13. Hukuk Dairesi 2015/42550 E. , 2018/5996 K.
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
K A R A R
Davacı, davalının sahibi olduğu eczaneden düzenlenen reçete arkasında ilacı teslim alan kişi olarak hasta veya yakının isimlerinin yazmasına rağmen imzaları karşılaştırıldığında hastaların veya yakınlarının reçetelerdeki imzalarının net bir şekilde farklılık arzetmesi sebebiyle davalı hakkında soruşturma yapıldığını, bu kapsamda Türk Eczacılar Birliği üyesi eczanelerden ilaç teminine ilişkin protokolün 6.3.3 maddesi gereğince davalı hakkında 18.255,00 TL cezai işlem uygulandığını, bu miktarın tahsili için davalı hakkında takibe başlandığını, yapılan takibe davalının haksız olarak itiraz ettiğini belirterek davalının itirazının iptali ile takibin devamına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, taraflar arasında düzenlenen sözleşmeye aykırılık nedeniyle uygulanan cezai şart bedelinin tahsili için başlatılan takibe itirazın iptali istemine ilişkindir. Dosya kapsamından cezai işleme konu olan olay nedeni ile davalı hakkında dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçundan ... Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından 2012/11327 Sor. Nolu soruşturma açıldığı ve 2012/11327 Sor. ve 2013/2993 K. nolu karar ile ... Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından kovuşturmaya yer olmadığına karar verildiği, söz konusu karar itiraz edilmediği anlaşılmaktadır. B.K. 53. maddesi hükmü uyarınca hukuk hakimi, ceza mahkemesinde verilen beraat kararı ile bağlı değil ise de mahkumiyet ve tespit edilen maddi olgularla bağlıdır. Ancak somut olay incelendiğinde, davalı hakkında ceza davası açılmadığı, ceza mahkemesince maddi olgu tespiti yapılmadığı anlaşıldığından, davacı ve davalı delilleri toplanıp taraflar arasındaki sözleşme hükümleri doğrultusunda bir değerlendirme yapılarak hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, mahkemece soruşturma yapılıp davalı hakkında dava açılmadığı için tekrar yargılama yapılması yersiz görüldüğü gerekçesiyle hatalı değerlendirme ve eksik inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz edilen kararın davacı yararına BOZULMASINA, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 17/05/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.