4. Ceza Dairesi 2016/2956 E. , 2016/5662 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Tehdit, yaralama, mala zarar verme, 6136 sayılı Kanuna aykırılık
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Sanıklar ... ile ...’ye yükletilen tehdit, yaralama ve mala zarar verme; sanık ...’ye yükletilen tehdit, yaralama, mala zarar verme ve 6136 sayılı Yasaya muhalefet eylemleriyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemlerin sanıklar tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı;
Eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunlarda öngörülen suç tiplerine uyduğu,
Sanıkların, tehdit eylemlerini birden fazla kişi ile birlikte ve silahla gerçekleştirdiklerinin oluşa uygun kabulü karşısında, TCK"nın 61. maddesi gereğince temel ceza belirlenirken, aynı Kanunun 106/2-a ve c maddesindeki iki nitelikli halin gerçekleştiği gözetilerek, alt sınırdan uzaklaşmak suretiyle ceza tayin edilmesi gerektiği gözetilmemiş ise de, karşı temyiz olmadığından bozma yapılamayacağı anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükümleri etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır. Ancak,
a-Sanık ... hakkında 6136 sayılı Yasaya muhalefet eyleminden hüküm kurulurken, suç tarihinde yürürlükte bulunan ve sanık lehine hükümler içeren 6136 sayılı Yasanın 13/1. maddesi uyarınca temel adli para cezasının 450 TL olduğu gözetilmeden, 08.02.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5728 sayılı Yasa ile değişik 6136 sayılı Yasanın 13/1. madde uyarınca gün para cezası belirlenerek fazla adli para cezası tayini,
b-Sanıklar hakkında kurulan hükümlerin tümü yönünden, Anayasa Mahkemesi’nin hükümden sonra 24/11/2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 08/10/2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararı ile TCK’nın 53. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (b) bendinde yer alan “ve diğer siyasi hakları kullanmaktan” ibaresinin iptaline karar verilmiş, ayrıca aynı bentte yer alan “seçme ve seçilme” ehliyetleri ile ilgili olarak da, hükümlünün, hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak
.bu hak ve ehliyetlerden yoksun bırakılması uygulamasını engelleyici nitelikte iptal kararları verilmiş olması ve doğan boşluk nedeniyle bu hususta yeni bir yasal düzenleme yapılması ihtiyacının ortaya çıkması karşısında, yerel mahkeme hükmünde bu hak ve ehliyetlerden yoksun bırakmaya ilişkin uygulamanın dayanaksız kalması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ..., sanık ... ve müdafii ile sanık ... müdafiinin temyiz iddiaları bu nedenle yerinde ise de, bu aykırılıklar, yeniden duruşma yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte bir yanılgı olduğundan, temyiz edilen kararın açıklanan noktası tebliğnameye uygun olarak, sanık ...’nin 6136 sayılı Yasaya muhalefet eyleminden kurulan hükümde, “30 gün adli para cezası” ibaresi çıkartılarak yerine “450 TL adli para cezası” ibaresinin eklenmesi, hükmedilen 30 gün adli para cezasının TCK.nun 52/2. maddesi uyarınca 600 TL adli para cezasına çevrilmesine ilişkin kısmın çıkarılması ve yine aynı fıkradaki “600 TL” ibaresinin çıkarılarak yerine “375 TL” yazılması, tüm hükümler yönünden ise, TCK’nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin kısımlardan “seçme ve seçilme ehliyetinden ve diğer siyasi hakları kullanmaktan” ibareleri çıkartılarak DÜZELTİLMEK ve başkaca yönleri Kanuna uygun bulunan hükümler, bu bağlamda ONANMAK suretiyle 5320 sayılı Kanunun 8/1. madde ve fıkrası aracılığıyla 1412 sayılı CMUK"nın 322. maddesi uyarınca davanın esasına, 28/03/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.