9. Hukuk Dairesi 2015/33029 E. , 2019/5614 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İŞ MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraflar vekilleri tarafından istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
YARGITAY KARARI
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin avukat olduğunu, iş akdinin işveren tarafından haksız ve geçersiz sebeple feshedilmesi üzerine işe iade için ... İş Mahkemesi’nin... Esas sayılı dosyası ile dava açıldığını, davanın kabul edildiğini, kararda davacının işe iadesine, işe alınmaması halinde 4 aylık ücretinin ve sosyal haklarının ödenmesine, ayrıca 4 aylık brüt ücretinin de işe başlatmama tazminatı olarak davacıya ödenmesine karar verildiğini, kararın onanarak kesinleştiğini, kesinleşme üzerine 29.05.2014 tarihli ihtarname ile işe dönme isteklerinin açıkça bildirildiğini, davalının bildirime rağmen davacıyı işe davet etmediğini ileri sürerek, fark kıdem tazminatı, işe başlatmama tazminatı, boşta geçen süre ücreti ve maaş farkı alacakları konusunda yapılan icra takibindeki itirazın iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, öncelikle davacının dava dilekçesinin netice kısmında davaya konu ettiği alacak kalemlerini açıklaması gerektiğini, davacının taleplerinin fahiş olduğunu, davacının hesaplamalara konu ettiği brüt ve net maaş ücretlerinin tespiti gerekeceğini, bunun için davacının maaş ödemelerinin bulunduğu ödeme dekontlarının (bankadan) ve davacının şahsi sicil dosyasının (işverenden) celbi gerekeceğini, davacının maaş zammı farkı ile kıdem tazminatı farkı adı altında talep ettiği alacakların hukuki dayanaktan yoksun olduğunu çünkü iş akdinin sona erdirilmesi ile işe iade kararının kesinleşerek davacının işe iade için başvurması arasında müvekkili şirkette çalışanların hakkındaki beyanlarım tamamının gerçeğe aykırı olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davacının işe başlatılmaması nedeniyle işe iade kararında mevcut, işe başlatmama tazminatı ve 4 aylık boşta geçen süre ücretinden davalı işverenin sorumlu olduğu, hükmü esas alınan bilirkişi raporunda tespit edilen, işe başlatamama tazminatı ve boşta geçen süre ücretinin bilirkişi tarafından hesaplanan tutardan fazla olmadığı, icra yoluyla talep edilen tazminat ve ücret alacağının yerinde olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, alacakların varlığının tespitinin yargılamayı gerektirdiği ve likit olmadığından icra inkar tazminatının reddine karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı taraf vekilleri temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davacının tüm, davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-İşçinin işe başlatılmaması fesih niteliğinde olmakla, işverence gerçekleşen bu feshe bağlı olarak ihbar tazminatı ile süre yönünden şartları mevcutsa kıdem tazminatı ve yıllık izin ücreti ödenmelidir. Hesaplamalar işe başlatmama yoluyla gerçekleşen fesih tarihindeki ücret ve kıdem tazminatı tavanı gözetilerek yapılmalıdır. İşçiye geçersiz sayılan fesih sırasında kıdem ve ihbar tazminatı ile izin ücreti ödenmişse, dört aylık boşta geçen süre ilavesiyle son ücrete göre yeniden hesaplama yapılmalı ve daha önce ödenenler mahsup edilerek sonuca gidilmelidir.
Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda; yukarıda açıklanan ilke kararına uygun olarak birinci seçenekte, davacının hizmet süresine dört aylık boşta geçen süre ilave edilerek işe başlatmama yoluyla gerçekleşen fesih tarihindeki kıdem tazminatı tavanı esas alınarak kıdem tazminatı hesaplanmış, geçersiz sayılan fesih sırasında 34.690,90 TL kıdem tazminatı ödendiğinden davacının fark kıdem tazminatı alacağının olmadığı tespit edilmiştir. Mahkemece davacının fark kıdem tazminatı talebinin reddi yerine, yanılgılı değerlendirme ile kabulüne karar verilmesi hatalıdır.
3-Davacı işçinin icra takip talebinde işe başlatmama tazminatını aylık brüt 8.984,54 TL’lik ücret üzerinden talep ettiği anlaşılmıştır.
Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda, işe başlatmama tazminatının brüt 10.829,70 TL üzerinden hesaplanması HMK"nın 26. maddesinde düzenlenen taleple bağlılık kuralına aykırıdır.
F) Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 13.03.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.