19. Hukuk Dairesi 2017/265 E. , 2017/4272 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki menfi tespit-istirdat davasının bozmaya uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili;tarafların davalıya ait kamyonetin satışı hususunda anlaştıklarını, müvekkilinin bu kamyonet satışı nedeniyle davalıya toplam 14.000 TL bedelli 2 adet bono verdiğini, davalının ekonomik sıkıntılar çektiğini söylemesi üzerine vadelerinden önce bono bedellerini ödediğini, buna karşın davalının kamyoneti üzerinde bulunan rehinleri gizleyerek resmi satışı yapmadığı gibi bedelsiz kalan bonolara dayanarak müvekkili aleyhine icra takibi başlattığını ve takip alacağını dava dışı ... isimli kişiye temlik ettiğini belirterek davalıya senetler nedeniyle yapılan 14.000 ,00 TL’lik ödemenin faiziyle birlikte istirdatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı; takip konusu yapılan 14.000,00 TL’nin kamyonet satış bedeli, 2000,00 TL’inin ise işlemiş faiz alacağı olduğunu, takip konusu bonoların da bu ilişki nedeniyle verildiğini ve karşılıklarının ödenmediğini belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece yapılan yargılama sonucunda; davacı yanca her ne kadar takip nedeniyle menfi tespit isteminde bulunulmuş ise de, borcun ödendiğine dair yazılı bir belge sunulamadığı, davalı asilin yeminli beyanında da borcun halen ödenmediğinin bildirildiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş , hükmün davacı tarafından temyizi üzerine, Dairemizin 2014/13901 E.,2014/15434 K sayılı 20/10/2014 tarihli bozma ilamında “ Dava konusu bonoların taraflar arasındaki noter dışı kamyonet satışı nedeniyle verildiği konusunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Başka bir anlatımla bu yön tarafların kabulündedir. 2918 sayılı KTK."nın 20/d maddesi uyarınca tescilli araçların noter dışındaki satış ve devirleri geçersizdir. Geçersiz satışlarda herkes aldığını aynen iade etmekle yükümlüdür. Mahkemece uyuşmazlığın bu ilkeler çerçevesinde çözümlenmesi gerekirken delillerin değerlendirilmesinde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. “ gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda ; taraflar arasında kamyonet alım satımı konusuda anlaşmaya varıldığı ,davacı tarafından davalıya 2 adet bono verildiği ancak davacı tarafından ödendiğine dair delil sunulmadığı, sunulan havale makbuzlarının ise ödemeye dair açıklama içermediği ve yine davacı tarafından ödeme hususunda davalıya çek verildiğini iddia etmişse de söz konusu çekin dava dışı biri tarafından keşide edildiği ,davacının da lehtar olarak çeki beyaz ciro ile ciro ettiğinden cekin davalıya davacı tarafından ciro edilip edilmediğinin anlaşılamadığı gerekçeleriyle davanın reddine dair karar verilmiş olup hüküm süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava davacı aleyhine başlatılan 2005/350 Esas sayılı takip dosyasına konu edilen bonolar nedeniyle borçlu olunmadığının tespiti ve yapılan ödemenin istirdatı istemine ilişkindir.Bonoların geçersiz olan araç satış sözleşmesi gereğince verildiği noktasında uyuşmazlık bulunmamaktadır.Ayrıca hükmüne uyulan dairemizin 20/10/2014 tarih 2014/13901 Esas, 15434 karar sayılı bozma ilamında da açıkça belirtildiği üzere herkes aldığını aynen iade etmekle yükümlüdür.Satım konusu aracın davalı tarafından geri alındığında da uyuşmazlık bulunmamaktadır.Bu durumda dava konusu bonoların davacıya iadesi ve varsa yapılan ödemelerin istirdatına karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle davanın reddi isabetli görülmemiştir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 29/05/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.