9. Hukuk Dairesi 2011/17655 E. , 2013/18895 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ
DAVA :Davacı, kıdem tazminatı, yıllık izin ücreti, hafta tatili ve prim alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, davacının davalı şirkete ait ... Bölge Müdürlüğü"nde 01/03/2003 tarihinde işe başladığını ve 13/02/2009 tarihine kadar çalıştığını, ayrılma tarihine kadar aralıksız ve sürekli olarak satış temsilcisi olarak çalıştığını, son ücretinin brüt 2.791,35 TL. net 2.000TL olduğunu, müvekkilinin hizmet akdini haklı sebeple feshettiğini, işverenin mağdur olmaması için ihbar süresi kadar ve hatta işverenin isteği ile daha fazla çalıştığını, kıdem tazminatı hakkı olduğunu, müvekkilinin haklı nedenle iş akdini feshetmesine rağmen işveren tarafından istifa olarak değerlendirildiğini, müvekkilinin yıllık izinlerinin eksik hesaplandığını, yılda en az 2 veya 3 hafta sonunda değişik bölgelerde eğitim toplantısı ve seminerler yapıldığını, bu günler için her hangi bir harcırah yada ücret ödemesi yapılmadığını, işyerinde düzenli olarak yılda I defa 1.000 dolar prim bonus uygulaması olduğunu iddia ederek kıdem tazminatı ile yıllık İzin, hafta tatili, prim alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davacının 01/03/2003-13/02/2009 tarihleri arasında ziraat mühendisi olarak satış-pazarlama bölümünde çalıştığını, 13/02/2008 tarihinde taraflar anısında 1 yıl süreli belirli süreli hizmet akdi imzalandığını, ancak iş güvencesi hükümleri nedeniyle belirli-belirsiz süreli sözleşme ayrımının önem kazandığını, davacının 2003 yılından itibaren davalı şirketle çalışması ve birden fazla sözleşmenin zincirleme yenilenmesinin söz konusu olduğunu, bu durum göz önüne alındığında imzalanan sözleşmenin belirsiz süreli olduğunun tespit edilebileceğini, bu nedenle belirsiz süreli olan sözleşmenin yenilenmesinin gerekmediğini, otomatik olarak yenileneceğini, bu nedenle davacının sözleşmenin yenilenmeyeceği yönündeki iddiasının mesnetsiz olduğunu, davacının hiçbir haklı neden göstermeden ihbar öneline de uymadan iş akdini tek taraflı olarak feshetmesi nedeniyle kıdem tazminatı isteğinin reddine karar verilmesi gerektiğini, davacının gerçekte daha iyi şartlarda yeni bir iş bulduğunu, davacının istifa dilekçesi tebliğ alındıktan sonra verilen cevabi ihtarnamede davacının 3 gün içerisinde işe başlamasının istendiğini, aksi takdirde istifa dilekçesinin işleme konulacağının bildirildiğini, ancak davacının daha iyi şartlarda yeni bir iş bulduğu için işe başlamadığını, davacının fesih sebebi olarak bildirdiği ücret
koşullarında değişiklik olması ve primlerin kaldırılması yönündeki beyanların gerçeği yansıtmadığını, feshin son çare olarak düşünülmesi gerektiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davacının davalı iş yerinde 2003 yılında belirsiz süreli hizmet akdi ile çalışmaya başladığı ancak işverenin isteği üzerine karşılıklı görüşmeler neticesinde 2008 yılında sözleşme yenilemek suretiyle belirli süreli sözleşme imzaladıkları bu nedenle davacının çalışma süresinin bu anlamda ikiye ayrılacağı davacının 13.02.2008 ile 13.02.2009 tarihleri arasındaki çalışmalarından dolayı iş akdini feshetmesi nedeniyle kıdem tazminat hakkının bulunmadığı ancak daha önceki dönemde belirsiz süreli sözleşmeye tabi çalışmalarından dolayı iş akdinin işveren tarafından haksız feshedildiği anlaşıldığından bu döneme yönelik kıdem tazminatını hak ettiği, her ne kadar prim (bonus) alacağı bulunduğunu beyan etmiş ise de, bu talebini ispat etmediğinden reddine, yine davacının hafta sonu tatili ücreti talebinin çalışmadığından dolayı reddine, yıllık izin ücreti talebi ile kıdem tazminatı taleplerinin taleple bağlı kalınarak kabulüne, fazlaya ilişkin haklarının saklı tutulmasına karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalı vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Davacının yaptığı iş niteliği itibariyle belirli süreli hizmet akdine konu olabilecek nitelikte değildir. Taraflar arasındaki belirsiz süreli hizmet akdinin hiçbir objektif koşul olmadan belirli süreli hizmet akdine dönüştürülmesi yasaya uygun olmadığından 01/03/2003 tarihinde başlayan ve 13/02/2009 tarihinde davacı tarafından iş akdinin feshedilmesine kadar devam eden hizmet akdi kesintisiz ve tek bir belirsiz süreli hizmet akdidir. Bu hizmet akdi davacı tarafından, haklı bir neden olmadan sona erdirilmiş olup, davacının kıdem tazminatı talebinin reddi yerine kabulü hatalıdır.
3- Davacının yıllık ücretli izin istemine ilişkin davalı tarafından sunulan 14 gün izin kullanıldığını gösterir imzalı yıllık izin defteri kayıtlarının değerlendirilmemesi de hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
F) Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 18/06/2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.