23. Hukuk Dairesi 2015/9489 E. , 2018/2854 K.
"İçtihat Metni".....
Taraflar arasındaki alacak davasının bozma ilamına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabul-kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkilinin davalı kooperatifin üyesi iken üyelikten ayrıldığını, bunun mahkeme kararı ile belirlenmiş olduğunu, müvekkilinin doğrudan kooperatife yaptığı aidat ödemeleri dışında kooperatifin borcu nedeni ile icra dairesine ve kullanılan kredi nedeni ile de bankaya ödeme yaptığını, ayrıca ..... havalesi yolu ile de ödeme yaptığını ileri sürerek, yaptığı ödemelerin ödeme tarihlerinden itibaren yasal faizi ile bunun kabul edilmemesi halinde 11.09.2008 tarihinden itibaren yasal faizi ile tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı kooperatif vekili, alacağın muaccel olmadığını, ayrılan ortaklarla ilgili ödemelerin ertelenmesine karar verildiğini, davacının iddia ettiği kadar ödeme yapmadığını, üçüncü kişilere yapılan ödemelerin aidattan sayılamayacağını, konut kredisinin davacının tercihi olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece yapılan yargılama sonunda, davanın kısmen kabulü ile 17.000,00 TL"nin 11.09.2008 tarihinden itibaren yasal faizi ile tahsiline karar verilmiş, davalı vekilinin temyizi üzerine, Dairemizin 17.04.2012 gün ve 1174 E., 2900 K. sayılı ilamı ile mahkeme kararı bozulmuştur.
Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sırasında davacı, 06.09.2013 tarihli dilekçe ile davasını ıslah etmiştir.
Mahkemece yapılan yargılama sonunda, 25.652,00 TL aidat alacağının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, aidat alacağının 17.000,00 TL"lik kısmına 11.09.2008 tarihinden itibaren , 8.652,00 TL"lik kısmına da 08.11.2013 tarihinden itibaren yasal faiz yürütülmesine karar verilmiştir. Davalı vekilinin temyizi üzerine Dairemizin 09.04.2015 gün ve 2014/7090 E., 2015/2397 K. sayılı ilamı ile bozmadan sonra ıslahın mümkün olmadığı gerekçesiyle mahkeme kararı bozulmuştur.
Mahkemece bozma ilamına uyulmasına karar verilerek yapılan yargılama sonrasında iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davacı tarafından asıl dava dilekçesi ile aidat alacak talebi yönünden açılan davanın kabulü ile 17.000,00 TL aidat alacağının 11.09.2008 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
.../...
S.2.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı doğrultusunda inceleme yapılıp hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, bozmanın kapsamı dışında kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazları incelenemeyeceğine göre, davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 17.04.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.