18. Ceza Dairesi Esas No: 2018/7429 Karar No: 2019/4249 Karar Tarihi: 05.03.2019
Kişilerin huzur ve sükununu bozma - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2018/7429 Esas 2019/4249 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen kararda, sanık tarafından denetim süresi içinde yeni bir suç işlemesi veya denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülüklerini yerine getirmemesi halinde duruşmaya gelmediği takdirde yokluğunda duruşmaya devam edilerek hükmün açıklanacağına ilişkin ihtar içeren davetiye ile duruşmadan haberdar edilerek savunmasının alınması gerektiği belirtilmiştir. Ancak somut olayda sanığa davetiye çıkarılmadan savunma hakkı kısıtlayacak şekilde karar verilmesi kanuna aykırıdır. Ayrıca hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleşmesinden sonra denetim süresi içerisinde kasıtlı bir suç işlenmesi nedeniyle açıklanacak yeni hüküm Yargıtay incelemesine tabi olacak ve kesinleşmesi halinde infaza verilecek hüküm olacağı için, kararın dayandığı kanıtların, iddia, savunma, tanık anlatımları ve dosyadaki diğer belgelere ilişkin değerlendirmeler ile sanığın eyleminin ve yüklenen suçun unsurlarının açık bir şekilde gerekçeye yansıtılarak cezanın şahsileştirilmesi gerektiği belirtilmiş. Bu nedenle, kararın önceki karara yollama yapılmak suretiyle Anayasanın 141. ve 5271 sayılı CMK'nın 34, 223 ve 230. maddelerine aykırı davranılarak kanuna ayk
18. Ceza Dairesi 2018/7429 E. , 2019/4249 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇLAR : Kişilerin huzur ve sükununu bozma HÜKÜMLER : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede 1-CMK"nın 231/11. maddesi uyarınca, sanık tarafından denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlemesi veya denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülükleri yerine getirmemesi halinde, duruşma açılmasını müteakip, sanığın duruşmaya gelmediği takdirde yokluğunda duruşmaya devam edilerek hükmün açıklanacağına ilişkin ihtarı içeren meşruhatlı davetiye ile duruşmadan haberdar edilerek savunması alındıktan sonra, hükmün açıklanmasına karar verilmesi gerekir. Somut olayda, sanığa hükmün açıklanacağına dair meşruhatı da içeren davetiye çıkarılarak duruşmaya çağrılmadan savunma hakkını kısıtlayacak biçimde karar verilmesi, 2- Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleşmesinden sonra, denetim süresi içerisinde kasıtlı bir suç işlenmesi nedeniyle açıklanmasına karar verilecek yeni hükmün, Yargıtay incelemesine tabi olacak ve kesinleşmesi halinde infaza verilecek hüküm olacağı, bu nedenle kararın dayandığı tüm kanıtların, bu kanıtlara göre ulaşılan sonuçların, iddia, savunma, tanık anlatımları ve dosyadaki diğer belgelere ilişkin değerlendirmeler ile sanığın eyleminin ve yüklenen suçun unsurlarının nelerden ibaret olduğunun, hangi gerekçeyle hangi delillere üstünlük tanındığının açık olarak gerekçeye yansıtılması ve bu şekilde cezanın şahsileştirilmesi gerekirken, açıklanan ilkelere uyulmadan, önceki karara yollama yapılmak suretiyle, Anayasanın 141. ve 5271 sayılı CMK"nın 34, 223 ve 230. maddelerine aykırı davranılması, Kanuna aykırı ve sanık ... müdafiinin temyiz nedenleri ile tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden, başkaca yönleri incelenmeksizin HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 05/03/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.