12. Hukuk Dairesi 2016/6580 E. , 2016/25229 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
Alacaklı tarafından, murisleri ..."e yapılan yersiz ödemenin tahsili için mirasçılar hakkında genel haciz yolu ile ilamsız icra takibine başlandığı, örnek 7 numaralı ödeme emrinin borçluya 01.10.2015 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun ise 07.10.2015 tarihinde icra mahkemesine yaptığı başvuruda, mirası reddettiğine ilişkin 24.12.2009 tarihli mahkeme kararını sunarak takibin iptalini istediği, mahkemece borçlu yönünden takibin iptaline karar verildiği anlaşılmaktadır.
İcra takibine konu yersiz ödemenin borçlusu, takip borçlusunun murisi olup, takip muteriz borçlu hakkında mirasçı sıfatı ile yapılmaktadır. Borçlu ise mirası reddettiğinden murisin borcundan sorumlu olmadığını ileri sürerek takibin iptalini istemiştir. Bir diğer ifade ile borçlu olmadığını ileri sürmektedirler.
Hukuk Genel Kurulu’nun, 19.11.2014 tarih ve 2013/12-2240 Esas 2014/929 Karar sayılı kararında, borçluların mirası reddettikleri nedeniyle borçlu olmadıklarına yönelik iddialarının borca itiraz olup, ödeme emri tebliği üzerine yasal sürede yapılması gerektiği kabul edilmiştir.
Dairemizce, anılan karar doğrultusunda içtihat değişikliğine gidilerek, Hukuk Genel Kurulu’nca kabul edilen ilke benimsenmiştir.
“İmzaya itiraz dışındaki diğer bütün itirazlara borca itiraz denir. Mesela ödeme, …sıfat itirazı gibi…. Borçlunun borcu olmadığına ilişkin itirazı, takip konusu senedin karşılıksız olduğu (veya kaldığı), hatır senedi olduğu, teminat senedi olduğu, anlaşmaya aykırı doldurulduğu, kambiyo senedinde tahrifat yapıldığı, borçlunun senedin düzenlendiği tarihte temyiz kudretine sahip olmadığı, mirası reddetmiş olduğu veya mirasın hükmen reddedilmiş olduğu gibi sebeplere dayanır” (Prof. Dr. Baki KURU; İcra ve İflas Hukuku El Kitabı, s.197, Kasım 2004-...).
Bununla birlikte, İİK"nun 53.maddesine göre; borçlunun ölüm günü ile beraber üç gün içinde takip geri bırakılır. Mirasçı mirası kabul veya reddetmemişse mirası ret süresince mirasçılar hakkında takip yapılamaz. Bu maddenin uygulanabilmesi için icra takibinin mirasın reddi süresinde yapılması ya da murisin takibe başlandıktan sonra ölmüş olması gerekir. İİK. nun 53.maddesine aykırı olarak takip yapılması ya da takip işlemlerine devam edilmesi nedenlerine dayalı olarak ilgililer İİK"nun 16.maddesi uyarınca icra mahkemesine şikayette bulunabilirler. İİK"nun 53.maddesine aykırılık iddiası ise kamu düzeni ile ilgili olduğundan İİK"nun 16/2. maddesi uyarınca şikayet süresiz olacaktır.
Somut olayda murisin takipten önce 11.08.2009 tarihinde öldüğü ve mirası ret süresi geçtikten sonra 15.09.2015 tarihinde mirasçılar hakkında takip başlatıldığı görülmektedir. İcra takibi mirası ret süresi geçtikten sonra başlatılmış olmakla olayda İİK"nun 53. maddesinin ve dolayısıyla aynı Kanun’un 16.maddesinin uygulama yeri yoktur.
Şu hale göre, borçlunun başvurusu, borca itiraz niteliğinde olup, borca itirazın ise takibin şekline göre uygulanması gereken İİK"nun 62/1. maddesi uyarınca ödeme emrinin tebliğinden itibaren yasal yedi günlük sürede icra dairesine yapılması zorunludur.
O halde, icra takibinin şekline göre borçlunun borca itirazlarını icra müdürlüğü yerine icra mahkemesine bildirmesi gereksiz ve geçersiz bir işlem olup, sonuç doğurmayacağından, mahkemece istemin bu nedenle reddi gerekirken kabulü isabetsizdir.
SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK"nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 12.12.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.