Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2011/19376 Esas 2013/18639 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
9. Hukuk Dairesi
Esas No: 2011/19376
Karar No: 2013/18639
Karar Tarihi: 17.06.2013

Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2011/19376 Esas 2013/18639 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davacı, davalı işyerinde çalışırken diğer işçiler gibi servisle getirilip götürülmediği için yol giderleri ödenmediğini, hizmet süresini kapsayan fazla mesai ve genel tatil ücretlerinin ödenmediğini ve işverenin açıktan 1.000 TL ödemeyi taahhüt ettiğini ancak bunu gerçekleştirmediğini iddia etti. Davalı ise böyle bir sözleşme olmadığını savunarak davanın reddini istedi. Mahkeme, kanıtlar ve bilirkişi raporu sonucunda taraflar arasında yapılan sözleşme ile kararlaştırılan bordrolara yansıtılan ücretlerin banka kanalı ile ödendiğini, açıktan ücret ödeme iddiasının kanıtlanamadığını ve fazla mesai ücretinin ödendiğini belirleyerek davanın kısmen kabulüne karar verdi. Temyiz sonucunda, davacının çalıştığı süre boyunca yapılan sözleşmelerde fazla çalışma ücreti karşılığının belirtilip belirtilmediği hususu dikkate alınmadan hüküm kurulduğu için karar bozuldu.
Kanun maddeleri: İş Kanunu (4857) md. 63, 64, 66, 67, 91.
9. Hukuk Dairesi         2011/19376 E.  ,  2013/18639 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ

    DAVA :Davacı, yol gideri alacağı, fazla mesai ücreti ile ücret alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
    Yerel mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
    Hüküm süresi içinde taraflar avukatlarınca temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    A) Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı, davalıya ait iş yerinde satış içi hizmet yöneticisi olarak çalışırken davalı işverenin tüm işçilerini işyerine servisle getirip götürmesine rağmen kendisini bu haktan yararlandırmadığını, bu nedenle çalıştığı 09/12/2002-29/09/2006 tarihleri arasını kapsayan süre için yol giderlerini ödemesi gerektiğini, hizmet süresini kapsayan fazla mesai ve genel tatil ücretlerinin ödenmediğini, işverenin 18/11/2004 tarihinden geçerli olmak üzere bordroda gözüken ücret haricinde her ay açıktan 1.000-TL ödemeyi taahhüt ettiğini ancak bu ödemeyi de gerçekleştirmediğini ileri sürerek, yol gideri, fazla mesai ve ücret alacağı istemiştir.
    B) Davalı Cevabının Özeti:
    Davalı, yol ücreti ödeneceğine dair bir sözleşme olmadığını, davacının bordraları imzalıdığını ve alacağının kalmadığını, savunarak, davanın reddini istemiştir.
    C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
    Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, taraflar arasında yapılan sözleşme ile kararlaştırılan bordrolara yansıtılan ücretlerin banka kanalı ile ödendiği, açıktan ücret ödeme iddaasının kanıtlanamadığı, davacının davalı iş yerinde çalıştığı dönemlerde haftada ortalama 3 gün olmak üzere haftalık 5 saat fazla mesaisi olduğu 01/03/2006 tarihinden sonra ise 9 saat fazla mesai yaptığı fazla mesai ücretinin davalı şirket tarafından ödendiğine ilişkin dosyada imzalı bordro veya imzalı emsal belge ibraz edilmediği, davacının ikamet ettiği semte servis olmadığı ve davacının evine kendi imkanları ile gidip geldiği ve dolayısıyla davacının yol gideri ücretine hak kazandığı, gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    D) Temyiz:
    Kararı taraflar temyiz etmiştir.
    E) Gerekçe:
    1- Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davacının tüm davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
    2- Dosya kapsamına göre, davacının iş yerinde çalıştığı süre içinde taraflar arasında 3 ayrı sözleşme yapılıp, 9/12/2002 tarihli sözleşmede fazla çalışma ücreti karşlığının belirlenen aylık ücretin içinde olduğuna ilişkin bir hüküm bulunmadığı, 08/11/2004 ve 27/02/2006
    tarihli iş sözleşmelerinde ise kararlaştırılan ücretin her türlü fazla çalışmayı kapsar şekilde düzenlendiği görülmekte olup hükme esas alınan 28/10/2010 tarihili ek bilirkişi raporunda bu hususa işaret edilmesine karşın 08/11/2004 tarihli sözleşme gözden kaçırılarak 27/02/2006 tarihinden sonraki dönemde yıllık 270 saatlik çalışma süresinin, belirlenen çalışma süresinden mahsubu ile hesap yapıldığı ancak davacının 8/11/2004 tarihli iş sözleşmesinde de benzer hüküm bulunduğunun göz ardı edildiği anlaşıldığından Mahkemece bu rapora itibarla hüküm kurulması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
    F) Sonuç:
    Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 17/06/2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.