2. Hukuk Dairesi 2018/7533 E. , 2019/1241 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
DAVACI-DAVALI : ...
DAVALI-DAVACI : ...
DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma
KARAR DÜZELTME İSTEYEN : ...
Yukarıda tarihi, konusu ve tarafları gösterilen hükmün; kısmen bozulmasına-kısmen onanmasına dair Dairemizin 29.05.2018 gün ve 2016/24338-2018/6891 sayılı ilamıyla ilgili karar düzeltme isteminde bulunulmakla, evrak okundu, gereği düşünüldü;
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 1.10.2011 tarihinde yürürlüğe girmiş ise de, bu Kanuna 6217 sayılı Kanunla ilave edilen geçici 3. maddenin (1.) bendinde, Bölge Adliye Mahkemelerinin göreve başlama tarihinden önce verilen kararlar hakkında, kesinleşinceye kadar 1086 sayılı Kanunun 26.09.2014 tarihli ve 5236 sayılı Kanunla yapılan değişiklikten önceki 427 ila 454. madde hükümlerinin uygulanmasına devam olunacağı hükme bağlandığından, karar düzeltme talebinin incelenmesi gerekmiştir.
1-Temyiz ilamında yer alan açıklamalara göre davalı-davacı erkeğin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan karar düzeltme itirazları yersizdir.
2-Tarafların karşılıklı boşanma davalarında; mahkemece ilk olarak davacı-davalı kadının davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına, davalı-davacı erkeğin davasının reddine, kadın lehine 10.000 TL maddi, 10.000 TL manevi tazminata ve 300 TL yoksulluk nafakasına hükmedilmiş, davalı-davacı erkeğin temyizi üzerine Dairemizin 25.11.2014 tarihli, 2014/5518 Esas 2014/23756 Karar sayılı ilamı ile davacı-davalı kadının vesayet altına alınmasının gerekip gerekmediğinin araştırılması için karar bozulmuş, mahkemece bozma ilamına uyularak davacı-davalı kadın yönünden vesayet araştırılması yapılmış, yargılamanın sonunda yine davalı-davacı erkeğin davasının reddine, davacı-davalı kadının davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına, kadın lehine bu sefer 30.000 TL maddi, 10.000 TL manevi tazminata hükmedilmiş, davalı-davacı erkek her iki dava ve ferileri yönünden kararı temyiz etmiş, Dairemizin 29.05.2018 tarihli, 2016/24338 Esas 2018/6891 Karar sayılı ilamı ile davacı-davalı kadın yararına takdir edilen maddi tazminatın çok olduğu gerekçesiyle karar bozulmuş, hükmün temyize konu diğer bölümleri ise onanmış, bu ilama karşı davalı-davacı erkek tarafından karar düzeltme isteğinde bulunulmuştur.
Bozmadan önce verilen hüküm davalı-davacı erkek tarafından temyiz edilmiş olduğundan, hüküm altına alman maddi tazminat miktarı yönünden davalı-davacı erkek yararına usuli kazanılmış hak oluşmuştur. Mahkemece, davalı-davacı erkek yararına oluşmuş bulunan usuli kazanılmış hak gözetilmeksizin bozmadan önce hüküm altına alınan maddi tazminat miktarı aşılmak suretiyle davacı-davalı kadın yararına 30.000 TL maddi tazminata hükmedilmesi doğru olmamıştır. Ne var ki, bu husus ilk inceleme sırasında gözden kaçırıldığından davalı-davacı erkeğin karar düzeltme isteğinin kısmen kabulüne, Dairemizin 29.05.2018 tarihli, 2016/24338 Esas 2018/6891 Karar sayılı ilamında maddi tazminatın çok olduğu yönündeki bozma kararının kaldırılmasına, hükmün açıklanan sebeple maddi tazminat yönünden bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
3-Velayet düzenlemesi yapılırken; göz önünde tutulması gereken temel ilke, çocuğun "üstün yararı" (Birleşmiş Milletler Çocuk Haklarına Dair Sözleşme m.3; Çocuk Haklarının Kullanılmasına ilişkin Avrupa Sözleşmesi m. l; TMK m. 339/1. 343/1. 346/1; Çocuk Koruma Kanunu m. 4/b) dır. Çocuğun üstün yararını belirlerken; onun bedensel, zihinsel, ruhsal, ahlaki ve toplumsal gelişiminin sağlanması amacının gözetilmesi gereklidir. Ana ve babanın yararları; boşanmadaki kusurları, ahlaki değer yargıları, sosyal konumları gibi durumları, çocuğun üstün yararını etkilemediği ölçüde göz önünde tutulur. Davacı-davalı annenin ortak çocuk ... "ye kötü davrandığı iddiası karşısında mahkemece, velayet konusunda uzman bilirkişiden sosyal inceleme raporu alınarak ve idrak çağında bulunan 2010 doğumlu müşterek çocuk ... "nin velayeti konusunda, görüşü alınıp deliller hep birlikte değerlendirilmek suretiyle düzenleme yapılması gerekirken, yazılı şekilde eksik inceleme ile hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır. Ne var ki, bu husus ilk inceleme sırasında gözden kaçırıldığından, davalı-davacı erkeğin karar düzeltme isteğinin kabulüne, Dairemizin 29.05.2018 tarihli, 2016/24338 Esas 2018/6891 Karar sayılı kısmen onama ilamının velayet yönünden kaldırılmasına, hükmün açıklanan sebeple velayet yönünden bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Davalı-davacı erkeğin karar düzeltme isteğinin Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun 440-442. maddeleri gereğince kısmen KABULÜNE, yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple Dairemizin 29.05.2018 tarihli, 2016/24338 Esas 2018/6891 Karar sayılı ilamının maddi tazminata ilişkin bozma kararının KALDIRILMASINA, hükmün açıklanan sebeple davacı-davalı kadın lehine hükmedilen maddi tazminat yönünden BOZULMASINA, yukarıda 3. bentte gösterilen sebeple Dairemizin 29.05.2018 tarihli, 2016/24338 Esas 2018/6891 Karar sayılı kısmen onama ilamının velayet yönünden KALDIRILMASINA, hükmün açıklanan sebeple velayet yönünden BOZULMASINA, bu bozma sebebine göre iştirak nafakasının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, davalı-davacı erkeğin diğer karar düzeltme itirazlarının ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple REDDİNE, karar düzeltme harcının istek halinde yatırana geri verilmesine oybirliğiyle karar verildi. 18.02.2019 (Pzt.)