Abaküs Yazılım
16. Ceza Dairesi
Esas No: 2020/1482
Karar No: 2020/1069
Karar Tarihi: 07.02.2020

Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2020/1482 Esas 2020/1069 Karar Sayılı İlamı

16. Ceza Dairesi         2020/1482 E.  ,  2020/1069 K.

    "İçtihat Metni"



    I-TALEP :
    Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 08.01.2020 tarih ve 2020/2551 sayılı yazısı ile; Cumhurbaşkanına hakaret suçundan sanık ..."nun, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 299/1. maddesi uyarınca 1 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına dair Aliağa 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 16/12/2016 tarihli ve 2016/698 esas, 2016/962 sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
    Dosya kapsamına göre, sanığın başka suçtan hükümlü olarak bulunduğu ceza evinde babasıyla yaptığı görüşme sırasında Ermenek faciası ile ilgili konuşurken "o Cumhurbaşkanının da ... anasını avradını ölüsünü sinkaf edeyim" demek suretiyle atılı suçu işlediği iddiasıyla yürütülen yargılama esnasında "...sanığın savunmalarından anlam çıkarılamadığı ve savunma eki olan 39 sayfanın da anlaşılamadığı..." şeklindeki mahkeme gözlemlerinin duruşma tutanağına geçirilmesi ve sanığın beyanının da suç konusunu açıklamaktan uzak olması karşısında, sanığın 17/06/2019 tarihli kanun yararına bozma dilekçesinde akıl hastası olduğu ile cezai sorumluluğunun bulunmadığına ilişkin iddiaları ve 14/10/2016 tarihli ... rapor sayılı İzmir ... Üniversitesi Atatürk Eğitim Araştırma Hastanesi ile 25/04/2017 tarihli 3542 rapor sayılı Manisa Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Hastanesi sağlık kurulu raporlarını ibraz ettiği de nazara alındığında, suç tarihi olan 28/11/2015 tarihi itibariyle, 5237 sayılı Kanunun 31. ve 32. maddeleri kapsamında işlediği fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılama veya bu fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneğinin yeterince gelişip gelişmediği yönünde sanık hakkında sağlık kurulu raporu aldırılmadan karar verilmesinde isabet görülmemiştir.
    5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü ifadeli 31/12/2019 gün ve ... sayılı istemlerine müsteniden ihbar ve mevcut evrak Dairemize gönderilmiştir.
    II-OLAY ;
    İzmir 4 Nolu T Tipi kapalı ceza infaz kurumu B-10 koğuşunda bulunan hükümlünün 28.11.2015 tarihinde ailesi ile 10.15-10.25 saatleri arasında yaptığı haftalık telefon görüşmesinde babası ile yaptığı telefon görüşmesinde; Cumhurbaşkanına da hakaret içerir konuşma gerçekleştirdiğinin tutanak altına alınmasına müteakip, 5275 sayılı Kanunun 44/2-j maddesi gereğince 5 gün süre ile hücreye koyma cezası ile cezalandırılmasına karar verilerek; 11.12.2015 tarihinde devlet büyüklerine ve kurum görevlilerine hakaret suçundan Cumhuriyet
    Başsavcılığına yapılan ihbara istinaden başlatılan soruşturma kapsamında, ifadesini savcılık makamı huzurunda vermek istediğini beyan eden, 03.02.2016 tarihinde Aliağa Cumhuriyet Başsavcılığında alınan ifadesinde savunmasını hazırlamak üzere ek süre verilmesini isteyen sanık hakkında 08.02.2016 tarih 2015/6898 soruşturma ve 2016/14 sayılı kararı ile Cumhurbaşkanına hakaret suçu kapsamında yürütülen soruşturmanın tefrikine karar verilmesi akabinde düzenlenen fezleke kapsamında 26.02.2016 tarihinde alınan kovuşturma iznine istinaden; Aliağa Cumhuriyet Başsavcılığının 2016/4159 soruşturma, 2016/1166 esas ve 2016/1159 numaralı, 14.07.2016 tarihli iddianamesi ile İzmir 4 Nolu T Tipi Kapalı C.İ.K."da H/T olarak kalmakta olan sanığın 28.11.2015 tarihinde babası ile yapmış olduğu haftalık telefon görüşmesinde Ermenek maden faciası ile ilgili konuşurken "o Cumhurbaşkanının da.... anasını avradını ölüsünü sinkaf edeyim" demek suretiyle Cumhurbaşkanına hakaret suçunu işlediği iddiası ile 5237 sayılı TCK"nın 299/1, 53, 58 maddesi gereğince cezalandırılması istenilmiştir.
