Esas No: 2016/3400
Karar No: 2021/3467
Karar Tarihi: 21.10.2021
Danıştay 13. Daire 2016/3400 Esas 2021/3467 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2016/3400
Karar No:2021/3467
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : …. Kurumu
VEKİLİ : Av. ….
KARŞI TARAF (DAVACI) : …. Akaryakıt Sanayi ve Ticaret A.Ş.
VEKİLİ : Av. ….
İSTEMİN_KONUSU : …. İdare Mahkemesi'nin …. tarih ve E:…., K:…. sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı şirkete ait "… Bulvarı, ….. Yıl Mahallesi, No:…." adresinde faaliyette bulunan LPG otogaz istasyonunda lisans alma tarihi olan 14/09/2012 tarihinden önce lisans almaksızın bayilik faaliyetinde bulunulduğunun tespit edildiğinden bahisle davacı şirkete 339.814,00-TL idarî para cezası verilmesine ilişkin …. Kurulu'nun (Kurul) ….. tarihli ve …. sayılı kararının (a) bendinin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesi'nce verilen kararda; davalı idare tarafından, "…. Bulvarı, ….. Mahallesi, No:…" adresinde bulunan LPG otogaz istasyonunda faaliyet göstermek üzere … Akaryakıt San. ve Tic. A.Ş.'ne (…. A.Ş.) bayilik lisansı verildiği, anılan şirketin 31/05/2012 tarihli sözleşme ile 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu uyarınca devir yolu ile davacı şirket bünyesinde birleştiği, devrolunan şirketin, devralma yolu ile birleşme mucibince aktif ve pasifi ile birlikte tüm mal varlıkları, bütün hakları ve yükümlülükleri ile tasfiyesiz olarak devralan şirkete devredileceği ve devrolunan şirketin devir tarihi itibarıyla bilançosunda yer alan değerlerin tamamının, kayıtlı değerleri üzerinden kül hâlinde devralan şirkete intikal edeceği, devralınan bütün değerlerin aynen devralanın bilançosuna geçirileceği, davacı şirket tarafından 26/07/2012 tarihinde birleşmenin davalı idareye bildirildiği, davacı şirkete 14/09/2012 tarihinde bayilik lisansı verildiği, davalı idare tarafından yapılan inceleme sonucunda davacı şirketin belirtilen adreste lisans alma tarihi olan 14/09/2012 tarihinden önce lisans almaksızın bayilik faaliyetinde bulunduğunun tespit edildiğinden bahisle davacı şirket hakkında dava konusu işlemin tesis edilmesi üzerine bakılan olan davanın açıldığı, davacı şirketin birleşme neticesinde …. A.Ş.'nin külli halefi olduğu ve bu şirketin bütün hak ve borçlarının davacı şirkete intikal ettiği, davacı şirketin, birleşmeye ilişkin sözleşmenin Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi'nde yayımlandığı 05/07/2012 tarihinden sonra makûl bir sürede 26/07/2012 tarihinde davalı idare ile yazışmalara başladığı ve 14/09/2012 tarihinde de bayilik lisansını aldığı, …. A.Ş.'nin almış olduğu bayilik lisansı kapsamında işletilirken, adı geçen şirketin davacı şirkete devredilmesinden sonra, davacı şirket tarafından faaliyete konu edildiği ve daha sonra da anılan lisansın iptal edilerek davacı şirket adına lisans düzenlendiği dikkate alındığında, uyuşmazlık konusu tesisin, idarî para cezasına konu dönemde lisans kapsamında işletildiği, bu dönemde lisanssız faaliyetin söz konusu olmadığı, dava konusu Kurul kararında hukuka uygunluk bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle hukuka aykırı bulunan dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, 5307 sayılı Kanun’un tüm piyasa aktörleri yönünden lisanslı faaliyet usulünü getirdiği, lisansların hiçbir şekilde devredilemeyeceği, …. A.Ş.'nin lisansı iptal edilmeden önce davacının tesisini kullanmaya başladığı, ödeme kaydedici cihazları kullanmaya başladığı, 26/07/2012 tarihinde ilk defa Kuruma başvuru yapıldığı, davalı idarenin mevzuattan doğan yükümlülüğünü yerine getirdiği, dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davacı tarafından, temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği savunulmuştur.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ ….'İN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi'nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalının temyiz isteminin reddine,
2. Dava konusu işlemin yukarıda özetlenen gerekçeyle iptali yolundaki … İdare Mahkemesi'nin … tarih ve E:…, K:… sayılı temyize konu kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından anılan Mahkeme kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Dosyanın anılan Mahkeme'ye gönderilmesine,
5. 2577 sayılı Kanun'un Geçici 8. maddesi uyarınca, bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 (on beş) gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 21/10/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.