23. Ceza Dairesi 2015/9364 E. , 2016/9426 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık
HÜKÜM : TCK"nın 157/1, 52, 53 maddeleri gereğince sanıkların ayrı ayrı teşdiden 2"şer yıl 6"şar ay hapis cezası ve 13.000 TL adli para cezası ile cezalandırılmalarına
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanıkların, katılanın evine giderek toplu olarak küçük baş kurbanlık hayvan satın almak istediklerini söyledikleri, hayvanları inceledikten sonra 22 adet koç seçip bunlarla ilgili olarak katılanla 13.200 TL üzerinden anlaştıkları,parayı menşei şehadetnamesi aldıktan sonra ödeyeceklerini belirtip hayvanları araca yükledikleri, Biga"da bu belgeyi alamamaları nedeniyle sanıkların işlemleri Balıkesir"de yapmayı teklif etmesi üzerine katılanla birlikte yola çıktıkları,bu sırada sanık ..."nın durumdan şüphelenmesi nedeniyle güvenini kazanmak için katılana 12.800 TL bedelli senet verip bununla parayı istediği zaman bankadan alabileceğini söylediği, Balıkesir"e geldiklerinde sanık ..."un diğer sanığa “ben hayvanları alıp gideyim boşuna dolaştırmayalım, sen amcaya parasını ödersin” diyerek hayvanlarla birlikte ayrıldığı, sanık ..."nın da bir süre katılanı oyaladıktan sonra tuvalete gitme bahanesi ile atlatıp izini kaybettirdiği anlaşıldığından dolandırıcılık suçunun oluştuğuna yönelik kabulde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Adli sicil kaydına göre tekerrüre esas mahkumiyeti bulunan sanık ... hakkında TCK"nın 58. maddesi uyarınca mükerrirlere özgü infaz rejiminin uygulanmasına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanıkların yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak ;
TCK"nın 53/1. maddesinde düzenlenen hak yoksunluklarının, Anayasa Mahkemesi"nin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E, 2015/85 sayılı iptal kararı doğrultusunda uygulanmasının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmekle beraber, maddenin (b) fıkrasında yer alan "ve diğer siyasi hakları kullanmaktan" şeklindeki ibarenin Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmesi nedeniyle bu husus ve TCK’nın 53. maddesinin 3.fıkrası uyarınca 53/1-c bendindeki “velayet hakkından; vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan" yoksunluğun sanığın sadece kendi altsoyu yönünden koşullu salıverme tarihine kadar süreceği, altsoyu haricindekiler yönünden ise hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar devam edeceğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanıkların temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı Kanun"un 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, TCK"nın 53/1. maddesinin (b) bendinin uygulanmasına ilişkin kısımdaki "ve diğer siyasi hakları kullanmaktan" ibaresinin tamamen çıkartılması ve TCK"nın 53. maddesinin (c) bendinin uygulanmasına ilişkin bölümün çıkartılarak yerine “TCK"nın 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca 1. fıkranın (c) bendinde yer alan kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet veya kayyımlık yetkilerinden koşullu salıverilme tarihine, alt soyu haricindekiler yönünden ise cezanın infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına” cümlesi eklenmek suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 08/11/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.