Mahkeme : Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesi
Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma
Hükümler : a)Mahkûmiyet; Şebinkarahisar Ağır Ceza Mahkemesi’nin
24/08/2016 tarihli, 2016/20 esas ve 2016/57 karar sayılı
kararı
b)İstinaf başvurusunun esastan reddi; Samsun Bölge
Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesi’nin 19/10/2016 tarihli,
2016/14 esas ve 2016/15 karar sayılı kararı

Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :
Yabancı uyruklu olup, soruşturma aşamasında tercüman bulundurulmadan müdafii huzurunda savunması alınan sanığın, kovuşturma aşamasında sorgusu yapılmadan önce tutuklu bulunduğu ceza infaz kurumundan gönderdiği 28/03/2016 tarihli dilekçesinde, sorgusunun yapılacağı celsede tercüman aracılığı ile savunmasının alınmasını talep etmiş olması ve mahkemenin istemi üzerine, sosyolog ... tarafından düzenlenen 17/03/2016 tarihli sosyal araştırma raporunun içeriğinde, "sanığın az düzeyde Türkçe konuşabilmesi ve söylenenlerin birkısmını anlayamaması ileşitim sorunlarına neden olmuştur." ifadesine yer verilmiş olması karşısında; 5271 sayılı CMK"nın 220/1. maddesi uyarınca sanığın savunmasının, tercüman vasıtası ile alınması gerektiği gözetilmeden, 04/05/2016 tarihli celsede, "sanığın .... meramını anlatabilecek derecede Türkçe bildiği anlaşıldığından" denilerek, tercüman görevlendirilmeksizin sorgusu yapılmak suretiyle, sanık hakkında savunma hakkını kısıtlayacak şekilde hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, 5271 sayılı CMK"nın 289/1. fıkrasının (h) bendinde yer alan hukuka kesin aykırılık hâlinin bulunması nedeniyle, sanık müdafiinin temyiz itirazları yerinde görülmüş olduğundan, Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesi"nin 19/10/2016 tarih ve 2016/14 esas ve 2016/15 karar sayılı istinaf başvurusunun esastan reddine dair kararı hukuka aykırı bulunduğundan, diğer yönleri incelenmeksizin, 5271 sayılı CMK"nın 302/2. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 12/04/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.