7. Ceza Dairesi Esas No: 2019/5854 Karar No: 2021/14352
5607 sayılı Kanuna muhalefet - Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2019/5854 Esas 2021/14352 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen ceza kararı temyiz edildi. Yargılama aşamasında, 5607 sayılı Kanuna muhalefet suçu işlediği gerekçesiyle sanık hüküm giydi. Ancak, 7242 sayılı Yasanın 61. maddesi ile 5607 sayılı Yasanın 3/22. maddesine eklenen düzenlemelerdeki değişikliklerin sanık lehine hükümler içermesi, yasal koşullarının oluşup oluşmadığının saptanması gerekliliği sebebiyle yerel mahkemeye uygulama yapma görevinin düştüğü belirtildi. Ayrıca, Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararı sonrası yeniden değerlendirilmesi gereken 5237 sayılı TCK'nun 53. maddesi de dikkate alındı. Mahkemece sanığın cezalandırılması istemiyle açılan davada savunma hakkı tanınmadan mahkumiyetine karar verilmesi ve müsadere talebinin kabul edilmesi de hukuka aykırı durumlar olarak belirtildi. Bu sebeple, sanığın temyiz itirazları yerinde görüldü ve kararın bozulmasına karar verildi. Kanun maddeleri olarak ise, 5237 sayılı TCK'nun 7. maddesi, 7242 sayılı Yasanın 63. maddesi ve 5607 sayılı Yasaya eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası belirtilmiştir.
7. Ceza Dairesi 2019/5854 E. , 2021/14352 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : 5607 sayılı Kanuna muhalefet HÜKÜM : Hükümlülük, müsadere
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü; 1-Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Yasanın 61. maddesi ile 5607 sayılı Yasanın 3/22. maddesine eklenen "Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir." şeklindeki düzenlemenin sanık lehine hükümler içermesi, yine aynı Yasanın 62. maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği anlaşılmakla, 5237 sayılı TCK"nun 7. maddesi ve 7242 sayılı Yasanın 63. maddesi ile 5607 sayılı Yasaya eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası gözetilerek ilgili hükümlerin yasal koşullarının oluşup oluşmadığının saptanması ve sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu, 2-24.11.2015 tarihli 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarihli ve 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile 5237 sayılı TCK"nun 53.maddesinin bazı bölümlerinin iptal edilmesi nedeniyle, anılan maddenin yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Kabule göre de; 1-Sanık hakkında 5607 sayılı Kanunun 3/5-1. cümle uyarınca cezalandırılması istemi ile dava açıldığı halde, 5271 sayılı CMK"nun 226. maddesi uyarınca ek savunma hakkı tanınmadan 6545 sayılı Kanun ile değişik 5607 sayılı Kanunun 3/18. maddesi yollaması ile 3/5, 3/10. maddeleri uyarınca mahkumiyetine karar verilmesi, 2-Dava konusu kaçak eşyalarla ilgili olarak müsadere talep edilmediği halde mahkemece ek- savunma hakkı da tanınmadan müsaderesine karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 02/11/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.