Esas No: 2021/3251
Karar No: 2021/4570
Karar Tarihi: 20.10.2021
Danıştay 3. Daire 2021/3251 Esas 2021/4570 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
ÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2021/3251
Karar No : 2021/4570
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : …. Vergi Dairesi Müdürlüğü
VEKİLİ : Av. ….
KARŞI TARAF (DAVACI) : ….
İSTEMİN KONUSU : …. Mahkemesinin … tarih ve …. başvuru numaralı yeniden yargılama kararına istinaden davayı yeniden inceleyen ….. Vergi Mahkemesinin …. tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacının ikrazatçılık faaliyetinden elde ettiği geliri kayıt ve beyan dışı bıraktığından bahisle adına 2007 yılı için re'sen salınan gelir vergisi ile tekerrür hükümleri uyarınca artırılarak kesilen bir kat vergi ziyaı cezasının kaldırılması istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Davacının ….'e 150.000,00 TL borç verdiği, bunun karşılığında adı geçen şahsa ait gayrimenkulün tapusunu üzerine aldığı, bu gayrimenkulü sattığı tutar ile borç verdiği tutar arasında kalan farkın davacının elde ettiği faiz gelirini oluşturduğundan bahisle dava konusu tarhiyatın yapıldığının anlaşıldığı olayda, davacı ile adı geçen şahıs arasındaki ilişkinin bir gayrimenkul alım satımı olduğu, alım satım işlemlerinin tapu memuru önünde her iki tarafın iradelerini açıklayarak yapılıp devlet kayıtlarına girdiği ve bu kayıtların aksini ortaya koyacak kuvvette somut belgeler olmadıkça doğru olarak kabulü gerektiği, alım satımın banka kanalıyla yapılmamasının bu durumu değiştirmeyeceği, tapu sicil müdürlüklerince düzenlenen resmi senette belirtildiği üzere, 28/07/2006 tarihinde 392.000,00TL bedelle satın alınan ve 500.000,00TL ile ….'e satışı yapılan gayrimenkulün her hangi bir faiz ilişkisi içerisinde el değiştirdiği yönünde idarece somut ve geçerli bir belge veya tapudaki tescilin iptali yönünde bir mahkeme kararı sunulamadığı, davacının ….'ten satın alıp daha sonra ….'e sattığı taşınmaz için değer artışı kazancını beyan edip ödediği, ayrıca …. ile davacı arasında …. Asliye Ceza Mahkemesinde görülen dava nedeniyle husumetlerinin de bulunduğu ve söz konusu mahkemenin …. tarih ve E:…., K:… sayılı kararı ile davacının tefecilik suçundan beraat ettiği görüldüğünden, tapuda resmi makamlar önünde kararlaştırılmış tutarlar üzerinden yapılan satış işlemi ikrazatçılık olarak değerlendirilerek bu konuda borç verenin ifadesinden başka itibar edilebilecek kesin ve somut belgeler sunulmadan yapılan tarhiyatta hukuka uyarlılık bulunmadığı gerekçesiyle cezalı vergi kaldırılmıştır.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Usul ve hukuka aykırı olduğu, soyut verilere dayalı, yasal dayanaktan yoksun hüküm kurulduğu ileri sürülerek kararın bozulması istenilmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Adı geçen kişi ile ilişkisinin bir gayrimenkul alım satımına dayandığı, faizle para alıp vermediği, söz konusu işlem resmi bir şekilde gerçekleştiğinden aksini ortaya koyacak kuvvette somut belgeler olmadıkça doğru olduğunun kabulü gerektiği, sadece ihbarcı ifadesi ile bu kayıtların yok sayılamayacağı, tapu idarelerinde yapılan işlemlere konu ödeme ve tahsilatların banka kanalıyla yapılmasının zorunlu olmadığı, tarhiyata dayanak alınan vergi tekniği raporunda eleştiri konusu yapılan gayrimenkulün faiz ilişkisi içerisinde el değiştirdiği yönünde idarece somut tespit ya da tapudaki tescilin iptali yönünde mahkeme kararı sunulmadığı, söz konusu gayrimenkulün satışı dolayısıyla elde edilen kazancın beyan edilip ödendiği, aynı maddi olay nedeniyle tefecilik ve dolandırıcılık suçu nedeniyle açılan davalardan beraat ettiği, bu davalarda kendisinden ifadesi karşılığı para isteyen bir kişi dışındaki tüm mağdurların şikayetçi olmadığını bildirdiği, aleyhine ve kendisinden sonraki tapu malikine açılan tapu iptali davasının reddedildiği, ikametinin ve işyerinin bulunduğu çevreden yapılan araştırma sonucu faizle borç verip tefecilik yaptığı konusunda herhangi bir belgeye ulaşılamadığı konusunda 15/11/2007 tarihli polis memurları tarafından tutanak tutulduğu, hakkında aynı dava konusu ile verilen kovuşturmaya yer olmadığına dair kararlar verildiği belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmaktadır.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …..'IN DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin reddi gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Üçüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin reddine,
2. …. Vergi Mahkemesinin …. tarih ve E:…, K:…. sayılı kararının ONANMASINA,
3. Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
4. 2577 sayılı Kanun'un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen onbeş gün içinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 20/10/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.