Esas No: 2018/3106
Karar No: 2021/3395
Karar Tarihi: 20.10.2021
Danıştay 13. Daire 2018/3106 Esas 2021/3395 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2018/3106
Karar No:2021/3395
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Kurumu
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : … Petrol Ürünleri Nakliyat Pazarlama Turizm Sanayi
ve Ticaret Ltd. Şt.
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesi'nin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı şirkete ait akaryakıt istasyonunda yapılan denetimde dağıtıcısı haricinde başka bir kaynaktan akaryakıt ikmal ettiğinin tespit edildiğinden bahisle 5015 sayılı Petrol Piyasası Kanunu'nun 19. maddesinin 7. fıkrası uyarınca 70.000,00-TL idari para cezası verilmesine ilişkin … tarih ve … sayılı Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu (Kurul) kararının (a) bendinin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesi'nce verilen … tarih ve E:… , K:… sayılı kararda; davalı idare tarafından idarî para cezasının hangi nedenle üst sınırdan verildiğinin hukuken haklı bilgi ve belgelerle gerekçelendirilemediği, ayrıca bu konuda herhangi bir açıklama da getirilmediği göz önününde bulundurulduğunda, herhangi bir kriter gözetmeksizin salt takdir yetkisinden hareketle 5015 sayılı Kanun'un 19. maddesinin 7. fıkrasında öngörülen üst sınırdan idarî para cezası verilmesine ilişkin dava konusu işlemde hukuka uygunluk bulunmadğı sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle hukuka aykırı bulunan dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesi'nce; istinaf başvurusuna konu İdare Mahkemesi kararının usul ve hukuka uygun olduğu ve davalı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, idarelerine para cezasının miktarını belirlemede taktir yetkisi tanındığı, uygulanan idari para cezasının davacının ekonomik açıdan mahvına sebebiyet verecek miktarda olmadığından ölçüsüz ve hakkaniyete aykırı olarak değerlendirilemeyeceği, idari para cezasının alt sınırdan uygulanması hâlinde caydırıcı olmayacağı ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davacı tarafından, yazılı savunması alınmadan işlem tesis edildiği, dava konusu olayda soruşturma zaman aşımının gerçekleştiği, cezanın somut delillere dayanmadan varsayımlara dayanılarak verildiği belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ … 'NIN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi'nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE :
MADDİ OLAY :
Davacı şirkete ait akaryakıt istasyonunda 24/02/2012 tarihinde yapılan denetimde dağıtıcısı haricinde başka bir kaynaktan akaryakıt ikmal ettiğinin tespit edildiğinden bahisle 5015 sayılı Kanun'un 19. maddesinin 7. fıkrası uyarınca 70.000,00-TL idari para cezası verilmesine ilişkin … tarih ve … sayılı Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu (Kurul) kararının tesis edilmesi üzerine bakılan dava açılmıştır.
İLGİLİ MEVZUAT:
7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun "Bilinen adreste tebligat" başlıklı 10. maddesinin birinci fıkrasında, "Tebligat, tebliğ yapılacak şahsa bilinen en son adresinde yapılır."; "Hükmi şahıslara ve ticarethanelere tebligat" başlıklı 12. maddesinde, "Hükmi şahıslara tebliğ, salahiyetli mümessillerine, bunlar birden ziyade ise, yalnız birine yapılır. Bir ticarethanenin muamelelerinden doğan ihtilaflarda, ticari mümessiline yapılan tebliğ muteberdir."; "Hükmi şahısların memur ve müstahdemlerine tebligat" başlıklı 13. maddesinde, "Hükmi şahıslar namına kendilerine tebliğ yapılacak kimseler her hangi bir sebeple mütat iş saatlerinde iş yerinde bulunmadıkları veya o sırada evrakı bizzat alamıyacak bir hâlde oldukları takdirde tebliğ, orada hazır bulunan memur veya müstahdemlerinden birine yapılır."; "İlanen tebligat" başlıklı 28. maddesinde, "Adresi meçhul olanlara tebligat ilanen yapılır. Yukarıdaki maddeler mucibince tebligat yapılamıyan ve ikametgâhı, meskeni veya iş yeri de bulunamayan kimsenin adresi meçhul sayılır. Adresin meçhul olması hâlinde keyfiyet tebliğ memuru tarafından mahalle veya köy muhtarına şerh verdirilmek suretiyle tespit edilir. Bununla beraber tebliği çıkaran merci, muhatabın adresini resmî veya hususi müessese ve dairelerden gerekli gördüklerine sorar ve zabıta vasıtasıyla tahkik ve tespit ettirir..." kuralları yer almıştır.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Davacıya ait istasyonda 24/02/2012 tarihinde yapılan denetimde ulusal marker seviyesi geçersiz ve teknik düzenlemelere aykırı akaryakıt ikmali ile dağıtıcısı haricinde başka bir kaynaktan akaryakıt ikmali yapıldığının tespit edilmesi üzerine mevzuat ihlâli niteliğinde olan iki fiile karşı aynı soruşturma süreci yürütülüp soruşturma raporu hazırlandığı ve aynı savunma istem yazısıyla iki fiile ilişkin davacıdan savunma istendiği ve dava konusu Kurul kararıyla iki fiilden dolayı ayrı ayrı idari para cezası verildiği görülmektedir.
