Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2019/1925 Esas 2019/11439 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
HÜKÜM : Mahkumiyet

Mahalli mahkemece bozma üzerine verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak;
Gereği görüşülüp düşünüldü:
Yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1) Alt sınırı 5 yıl ve daha fazla hapis cezasını gerektiren suçlarda, sanık savunmasının istinabe yoluyla alınamayacağı gözetilmeden, 5271 sayılı CMK’nin 196/2. maddesine aykırı şekilde yargılamaya devamla hüküm tesisi,
2) Sanığın üzerine atılı suçun TCK"nin 81/1, 35 maddeleri kapsamında olup alt sınırı 5 yıl hapis cezasından fazla olduğundan CMK"nin 150/3. maddesinin açık hükmü karşısında sanığa zorunlu müdafi atanarak müdafi eşliğinde savunmasının alınması gerektiği gözetilmeden, müdafinin yokluğunda savunması alınmak suretiyle savunma hakkı kısıtlanarak CMK’nin 188/1. maddesine muhalefet edilmesi,
3) Dairemizin 09.03.2016 tarihli 2015/27221 Esas ve 2016/6203 Karar numaralı bozma ilamında sanığın eyleminin öldürmeye teşebbüs suçunu oluşturup oluşturmadığının tartışılması gerektiği belirtildiği halde, bu husus hiç tartışılmadan kastın belirlenmesine dair yapılan değerlendirme ile yetinilerek yazılı şekilde hüküm tesisi,
4) 02.12.2005 tarihli olay yeri tespit tutanağı ve basit krokisinin kapsamına göre 1 numaralı delil olarak tespit edilen boş kovanın olay yeri olan odadaki televizyon sehpasına göre kuzey batı istikametinde, 2 numaralı delil olarak tespit edilen boş kovanın yine kuzey batı istikametinde, 3 numaralı delil olarak tespit edilen mermi çekirdeğinin olay yeri olan odadaki televizyon sehpasına göre güney batı istikametinde, 4 ve 5 numaralı delil olarak tespit edilen boş kovanların ise olay yeri olan odadaki televizyon sehpasına göre güney doğu istikametinde olduğu,
Sanığın ateş etmesi sonucu mağdur ..."da meydana gelen yaralanmaların “sol iliak kanat ön kısımda, lomber bölge orta kısımda ve sol gluteus üzerinde ateşli silah mermi çekirdeği yarası, sol bacak alt dış kısımda mermi yarası” şeklinde tarif edildiği, grafi tetkiklerinde sol tibia kırığı olduğu lomber bölgeden giren kurşunun batına girdiği, ince bağırsaklarda ve sağ ilak damarlar çevresinde yaralanma olduğu, 20 cm. kadar ince bağırsak rezaksiyonu yapıldığı bu şekilde mağdurun hayati tehlike arz edecek şekilde yaralandığı olayda; sanığın en az dört kere ve en az iki farklı konumda silahını ateşleyerek mağduru yaraladığının anlaşılmış olması karşısında; sanığın eylemini doğrudan kastla işlediği gözetilmeden, hatalı kabul ve değerlendirme ile uygulama alanı bulunmayan TCK’nin 21/2. maddesi gereğince olası kast hükümlerinin uygulanması,
5) Kabule göre; sanığın tek eylemi ile mağduru yaralaması sonucu yaşamsal tehlike ve kemik kırığı sonuçları birlikte gerçekleştiğinden, sanığın en ağır cezayı gerektiren sonuçtan dolayı bir defa cezalandırılması gerekmekte olup, 5237 sayılı TCK"nin 86/1. maddesinin uygulanmasından sonra TCK"nin 87/1-d ve 87/1-son maddelerinin uygulanması ile yetinilmesi gerekirken, uygulama yeri bulunmayan TCK"nin 87/3. maddesi ile artırım yapılmak suretiyle fazla cezaya hükmolunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, CMUK’un 326/son maddesi gereği kazanılmış haklarının saklı tutulmasına, 23.05.2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.