    Aliağa 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 2016/698 esasına kayden yürütülen kamu davasına yönelik kovuşturma sürecinde; Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreterliğinin 20.10.2016 tarihli yazısı ile davaya katılma talebinin olmadığı, her hangi bir şikayette de bulunulmadığının bildirildiği, şeffaf dosya içerisinde rakamlar, parmak izleri, tarihler, kodlamalar, resimler ve sair işaretlerden oluşan, okunduğunda bir anlam ifade etmeyen belgelerin mahkemeye sunduğu ve bu kapsamda 16.12.2016 tarihinde yapılan duruşmada sanığın savunmasında bir takım kelimeler söylediğinin ve kelimelerin ne olduğunun anlaşılamadığının, sanığın 39 sayfadan ibaret çeşitli işaretler, kelimeler ve resimler taşıyan dilekçe olduğunu söylediği belgeyi sunduğunun, belgelerin anlaşılamaması üzerine sorulduğunda alttan başlayıp okuyacaksınız dediğinin, belgelerdeki yazılardan bir anlam çıkarılamadığı için tekrar sorulduğunda "Hakaret ettiğimi kabul ediyorum. 13 mayıs 2014 tarihinden sonra yani 12. Cumhur dönemin başbakanıyken mezhepsel olarak eşi Emine Erdoğan, Işıklar madenini mağdurlarını ziyarete geldiğinde 168 adet dini kuranı kerim artı 1168 5 Eylül 2012 Sandık yüklü el bombası, sandık yüklüdür, yedi çarpı 24 168 gün boyunca 81 il ankara, başkent Ulu camii başta olmak üzere sabah ezanı dolu ezan ters okunmuştur. Ermenek madenlerinde bir çocuğun bir tanesi ankara ışık garı bir bayan bir bay olması lazım. Üç yaşındaki çocuk ile gar önündeki 55 yaşlarında. İstanbulda yargıya attırılan cüppeler Kuran-ı Kerim"in tersidir. Bu ifademi özellikle söylüyorum. Ellerinden bomba düşsün diye. Karanlıktır. Mezhepseldir." şeklinde beyanda bulunduğu belirtilen sanık hakkında tefhim olunan hükümle, 5237 sayılı TCK"nın 299/1, 58, 53 maddesi gereğince 1 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına dair istinaf yolu açık olmak üzere karar verildiği görülmüştür.
    Mahkemenin 2016/698 esas ve 2016/962 karar sayılı gerekçeli kararında;" sanığın düşünce açıkma, ifade hürriyeti, eleştiri hakkı gibi herhangi meşru bir zeminde, hoşgörü ile karşılanabilecek bir eylemi söz konusu değildir. Sanığın alenen sinkaflı sözler sarf ederek Cumhurbaşkanına hakaret suçunu işlediği dosya kapsamından anlaşılmış ve hakaretin yöneldiği makamın milli bir değer olduğu gözetilerek TCK madde 299/1 kapsamında cezalandırılmasına karar verilmiştir. Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreterliği tarafından dosyamıza gönderilin 20/10/2016
    tarihli yazıda Cumhurbaşkanının şikayetçi olmadığı, davaya katılma talebinin bulunmadığı yönündeki beyan nazara alınarak cezanın alt sınırdan tesisine, sanığın kişiği ve yargılama sürecinde pişmanlık göstermeyişi nedeni ile TCK madde 62’deki takdiri indirim nedenlerinin uygulanmasına yer olmadığına" karar verildiği belirtilmiştir.
    Cumhuriyet savcısınca 05.01.2017 tarihinde kararın görüldüsü yapılmıştır. Katılma isteminde bulunmayan mağdura gerekçeli karar tebliğ edilmemiştir. Karar istinaf edilmediğinden 16.01.2017 tarihinde kesinleşmiştir.
