içerisinde herhangi bir ihale kazanıp da yüklenicisi olduğu ihale kapsamındaki işi bitirip maddi gelir elde edebileceği, yine yasaklandığı dönemdeki ilan edilen ihalelere katılıp katılmayacağı, katılması hâlinde ihalenin üzerinde bırakılıp bırakılmayacağı hususlarının ihtimale dayalı varsayımlar olduğu, öte yandan, davacının yasaklandığı tarihten önce, ileri tarihli dört ihaleye katılmak üzere imzaladığı ortaklık portokolü gereğince ...'a 2.000.000,00-TL cezai şart ödemek zorunda kaldığı iddiasının dayanağı ortaklık protokolünün her zaman düzenlenebilir nitelikte olduğu, resmî bir şekilde düzenlenmediği ve resmi kurumlara ibraz edilmediği, zararın somut ve net olarak kanıtlanamadığı; ihaleden yasaklandığı için banka kredisi ve teminat mektubu hizmetlerinden faydalanamadığı iddiasıyla yasaklama kararından önce yapmış olduğu işlere ilişkin zarara uğradığı iddiasının ise ihaleden yasaklama kararı ile illiyet bağının ortaya konulmadığı; bu iddiayı bankalardan kredi alınamadığı hususuna dayandırmakta iken yine ihaleden yasaklama kararı sonrası bankalardan alınan krediler nedeniyle uğramış olduğu zararların tazmininin talep edilmesinin çeliştiği sonucuna varıldığından, davacının maddi tazminat isteminin kabulünün hukuken mümkün olmadığı sonucuna varılmıştır.
Davacının manevî tazminat istemine gelince;
Olayda, ihale nedeniyle imzaladığı sözleşmedeki yükümlüklerini yerine getirmediği gerekçesiyle davacı şirket hakkında bir (1) yıl süre ile ihalelerden yasaklama kararının verildiği, bu kararın iptali istemiyle açılan davada da Mahkemece iptaline hükmedildiği ve bu kararın kesinleştiği, netice itibarıyla davacının yasaklı kaldığı göz önünde bulundurulduğunda, davalı idarenin hukuka aykırı işlemi nedeniyle davacının ticari itibarının zedelenmesi sebebiyle kazanma gücünün azaldığı sonucuna varıldığından takdiren 10.000,00-TL manevî tazminat isteminin kabulü gerektiği sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle davanın maddî tazminat istemi yönünden reddine, manevî tazminat istemi yönünden kısmen kabulü ile 10.000,00-TL manevî tazminatın dava tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte davacı şirkete ödenmesine, fazlaya ilişkin istemin ise reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesince; istinaf başvurusuna konu İdare Mahkemesi kararının usul ve hukuka uygun olduğu ve taraflarca ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurularının reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENLERİN İDDİALARI : Davacı tarafından, Bölge İdare Mahkemesi kararının gerekçesiz olduğu, İdare Mahkemesi tarafından verilen kararın ise redde ilişkin kısımlarının gerekçelerinin isabetsiz olduğu, maddî tazminat kalemlerinden olan banka kredilerinin şirket tarafından değil, firma yetkilisi ve eşi tarafından çekilmek zorunda kalınması, şirket adına ise bankalardan kredi alınamaması nedeniyle zarara uğranıldığı, iki iddia arasında bu nedenle çelişki bulunmadığı, ... ile aralarında imzalanan protokolün şekil şartına tabii olmadığı, mahkeme tarafından değerlendirilebilmesi için noterde düzenlenmiş olmasının şart olmadığı; manevî tazminat miktarı belirlenirken ekonomik durum, itibar kaybı ve idarenin kusurunun ağırlığı gibi hususların göz önünde bulundurulmadığı ileri sürülmektedir.
Davalı idare tarafından, somut olayda manevî tazminata hükmedilebilmesi için gerekli şartların oluşmadığı, manevî tazminatın zenginleşme veya tazmin aracı olmadığı, manevî tatmin sağlamaya yönelik olduğu, bu nedenle faize konu edilemeyeceği ileri sürülmektedir.
TARAFLARIN SAVUNMALARI : Davalı İdare tarafından, davacının temyiz başvurusunun hukukî mesnetten yoksun olduğu belirtilerek davacının temyiz istemin reddi gerektiği savunulmuştur.
Davacı tarafından, savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ ...'IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi'nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, dosya tekemmül ettiğinden davalı idarenin yürütmenin durdurulması istemi hakkında ayrıca bir karar verilmeksizin gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Bölge idare mahkemesi kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçelerde ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının ve davalının temyiz istemlerinin reddine,
2. Davanın maddî tazminat istemi yönünden reddi; manevî tazminat istemi yönünden ise kısmen kabulü, kısmen reddi yolundaki ... İdare Mahkemesi'nin ... tarih ve E: ..., K: ... sayılı kararına yönelik olarak yapılan istinaf başvurusunun reddi yolundaki ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesi'nin ... tarih ve E: ..., K: ... sayılı temyize konu kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından, anılan Bölge İdare Mahkemesi kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunanlar üzerinde bırakılmasına,
4. Posta giderleri avansından artan tutarın taraflara iadesine,
5. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesi'ne gönderilmesini teminen dosyanın ... İdare Mahkemesi'ne gönderilmesine, 19/10/2021 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.