9. Hukuk Dairesi 2011/9188 E. , 2013/18677 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ
DAVA :Davacı vekili, davacı işçiye sözleşmede düzenlenen ücret zammının uygulanmadığını ve bu nedenle ücret, ikramiye ve ilave tediye alacaklarının eksik ödendiğini belirterek, fark ücret, ikramiye ve ilave tediye alacaklarının davalı işverenden tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne, belirlenen fark alacakların
davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, TİP 1 sözleşmesi kapsamında çalışan davacıya davalı işveren tarafından sözleşmenin 7. Maddesi uyarınca zam yapılmadığını, bu nedenle ücret, ikramiye ve ilave tediye alacaklarının eksik ödendiğini belirterek, fark ücret, ikramiye ve ilave tediye alacaklarının davalı işverenden tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı işveren vekili, davalı da dahil 1.Tip İş Sözleşmesi ile çalışanların sözleşmelerinde, ücretlere yapılacak artış oranının, enflasyon oranı ve şirket performansı dikkate alınarak İcra Kurulunca her yılın Ocak ayı başında kararlaştırılacağının hükme bağlandığını; ücret artışını belirleme yetkisinin tamamen İcra Kuruluna bırakıldığını; artış yapılacağına dair kesin bir ifadenin yer almadığını; 2007 yılında İcra kurulu tarafından yapılan değerlendirme sonucu ücretlere %5,57 oranında zam yapıldığını; ücretlerini alırken herhangi bir ihtirazı kayıt ileri sürmediğini; faiz taleplerinin yerinde olmadığını; davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece yapılan yargılama sonunda alınan hesap raporuna itibar edilerek, davacının davalı iş yerinde 22.02.2006 tarihinde bağıtlanan 1. Tip hizmet akdi ile çalışmasına devam ettiği, dava tarihi öncesinde iş akdinin 14.05.2008 tarihinde geçerli olmak üzere fesh edildiği, davacının 01.01.2007 ile 01.01.2008 tarihleri arasında sözleme gereği enflasyon farkı ile şirket performansı çerçevesinde maaşlarına zam yapılması gerektiği, davalı tarafın zaman aşımı itirazlarının yerinde olmadığı, davalı tarafından davacının taraf olduğu sözleşme gereği enflasyon farkı ve şirket performansı gözetilerek davacının maaş ve diğer ilave tediyelerine yansıtması gerektiği gerekçesi ile hesaplanan fark alacakların davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Karar davalı vekili tarafından cevap nedenleri ile temyiz edilmiştir.
E) Gerekçe:
Ücret ve zamlarına ilişkin bireysel veya toplu iş sözleşmesi hükümlerinin zorunluluk taşıması, mutlak, kesin ve uygulanır olması gerekir. Bu hükümlerin belirtilen unsurları taşımaması, örneğin belirli olguların gerçekleşmesi ve işverenin yönetim hakkına bırakılması halinde uygulanması olanağı yoktur.
Davalının ... adlı uluslararası bir firmaya iş değerlendirilmesi projesi yaptırdığı, 27.11.2007 günlü yönetim kurulu kararı ile bu projenin sonuçlarını nazara almak kaydı ile ücret skalasını nihai hale getirmek için Genel Müdüre yetki verildiği, 17.3.2008 tarihli karar ile 2008 yılı kapsam dışı ücret skalasının kabul edildiği görülmektedir. Tip 1 imzalayanlara bu değerlendirme ve piyasa şartları nedeni ile bir zam öngörülmediği davalı yazılarından anlaşılmaktadır.
İş sözleşmesinin 7/3 maddesi ve davalı genelgesi ücretlere zam yapılmasının zorunlu olduğuna ilişkin emredici bir hüküm taşımamaktadır. Davalının 1. Tip sözleşme imzalayanların bir kısmına zam yapıp, bir kısmına zam yapmadığı da iddia ve ispat edilmiş değildir, böyle olunca eşit işlem borcuna aykırılık ta söz konusu değildir.
... üyesi işçilere zam yapılması davacı için emsal olamaz, davacı ancak, kendi iş sözleşmesi ve tabi bulunduğu yönetmelik ya da skalada öngörülen zamları talep edebilir. Davacının talebi ise sadece hizmet akti ve genelgeye göre, enflasyon ve şirketin karlılık oranına dayanan zam isteğine ilişkin olduğu gibi mahkemenin kabulü de aynı doğrultudadır. Ancak sözleşmedeki ve genelgedeki hüküm zorunluluk taşımadığı gibi emredici, mutlak, kesin ve uygulanır nitelikte değildir. Nitekim Dairemizin 18.10.2010 gün ve 2010/39659 Esas, 2010/29321 Karar sayılı kararı bu yöndedir. Davanın reddi yerine yazılı şekilde kabulüne karar verilmesi hatalıdır.
F) Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 17.06.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.