Danıştay 12. Daire 2019/4615 Esas 2021/5225 Karar Sayılı İlamı

T.C.
D A N I Ş T A Y
ONİKİNCİ DAİRE
Esas No : 2019/4615
Karar No : 2021/5225

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
KARŞI TARAF (DAVALI) : … Bakanlığı
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: …Teknisyeni olarak görev yapan davacı tarafından, görevinden çekilme isteminin kabulünü beklemeden görevini fiilen bırakmak suretiyle ayrıldığından bahisle, istifasının 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 94. maddesinin ikinci fıkrasına uygun olmadığının kabulüne ilişkin … tarihli ve … sayılı işlem ile Çekirdek Kaynak Sistemindeki "usulsüz istifa" ibaresinin iptali istenilmiştir.
İdare Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:.. sayılı kararı ile; davacı tarafından ücretsiz izinde iken de memuriyetten istifa edebilecek olmasına rağmen yanlış yönlendirilmesi sonucunda istifa dilekçesi vermek için göreve başlamak zorunda kaldığı ileri sürülmüş ise de, davacının ücretsiz iznini sonlandırarak göreve başladıktan sonra istifa dilekçesi verdiğinin dosya içeriğiyle sabit olduğu ve bu haliyle ücretsiz izninin devam ettiğinin kabulüne olanak bulunmadığından davacının bu iddiasına itibar edilmediği; öte yandan, davacının istifa dilekçesini verdiği 14/07/2014 tarihinde görevinden ayrılmış olduğu istifasının ise 18/07/2014 tarihinde uygun görüldüğü, dolayısıyla davacının çekilme isteminin kabul edildiği bu tarihi beklemeden görevinden ayrıldığı, 14/07/2014 tarihinde istifa dilekçesi veren ve istifasının uygun görülmesini beklemeden görevinden ayrılan davacının istifasının 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 94. maddesinin ikinci fıkrasına uygun bir istifa olmadığına ilişkin dava konusu işlemlerde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, ücretsiz izinde iken istifa dilekçesi vermek için işe gittiğinde ücretsiz izinde iken istifa dilekçesi verilemeyeceğinin belirtilmesi nedeniyle göreve başlama dilekçesini ve istifa dilekçesini verdiği, istifa ettiği tarihte kullanılmamış ondört gün izninin bulunduğu, bu izni kullanarak istifasının kabulünü bekleyebileceği, bütün devir işlemleri ve maaş kesintisinin yapılmış olmasının, istifasının uygun görüldüğünü düşündürdüğünden, fiilen işi terk ettiğine dair hiç bir tutanak bulunmadığı, istifasının usulsüz istifa sayılmaması gerektiğinden kararın bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davacının ücretsiz izinden dönüp görevine başladıktan sonra istifa dilekçesi verdiği ve bu işlemler tamamlanmadan görevini fiilen bıraktığı, görev eşyalarını teslim ettiği gerekçesiyle istifa talebinin o an kabul gördüğünü düşünmesinin kendi hatası olduğu, dava konusu işlemin hukuka uygun olduğu belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ : ...
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan idare mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onikinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddi yolundaki ... İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı temyize konu kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine,
5. 2577 sayılı Kanun'un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin birinci fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren 15 (onbeş) gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 20/10/2021 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.
(X) KARŞI OY :

657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 94. maddesinde, "Devlet memuru bağlı olduğu kuruma yazılı olarak müracaat etmek suretiyle memurluktan çekilme isteğinde bulunabilir. Mezuniyetsiz veya kurumlarınca kabul edilen mazereti olmaksızın görevin terk edilmesi ve bu terkin kesintisiz 10 gün devam etmesi halinde, yazılı müracaat şartı aranmaksızın, çekilme isteğinde bulunulmuş sayılır.
Çekilmek istiyen memur yerine atanan kimsenin gelmesine veya çekilme isteğinin kabulüne kadar görevine devam eder. Yerine atanan kimse bir aya kadar gelmediği veya yerine bir vekil atanmadığı takdirde, üstüne haber vererek görevini bırakabilir.
Olağanüstü mazeretle çekilenler, üstüne haber vermek şartiyle bir ay kaydına tabi değildirler." hükmüne yer verilmiştir.
Dosyanın incelenmesinden; …Teknisyeni olarak görev yapan davacının, 23/09/2013 - 23/09/2014 tarihleri arasında ücretsiz izne ayrıldığı; ücretsiz izinde iken 14/07/2014 tarihli dilekcesiyle ücretsiz izninin kesilerek göreve başlatılmasını istediği,14/07/2014 tarihli ikinci dilekcesiyle bu kez avukatlık stajını tamamlamak amacıyla memuriyetten istifasının kabulünü istediği ve aynı tarihte görevinden ayrıldığı; görevden çekilme isteğinin ise 18/07/2014 tarihli Olur ile uygun görüldüğü; ancak, davacının çekilme isteminin kabul edildiği 18/07/2014 tarihini beklemeden görevinden ayrıldığı ve istifasının usulsüz istifa olarak kabul edildiğinden bahisle dava konusu işlemin tesis edildiği, bu işlemin iptali istemiyle bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Davacının ücretsiz izinde iken 14/07/2014 tarihli dilekçesiyle ücretsiz izninin kesilerek göreve başlatılmasını istemesi ve 14/07/2014 tarihli ikinci dilekcesiyle de avukatlık stajını tamamlamak amacıyla memuriyetten istifa etmek istediğini bildirmiş olduğundan, her iki isteminin de usule ve mevzuata uygun olduğu, söz konusu istemin 657 sayılı Kanun'un 94. maddesindeki olağanüstü mazeretle çekilme kapsamında değerlendirilmesi gerektiği açık olduğundan, davacının temyiz isteminin kabulü ile Mahkeme kararının bozulması gerektiği görüşüyle, aksi yöndeki onama kararına katılmıyoruz.