MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık
HÜKÜM : Mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
5237 sayılı TCK"nin 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin Anayasa Mahkemesi’nin 24/11/2015 tarihinde yürürlüğe giren 08/10/2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararı da nazara alınarak bu maddede öngörülen hak yoksunluklarının uygulanmasının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüş, dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak;
25.07.2009 tarihli tutanak içeriğine göre, seyir halinde olan polis ekibince elinde bir bayan çantası ile kaçmakta olan sanığın ve biri bayan iki kişinin de sanığı kovaladığının görülmesi üzerine araçtan inen polislerce sanığın yakalandığının, müştekinin yolda eşi ve çocuğu ile birlikte yürüdüğü sırada sanığın arkasından gelerek omuzunda asılı bulunan çantayı çekmeye çalıştığını, kendisinin buna engel olmak istediğini, bunun üzerine sanığın elinde bulunan tornavidayı karnına ve boğazına doğru salladığını, tornavida ile eline vurduğunu, canını kurtarma için çantayı bırakmak zorunda kaldığını beyan etmesinin, yakalama üzerine yapılan sanığın kaba üst aramasında tornavidanın ele geçirilmiş olmasının ve turistik amaçla Türkiye’ye gelen müştekinin sanığa iftira atması için de bir sebep bulunmadığının anlaşılması karşısında sanığın eyleminin bütün halinde TCK"nin 149/1-a,h maddesinde tanımlanan yağma suçunu oluşturduğu gözetilmeden suç vasfında yanılgıya düşülerek yazılı şekilde hırsızlık suçundan hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafinin temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı istem gibi BOZULMASINA, bozma sonrası kurulacak hükümde 1412 sayılı CMUK"nın 326/son maddesinin gözetilmesine, 26.02.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.