Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir. Ancak, 1)Hakaret suçunun uzlaşma hükümlerine tabi olması karşısında, CMK"nın 253 ve 254. maddelerine aykırı olarak uzlaştırma girişiminde bulunulmadan hüküm kurulması, 2)Mükerrir olan sanık hakkında, seçimlik ceza öngören suçlarda TCK"nın 58/3. maddesi uyarınca, hapis cezasına hükmolunduktan sonra bu cezanın adli para cezasına çevrilemeyeceği gözetilmeyerek aynı Kanunun 50/2. maddesine aykırı davranılması, 3)5275 sayılı Kanunun 108/2. maddesi uyarınca mükerrirlere özgü infaz rejiminin ancak hapis cezalarında uygulanabileceği gözetilmeden, hükmolunan adli para cezası nedeniyle tekerrür hükümlerinin uygulanmasına karar verilmesi, 4)Tehdit suçundan belirlenen temel ceza üzerinden zincirleme suç hükümleri uyarınca yapılan artırım esnasında, işlenen suçun hakaret suçu olarak belirtilmesi suretiyle çelişkiye yol açılması, 5)Tehdit ve hakaret suçlarında zincirleme suç nedeniyle artırım yapılırken uygulanan kanun maddesi gösterilmeyerek CMK’nın 232/6. maddesine aykırı davranılması, 6)Sanığın aşamalarda “...çektiğim mesajlar doğrudur, ağır tahrik altında kaldığımdan, o anki öfkemle o mesajları çektim...oğlu ... tahrik ederek bana ölüm ve tehdit mesajları yollamıştır, istenildiği taktirde göstermeye hazırım...” şeklindeki savunması karşısında, olayın çıkış nedeni ve gelişmesi değerlendirilerek sonucuna göre tehdit suçu yönünden TCK’nın 29, hakaret suçu yönünden ise anılan Kanunun 129. maddesinde düzenlenen haksız tahrik hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının tartışılmaması, Kanuna aykırı ve sanık ... ve O Yer Cumhuriyet Savcısının temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnameye uygun olarak, HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yeniden hüküm kurulurken CMUK"nın 326/son maddesinin gözetilmesine, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 17/03/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.