    17.06.2019 tarihli kanun yararına bozma konulu dilekçesi ile hükümlü, sağlık sorunları olduğunu, benzer suçlardan açılan kamu davalarında hakkında TCK"nın 32. maddesi gereği rapor verildiğini, ceza ehliyetinin olmadığını, duruşmalar esnasında rahatsızlığından dolayı savunmalarını yapamadığını, dosyalarının bir çoğunu temyiz dahi edemediğini, bu nedenlerden dolayı infazın durdurularak, TCK"nın 32. maddesinin hakkında uygulanmasını talep ettiği, dilekçesi ekinde İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesinin 2018/102 esas ve 29.05.2018 tarihli Aliağa 2 Asliye Ceza Mahkemesinin 18.10.2017 tarih 2017/216 esas 2017/930 karar sayılı ilamına konu hükmün kaldırılarak, Manisa Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Hastanesinin raporuna göre suç tarihinde akıl hastalığı nedeni ile işlediği fiilin anlam ve sonuçlarını algılayamadığından ceza verilmesine yer olmadığına dair verilen karara dair tutanağın, Aliağa 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 2016/233 esas 2017/70 karar sayılı 09.02.2017 tarihli suç tarihinin 29.03.2015 olduğu, Cumhurbaşkanına hakaret suçundan yapılan yargılama kapsamında ... Üniversitesi Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesince düzenlenen 14.10.2016 tarihli sağlık kurulu raporunda atılı suça yönelik suç tarihinde ve halen sonuçları algılama ve davranışlarını yönlendirme yeteneğinin önemli oranda etkilendiğinden TCK"nın 32/1 maddesinden yararlanacağına dair rapor kapsamında verilen ceza verilmesine yer olmadığına dair kararı ile 25.04.2017 tarihli Manisa İli Kamu Hastaneleri Birliği Genel Sekreterliği Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Hastanesi raporu ve İzmir ... Üniversitesi Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesinin 14.10.2016 tarihli suç tarihi itibari ile ve halen kendisine atfedilen Cumhurbaşkanına hakaret suçuna ilişkin sonuçları algılama ve davranışlarını yönlendirme yeteneği önemli oranda etkilenmiştir, TCK 32/1"den yararlanır şeklindeki bilgileri içerir raporları ibraz ettiği görülmüştür.
    Yapılan talep üzerine, Aliağa 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 2016/698 esas ve 2016/962 karar sayılı 20.06.2019 tarihli ek kararı ile hükmün infazının durdurulmasına ve kanun yararına bozma yoluna gidilmesi hususunda gereği için dosyanın Cumhuriyet Başsavcılığına tevdiine dair itiraz yolu açık olmak üzere karar verilmiştir.
    Aliağa Cumhuriyet Başsavcılığınca, Adalet Bakanlığı Ceza İşler Genel Müdürlüğünden, sanığın 13.02.2016 tarihinde işlediği iddia olunan Cumhurbaşkanına Hakaret suçu nedeniyle hakkında Aliağa 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 18.10.2017 tarihli ve 2017/216 esas 2017/930 karar sayılı ilamı ile 1 yıl 4 ay 10 gün hapis cezasına hükmedildiği, yapılan istinaf incelemesi sonucu kararın İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesinin 29.05.2018 tarihli ve 2018/102 esas sayılı kararı ile Manisa Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Hastanesinin 27.04.2018 tarih ve 4073 sayılı raporuna göre sanığın akıl hastalığı nedeniyle müsnet suçun hukuki anlam ve sonuçlarını algılayamayacağı ve bu fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneğinin önemli derecede azalmış olduğunun tespit edilmesi gerekçesiyle kaldırıldığı, sanık hakkında TCK"nın 32/1 maddesi gereğince ceza verilmesine yer olmadığına, TCK"nın 57/1 maddesi gereğince koruma ve tedavi amaçlı olarak Akıl Hastalarına Mahsus Güvenlik Tedbiri Uygulanmasına karar verildiği, ayrıca daha önce sanığın 29.03.2015 tarihinde işlediği iddia olunan Cumhurbaşkanına Hakaret suçundan hakkında Aliağa 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 09.02.2017 tarihli ve 2016/233 esas 2017/70 karar sayılı ilamı ile İzmir ... Üniversitesi Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesinin 14.10.2016 tarihli ve ... nolu sağlık kurulu raporunda "Olay tarihi itibariyle ve halen kendine atfedilen Cumhurbaşkanına Hakaret suçuna ilişkin sonuçlarını algılama, davranışlarını yönlendirme yeteneği önemli ölçüde etkilenmiştir. TCK 32/1"den yararlanır." şeklinde belirtilmesine dayanılarak ceza verilmesine yer olmadığına dair karar verildiği anlaşılmakla, sanık hakkında kanun yararına bozmaya konu edilen dosyada suç tarihinin Aliağa 2. Asliye Ceza Mahkemesi"nin 09.02.2017 tarihli ve 