Davacının ulusal marker seviyesi geçersiz ve teknik düzenlemelere aykırı akaryakıt ikmali yaptığından bahisle 5015 sayılı Kanun'un 19. maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendinin (4) numaralı alt bendi uyarınca 163.111,00-TL idari para cezası verilmesine ilişkin dava konusu Kurul kararının (b) bendinin iptali istemiyle açılan … İdare Mahkemesi'nin … esasına kayıtlı dava dosyasında, davacının idari para cezası verilmeden önce yazılı savunma istem yazısının kendisine tebliğ edilmediği ve savunmasının alınmadığı iddiasına karşılık davalı idarece savunma istem yazısının ilanen tebliğ edildiğinin belirtildiği, Mahkemenin ise söz konusu iddiaları araştırmak için 04/04/2018 tarihli ara kararıyla davalı idareden, ilanen tebliğden önce hangi adreslere tebliğ çıkarıldığı ve adres araştırması yapılıp yapılmadığının sorulduğu, davalı idare tarafından ilanen tebliğden önce hangi adrese tebligat çıkarıldığına yönelik herhangi bir belge sunulmaması ve adres araştırmasına ilişkin bir açıklama yapılmaması üzerine dava konusu işlem tesis edilmeden önce usulüne uygun şekilde savunma istem yazısının tebliğ edilmesi gerekirken, davalı idarece tebliğin yapılamadığından bahisle adres araştırması yaptırılmadan ilanen tebligat yapılmasının savunma hakkının kısıtlanması niteliğinde olduğu gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verildiği, söz konusu Mahkeme kararına yönelik yapılan istinaf başvurusunun … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesi'nin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararıyla reddedildiği, anılan kararın davalı idare tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 20/10/2021 tarih ve E:2018/4100, K:2021/3394 sayılı kararıyla onandığı görülmüştür.
Dosyanın incelenmesinden, anılan davada olduğu gibi görülmekte olan dava dilekçesinde de dava konusu Kurul kararı alınmadan önce yazılı savunma alınmadığı yönündeki iddialara karşılık davalı idare tarafından açıklama yapılmadığı gibi savunma isteme yazısının tebliğ edildiğine ilişkin bir belgenin de sunulmadığı anlaşılmıştır.
Bu durumda, konuya ilişkin Kurul kararı alınmadan önce usulüne uygun şekilde savunma isteme yazısının tebliğ edilmesi gerektiğinden, davalı idarece yukarıda belirtildiği şekilde adres araştırması yaptırılmadan ilânen tebligat yapılmasının savunma hakkının kısıtlanması niteliğinde olduğu anlaşıldığından, savunma isteme yazısının usule aykırı olarak ilânen tebliğ edilmesi nedeniyle, idarî para cezası uygulanmasına ilişkin uyuşmazlık konusu Kurul kararında hukuka uygunluk, dava konusu işlemin iptali yolundaki İdare Mahkemesi kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun reddine ilişkin temyize konu Bölge İdare Mahkemesi kararında sonucu itibarıyla hukukî isabetsizlik bulunmamaktadır.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalının temyiz isteminin reddine,
2. Dava konusu işlemin iptaline ilişkin İdare Mahkemesi kararına yönelik yapılan istinaf başvurusunun reddi yolundaki temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesi'nin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararının yukarıda belirtilen GEREKÇEYLE ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Davalı idare harçtan muaf olduğundan temyiz aşamasında yatırılan toplam … TL harcın istemi hâlinde davalıya iadesine,
5. Posta giderleri avansından artan tutarın taraflara iadesine,
6. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca, bu gerekçeli onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesi'ne gönderilmesini teminen dosyanın … İdare Mahkemesi'ne gönderilmesine, 20/10/2021 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.