Abaküs Yazılım
2. Hukuk Dairesi
Esas No: 2006/13930
Karar No: 2007/1991

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2006/13930 Esas 2007/1991 Karar Sayılı İlamı

2. Hukuk Dairesi         2006/13930 E.  ,  2007/1991 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ       :Menderes A.H.(Aile) Mahkemesi
    TARİHİ        :28.3.2006
    NUMARASI              :995-165
    DAVA TÜRÜ       :Boşanma
    TEMYİZ EDEN       :Davalı
       
    Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
           1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre davalı kadının aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yersizdir.
    2-Tarafların aynı şehirde oldukları gözetilerek ayın belirli haftalarında velayeti babaya verilen çocukla davalı anne arasında uygun kişisel ilişki kurulmasının düşünülmemesi usul ve yasaya aykırıdır.
          SONUÇ:Temyiz edilen hükmün 2. bentte gösterilen sebeple BOZULMASINA, hükmün bozma kapsamı dışında kalan temyiz ekonu bölümlerin ONANMASINA, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, iş bu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oyçokluğuyla karar verildi. 15.02.2007 (Prş.)
     
    KARŞI OY YAZISI

     Dava dosyasında davalı kadının bir başka şahısla kaçarak bir süre beraber olduğu ve daha sonra “babasının evine döndüğü”, tarafların davalı kadının bu davranışı sonucu açılan evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebiyle boşanma (TMK. m. 166 f. I-II) davasının kabulüne, tarafların 27.01.2002 doğumlu ortak çocukları ... velayetinin “davacı babasına” verildiği ve hükmün davalı kadın tarafından temyiz edildiği konusunda değerli çoğunluk ile aramızda “görüş birliği” vardır.
        
     Çekişme nedir?;
           Ana yanında kalmasının çocuğun bedeni, fikri, ahlaki gelişmesine engel olacağı yönünde ciddi ve inandırıcı deliller bulunmadığı ve hemen meydana gelecek tehlikelerin varlığı da ispat edilmediği halde ana bakım, şefkatine muhtaç küçük ... Türk Medeni Kanununun 182, 336/2 maddeleri uyarınca babanın velayetine bırakılması yönündeki değerli çoğunluğun düşüncesine katılma olanağım yoktur.
     Yerel mahkeme velayet düzenlemesi yaparken gerekçesinde “Davalının yaşam koşulları ile diğer koşullar gözetildiğinde yaşı küçük olmasına rağmen velayetinin davalıya verilmesinin küçük ... lehine olmadığını” açıklamaktadır.
     Yerel mahkemenin ana yanında kalmasının çocuğun bedeni, fikri, ahlaki gelişmesine engel olduğu ve hemen meydana gelecek tehlikelerin varlığı yönünde bir iddiası yoktur. Sadece “Davalının yaşam koşulları ile diğer koşullar” gerekçe yapılmıştır.
     Davacı bir ev hanımı olup kocasının oturmakta olduğu ... beldesinde babası ile oturmaktadır.
     Acaba davalı kadının bir başka şahısla kaçarak bir süre beraber olması ve daha sonra “babasının evine dönmesi” velayetin verilmesi açısından bir engel midir?
     Dairemin uygulamasında “annenin yaşantısını idrak edecek yaşta olmayan” bir çocuğun velayetinin anneye verilmesi hiçbir şekilde sorun yapılmamıştır. (Emsal kararlarımız: Ömer Uğur GENÇCAN, Boşanma Hukuku, Yetkin Yayınevi, Ankara 2006, Kısaltma: GENÇCAN-Boşanma-2, s. 859)
     Dairemin 80 yıllık yerleşik uygulaması bellidir:
           “….Ana yanında kalmasının çocuğun bedeni, fikri, ahlaki gelişmesine engel olacağı yönünde ciddi ve inandırıcı deliller bulunmadığı ve hemen meydana gelecek tehlikelerin varlığı da ispat edilmediği halde ana bakım, şefkatine muhtaç çocuğun Türk Medeni Kanununun 182, 336/2 maddeleri uyarınca babanın velayetine bırakılması usul ve kanuna aykırıdır.” (Ömer Uğur GENÇCAN, 4721 Sayılı Türk Medeni Kanunu, Bilimsel Açıklama-İçtihatlar-İlgili Mevzuat, Yetkin Yayınevi, Ankara 2007 , Kısaltma: GENÇCAN-TMK-2, m.182 açıklama ve içtihatları)
     Küçücük bir kız çocuğunun anası varken ve ana yanında kalmasının bu çocuğun bedeni, fikri, ahlaki gelişmesine engel olacağı yönünde ciddi ve inandırıcı hiçbir delil yokken ve hemen meydana gelecek tehlikelerin varlığı da iddia ve ispat edilmediği halde sonuçta bakımının “ana dışında birine” bırakılması boşanma sebebini yaratan kadına değil olsa olsa çocuğa zarar vermektedir.
     Bu sebeplerle değerli çoğunluğun “farklı görüşüne” katılmıyorum.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi