Abaküs Yazılım
9. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/9158
Karar No: 2012/8361
Karar Tarihi: 28.02.2012

Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2012/9158 Esas 2012/8361 Karar Sayılı İlamı

9. Hukuk Dairesi         2012/9158 E.  ,  2012/8361 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

    DAVA :Davacı, kıdem, ihbar tazminatı, ulusal bayram, genel tatil, izin, fazla çalışma, hafta tatili ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.Yerel mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
    Hüküm süresi içinde davalılardan ... A.Ş. avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
    Y A R G I T A Y K A R A R I
    A) Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı, kıdem, ihbar tazminatı, ulusal bayram, genel tatil, izin, fazla çalışma, hafta tatili ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
    B) Davalı Cevabının Özeti:
    Davalı, davanın reddini istemiştir.
    C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
    Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    D) Temyiz:
    Kararı davalı temyiz etmiştir.
    E) Gerekçe:
    1.Dosyada sorun bozma üzerine verilen kararda bozma dışında kalan hususlarda yeniden hüküm kurulup kurulmayacağıdır.
    6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 297. inci maddesi uyarınca, mahkeme kararlarının;
    a) Hükmü veren mahkeme ile hâkim veya hâkimlerin ve zabıt kâtibinin ad ve soyadları ile sicil numaraları, mahkeme çeşitli sıfatlarla görev yapıyorsa hükmün hangi sıfatla verildiğini,
    b) Tarafların ve davaya katılanların kimlikleri ile Türkiye Cumhuriyeti kimlik numarası, varsa kanuni temsilci ve vekillerinin ad ve soyadları ile adreslerini,
    c) Tarafların iddia ve savunmalarının özetini, anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususları, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan delilleri, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesini, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebepleri,
    ç) Hüküm sonucu, yargılama giderleri ile taraflardan alınan avansın harcanmayan kısmının iadesi, varsa kanun yolları ve süresini,
    d) Hükmün verildiği tarih ve hâkim veya hâkimlerin ve zabıt kâtibinin imzalarını,
    e) Gerekçeli kararın yazıldığı tarihi, içermesi, hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi zorunludur. Bu biçim yargıda açıklık ve netlik prensibinin gereğidir. Aksi hal, hükmün infazında zorluklara ve tereddütlere, yargılamanın ve davaların gereksiz yere uzamasına, davanın tarafı bulunan kişi ve kurumların mağduriyetlerine sebebiyet verecek ve Kamu düzeni ve barışını olumsuz yönde etkileyecektir (Hukuk Genel Kurulu - 2007/14-778 E, 2007/611 K, Dairemizin 01.04.2008 gün ve 2007/38353 Esas, 2008/7142 Karar sayılı ilamı).
    Hükmün bir kısmının bozma kapsamı dışında bırakılması bu kısımların bağımsız bir şekilde onandığını göstermez, hükmün bir kısmının bozma kapsamı dışında bırakılmasının amacı bu kısımların doğru olduğunu belirlemek, bozmanın sınırlarını çizmek ve bu şekilde usulü kazanılmış hakları oluşturup, korumaktır.
    Bozma kararı üzerine önceki hüküm tamamen ortadan kalkar. Bu nedenle bozma kararından sonrada Mahkemece HMUK.nun 388 vd. HMK.nun 297. maddelerinde belirtilen unsurları taşıyacak şekilde yeni bir karar verilmek zorundadır.
    Somut olayda;
    Mahkeme tarafından hükmüne uyulan bozma kararı doğrultusunda yapılan inceleme sonunda bütün talepler hakkında yeniden hüküm kurulması gerekirken ve mahkemece aslında bütün alacaklar tek tek belirtilmişken hüküm fıkrasının 9.paragrafında
    “Hafta tatili alacağının 700,00. TL sine, genel tatil ücreti alacağının 300,00. TL ne, fazla mesai ücreti alacağının 4.500,00. TL ne dava tarihinden, bakiyelerine ise ıslah tarihi olan 04.12.2008 tarihinden itibaren hesaplanacak bankalarca mevduata uygulanan en yüksek faizin uygulanmasına, İhbar tazminatı talebinin reddine, hafta ve genel tatil ücreti alacağı ile fazla mesai alacağı talebi yönünden fazla istemin reddine karar verilmiştir. karar verilmiş olup, Yargıtay bozma ilamı dışında kaldığından bu talepler yönünden karar verilmesine yer olmadığına” şeklinde karar verilmesi hatalı olup kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.
    2. Mahkemece yapılan yargılama sonunda 15.12.2011 tarihli son duruşmada tefhim edilen kısa kararda ihbar tazminatı talebinin kabulüne karar verildiği açıklanmıştır.
    Ancak gerekçeli kararda ihbar tazminatının hem kabulüne hem reddine ilişkin açıklamalar yapılmış, bozma kapsamı dışında kaldığından gerekçe kısmında ihbar tazminatının reddi gerektiği belirtilmiş, ilerleyen aşamada bozmaya uyulmakla kabulü gerektiği açıklanarak gerekçe içerisinde çelişki oluşturulmuştur.
    Hüküm fıkrasının 1.bendinin 9. paragrafında bir yandan “İhbar tazminatı talebinin reddine,” karar verilmiş, anılan paragrafı takip eden paragraflar ise ihbar tazminatı hüküm altına alınmıştır.
    İhbar tazminatı yönünden kısa karar ile gerekçeli karar arasında, hükmün gerekçe kısmında ve infazda karışıklık yaratacak şekilde hüküm kısmında alacağın hem kabulüne hem reddine karar verilerek çelişki yaratılmıştır.
    Kısa kararla gerekçeli karar arasında çelişki 10.04.1992 gün ve 1991/7 Esas, 1992/4 karar sayılı İçtihadı Birleştirme Kararına göre aykırıdır.
    Karardan sonra yürürlüğe giren ve temyiz incelemesi sırasında yürürlükte olan 6100 sayılı HMK. 298/2. maddesinde kısa karar ile gerekçeli kararın çelişkili olamayacağı yukarıda belirtilen YİBK.na uygun bir biçimde yeniden düzenlenmiştir.
    6100 sayılı HMK.nun 298/2. maddesine göre “ Gerekçeli karar, tefhim edilen hüküm sonucuna aykırı olamaz.”
    Yukarıda belirtildiği üzere duruşmada tefhim edilen hüküm sonucu ile gerekçeli kararın hüküm sonucunun çelişkili olduğu açıkça ortadadır.
    Bu nedenlerle 10.04.1992 gün ve 1991/7 Esas, 1992/4 karar sayılı İçtihadı Birleştirme Kararına ( 6100 sayılı yasanın HMK.nun 298/2. maddesine) aykırı olduğu anlaşılan hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
    F) Sonuç:
    Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, bozma sebebine göre sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 28.02.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi