
Esas No: 2022/382
Karar No: 2022/1196
Karar Tarihi: 07.03.2022
Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2022/382 Esas 2022/1196 Karar Sayılı İlamı
6. Hukuk Dairesi 2022/382 E. , 2022/1196 K."İçtihat Metni"
Ankara 11. Asliye Ticaret Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı olan bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen kararın temyizen tetkiki ihbar olunanlar ile davalı vekilleri tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, davacı murisin davalı kooperatife 07/10/2015 tarihinde 150.000,00 TL ortaklık payı yatırarak 109 numaralı üye olarak kaydının yapıldığını, 2018 yılında ortaklık payının değerini öğrenmek üzere kooperatife gittiğini, ancak üyelik kaydının olmadığının, 12/04/2016 tarihinde ortaklıktan çıkma başvurusu yapıldığının ve pay bedelinin 14/04/2016 tarihinde ...’a ödendiğinin bildirildiğini, davacının ortaklıktan çıkma yönünde bir iradesi olmadığını, başvurudaki imzanın davacıya ait olmadığını ileri sürerek, davacının kooperatif üyeliğinin tespitini, olmadığı takdirde zararının rayiç bedelinin tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, ... tarafından davacı adına ortaklık bedelinin yatırıldığını ve yönetim kurulu kararı ile davacının üyeliğe kabul edildiğini, 12/04/2016 tarihinde davacı tarafından el yazısı ile yazılmış ve imzalanmış ortaklıktan çıkma iradesinin bildirildiği dilekçenin ... tarafından kooperatife sunulduğunu, yönetim kurulunun üyelikten çıkma kararını kabul ettiğini ve ortaklık payının dilekçedeki hesap numarasına iade edildiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
İhbar olunanlar vekili, ihbar olunan ...'ın kayınpederi olan davacı-murisin işbu davayı müvekkilinin eşinden ayrılmasından sonra açtığını, davanın gerçek dışı olduğunu ve tamamen kötü niyetle açıldığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
İlk derece mahkemesince, davacı muris ... adına kooperatif üyelik bedeli olan 150.000,00 TL’nin 07/10/2015 tarihinde damadı ... tarafından havale edilerek yatırıldığı, ...'ın 12/02/2016 tarihli dilekçe ile kooperatife yatırdığı bedelin davacı ... nam ve hesabına işlenmesini talep ettiği, yine üyelik başvuru formunun ... tarafından doldurularak kooperatife verildiği, kooperatif yönetim kurulunun 17/02/2016 tarihli kararı ile davacı murisin kooperatif üyesi olarak ortaklığa alındığı, ... tarafından imzalanarak davalı kooperatife verilen 12/04/2016 tarihli istifa dilekçesi üzerine, ...'ın kooperatif üyeliğinden istifasının kabul edildiği, bedelin istifa dilekçesinde belirtilen ... hesabına havale edildiği, tüm bu işlemler içerisinde ve dava tarihine kadar takip eden süreçte davacı muris ...'ın yapılan genel kurullara katılmadığı gibi kooperatif nezdinde herhangi bir işlemde ya da tasarrufta da bulunmadığı, bulunduğu yönünde iddia da olmadığı, damadı olan ... aracılığı ile tüm kooperatif işlemlerini yürüten, herhangi bir işlemi fiilen yapmayan davacı murisin kooperatif üyeliğinden çıkarıldığını bilmemesinin hayatın olağan akışına aykırı olduğu, bu kapsamda talebin de hakkın kötüye kullanımı niteliğinde olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, bu karara karşı davacılar vekilinin yaptığı istinaf başvurusunu inceleyen Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesince, mahkemece ortaklığa giriş işlemlerinin ihbar olunan ... aracılığı ile yapılması nedeniyle çıkış işlemlerinin de bu kişi tarafından yapılmasının kabul edilebilir olduğu benimsenmiş ise de davacının hak kazandığı ortaklık işleminin sonlanmasına da rıza gösterdiği sonucuna ulaşılmasının dosya kapsamı ve delil durumu ile uyumlu olmadığı gerekçesiyle ilk derece mahkemesi kararını düzelterek davanın kabulü ile davacı muris ...'ın kooperatife üye olduğunun tespitine karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili ve ihbar olunanlar vekili temyiz etmiştir.
Dava, kooperatif üyeliğinin tespiti istemine ilişkindir.
Kooperatif ile üyesi arasındaki ilişki; özel hukuk sözleşme ilişkisidir. Sözleşmeler icap ve kabulle doğar. Sözleşme ilişkisinin kurulması sırasında oluşan irade fesadı sözleşmenin sıhhatli şekilde kurulmasına engel olur.
Somut olayda, kooperatife üye kabul edilen davacının bu kabul için başvuru dilekçesinin davacının el ürünü olmayan bir imza ile imzalandığı, bu dilekçeyi kooperatife bizzat imzalayarak veren ihbar olunan ...’ın beyanlarından anlaşılmaktadır. Bu durumda davacı ile kooperatif arasında gerçek anlamda sözleşme kurulduğundan bahsetmek mümkün değildir.
Yine dosya içeriğinden anlaşıldığı gibi davacının kooperatife üye olarak kaydının yapılmasını isteyen dilekçedeki imza sahibi bu kez 12/04/2016 tarihli dilekçesiyle kooperatiften istifa ettiğini, yatırdığı bedelin ihbar olunan ... hesabına havale edilmesini talep etmiş kooperatif tarafından istifa kabul edilerek bildirilen hesaba yatırılan bedel iade edilmiştir.
Kooperatif yöneticileri tedbirli davranmak zorundadır. Somut olay incelendiğinde kooperatife üye kaydını yaptıran imza ile üyelikten istifa ettiğini beyan eden dilekçedeki imzalar aynı kişiye yani kooperatifle yegane ilişkisi olan ihbar olunan ...’a aittir. Davacının bu işlemlerden haberdar olduğuna ve kooperatifle kendi şahsı adına ilişkide bulunduğuna yani ...’ın davacının vekili olarak hareket ettiğine dair bir delil de dosyaya sunulmamıştır.
Kişiler, TMK'nın 2. maddesi kapsamında haklarını kullanırken iyiniyetli davranmak zorundadır. Davacının kooperatif üyeliğinin tesisinden haberi olmadığı dosyadan anlaşılmaktadır. Üyelik giriş aidatının davacı tarafından ödendiğine ilişkin bir delil de gösterilmemiştir. Bu durumda davacının üyeliğin kendi adına tesis edildiğini gerekçe göstererek üyeliğinin tespitini istemesi hakkın kötüye kullanılması olarak kabul edilmelidir. Bu gerekçeler doğrultusunda davanın reddine karar verilmesi gerekirken kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekili ve ihbar olunanlar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi kararı usul ve yasaya aykırı görüldüğünden davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz edenlere iadesine, 6100 sayılı HMK 373/2. maddesi gereğince dosyanın Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesine gönderilmesine 07.03.2022 gününde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.