2016/233 esas 2017/70 karar sayılı ceza verilmesine yer olmadığına dair karar verilen dosyasının suç tarihinden sonra olduğu, dolayısıyla İzmir ... Üniversitesi Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi"nin 14.10.2016 tarihli ve ... nolu "Olay tarihi itibariyle ve halen kendine atfedilen Cumhurbaşkanına Hakaret suçuna ilişkin sonuçlarını algılama, davranışlarını yönlendirme yeteneği önemli ölçüde etkilenmiştir. TCK 32/1"den yararlanır." şeklindeki sağlık kurulu raporunun kanun yararına bozmaya konu edilen iş bu dosyanın suç tarihinde de geçerli olduğu, ayrıca her ne kadar suç tarihi sonra olsa da sanık hakkında sonraki tarihli Cumhurbaşkanına hakaret suçundan yapılan yargılamada İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesi tarafından aldırılan Manisa Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Hastanesinin 27.04.2018 tarih ve 4073 sayılı raporuna göre de sanığın akıl hastalığı nedeniyle müsnet (Cumhurbaşkanına Hakaret) suçun hukuki anlam ve sonuçlarını algılayamayacağı ve bu fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneğinin önemli derecede azalmış olduğunun tespit edildiği, halen mevcut raporlardan akıl hastalığının devam ettiğinin görüldüğü, bahse konu raporlara dayanılarak sanık hakkında ceza verilmesine yer olmadığına dair karar verilmesi ya da sanığın suç tarihinde işlediği fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılayıp algılayamayacağı yönünde rapora sevk edilmesi gerekmesine karşın mahkemece hapis cezasına mahkumiyetine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçesi ile kanun yararına kesinleşen kararın bozulmasına dair görüşün teminine müteakip 31.12.2019 tarihinde Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünce Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığından kesinleşen kararın kanun yararına bozulmasının istenilmesi üzerine dosyanın Dairemize gönderildiği görülmüştür.
    III-KANUN YARARINA BOZMA İSTEMİNE İLİŞKİN UYUŞMAZLIĞIN KAPSAMI:
    Yargılama sürecini yansıtan duruşma tutanaklarında beyan ve davranışlarında bir takım olumsuzlukların gözlemlendiği anlaşılan ve hükümden sonra akıl hastalığına
    ilişkin raporlar ibraz edilen sanık hakkında verilip temyiz edilmeksizin kesinleşen kararın hukuka aykırı olup olmadığına ilişkindir.
    IV-HUKUKSAL DEĞERLENDİRME:
    Kanun yararına bozma, kesinleşen hükümde verildiği zaman yürürlükte bulunan usul ve maddi hukuka ilişkin hukuka aykırılıkların giderilmesi ile sınırlı olduğundan, inceleme karar tarihindeki mevzuat hükümlerine göre yapılmıştır.
    Cumhurbaşkanına hakaret etmek suçu toplanıp değerlendirilen delillere göre sabit görülen sanığın, yargılama sürecini yansıtan duruşma tutanaklarına göre beyan ve davranışlarında bir takım olumsuzlukların gözlemlendiğinin anlaşılması ve hükümden sonra akıl hastalığına ilişkin raporlarında ibraz edilmesi karşısında, hükümden sonra ibraz edilen raporların 5271 sayılı CMK"nın 311 maddesi kapsamında "yeni olay veya delil" olarak kabulü de mümkün bulunmadığından sorunun kanun yararına bozma olağanüstü yasa yolu ile çözülmesi gerektiği belirlenerek yapılan incelemede; Sanığın sağlık kuruluna sevk edilerek 5237 sayılı TCK"nın 32. maddesi gereği olay tarihinde işlediği fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılayıp algılayamadığı veya varsa bu fiillerle ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneğindeki azalmanın önemli derecede olup olmadığı konusunda rapor aldırılıp sonucuna göre hukuki durumunun değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeden mahkumiyetine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı bulunmakla istemin kabulüne karar verilmiştir.
    V-SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
    Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 08.01.2020 tarih 2020/2551 sayılı sayılı Kanun Yararına Bozma talebi yerinde görüldüğünden Aliağa 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 16.12.2016 tarihli ve 2016/698 esas, 2016/962 sayılı kararının CMK"nın 309/4-a maddesi uyarınca Kanun Yararına BOZULMASINA, müteakip işlemlerin mahkemesince yerine getirilmesine, dosyanın mahalli mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 07.02.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.









    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi