5. Hukuk Dairesi 2019/5606 E. , 2020/126 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasının kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay"ca DÜZELTİLEREK ONANMASI hakkında Daireden çıkan kararı kapsayan 15/11/2018 gün ve 2018/5728 Esas - 2018/20885 Karar sayılı ilama karşı taraf vekillerince verilen dilekçeler ile karar düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkin davanın kabulüne dair karar, davacı idare ile bir kısım davalılar vekillerinin temyizi üzerine düzeltilerek onanmış; bu karara karşı, taraf vekillerince karar düzeltme isteminde bulunulmuştur.
Dosyada bulunan kanıt ve belgelere, Yargıtay ilamında yazılı gerekçelere göre taraf vekillerinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan sair karar düzeltme istekleri HUMK’nun 440.maddesinde yazılı nedenlerden hiçbirisine uymadığından yerinde değildir. Ancak;
1-Dosyadaki bilgi ve belgelerin incelenmesinde; mahkemenin 28.02.2012 tarihli ilk kararı ile 2.773.993,39 TL kamulaştırma bedelinin tespitine karar verilerek acele kamulaştırma dosyasında depo edilen 415.665,00 TL"nin mahsubu ile fark 2.358.328,39 TL kamulaştırma bedelinin davacı idarece depo edildiği, taraf vekillerinin temyizi üzerine kararın Dairemizce bozulduğu ve bozma ilamına uyularak yapılan inceleme sonucunda mahkemece 21.09.2017 tarihli karar ile 2.566.865,90 TL kamulaştırma bedelinin tespitine karar verildiği ve faiz bedeli olarak 246.945,58 TL bedelin idarece depo edildiği, 21.09.2017 tarihli karar sonrasında davacı idarece ödenmesi gereken faizin hesaplanması üzerine toplam eksik kalan 78.481,77 TL faiz bedelinin de 16.01.2018 tarihli ek karar ile depo edilmesine karar verilerek idarece toplamda 3.099.420,74 TL bedelin bloke edildiği anlaşılmıştır.
Bu nedenle, bozma sonrası tespit edilen 2.566.865,90 TL kamulaştırma bedelinden acele el koyma dosyasında depo edilen 415.665,00 TL bedelin mahsubu ile kalan 2.151.200,90 TL kamulaştırma bedelinin, dava tarihinden 4 ay sonraki günü takip eden 30.05.2009 tarihinden ilk karar tarihi olan 28.02.2012 tarihine kadar işlemiş yasal faizi olan ve idare depo edilen 532.554,84 TL faizi ile birlikte davalılara tapu kaydındaki ve mirasçılık belgelerindeki hisseleri oranında ödenmesine karar verilmesi gerekirken Dairemizce yazılı şekilde düzeltme yapıldığı,
2-Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin 12055/17 numaralı başvuru sonucu verilen 23.10.2018 tarihli kararı ve Anayasa Mahkemesinin 2016/9364 başvuru numaralı, 01.06.2019 gün 30791 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan kararı da göz önüne alındığında davacı idare lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi gerektiği bu kez yapılan incelemede anlaşıldığından;
Taraf vekillerinin bu yönlere ilişkin karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairemizin 15/11/2018 gün ve 2018/5728 Esas - 2018/20885 Karar sayılı düzeltilerek onama kararının kaldırılmasına karar verildikten sonra yapılan incelemede;
Dava 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir.
Mahkemece uyulan bozma kararı gereğince inceleme ve işlem yapılarak hüküm kurulmuş; karar, davacı idare ile bir kısım davalılar vekillerince temyiz edilmiştir.
Bir kısım davalılar vekillerinin ve davacı idare vekilinin aşağıdaki bentler kapsamı dışındaki sair temyiz itirazları bozma ile kesinleşen yönlere ilişkin olduğundan yerinde değildir.Ancak;
1-Bozma sonrası tespit edilen 2.566.865,90 TL kamulaştırma bedelinden acele el koyma dosyasında depo edilen 415.665,00 TL bedelin mahsubu ile kalan 2.151.200,90 TL kamulaştırma bedelinin, dava tarihinden 4 ay sonraki günü takip eden 30.05.2009 tarihinden ilk karar tarihi olan 28.02.2012 tarihine kadar işlemiş yasal faizi olan ve idarece depo edilen 532.554,84 TL faizi ile birlikte davalılara tapu kaydındaki ve mirasçılık belgelerindeki hisseleri oranında ödenmesine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi,
2-Kendilerini vekil ile temsil ettiren davalılar lehine tek vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken ayrı ayrı vekalet ücretine hükmedilmesi,
Doğru olmadığı gibi;
3-Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin 12055/17 numaralı başvuru sonucu verilen 23.10.2018 tarihli kararı ve Anayasa Mahkemesinin 2016/9364 başvuru numaralı, 01.06.2019 gün 30791 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan kararı da göz önüne alındığında davacı idare lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi gerektiğinden,
Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının;
a)1.bendinin hüküm fıkrasından çıkartılmasına, yerine (Bozma sonrası tespit edilen 2.566.865,90 TL kamulaştırma bedelinden acele el koyma dosyasında depo edilen 415.665,00 TL bedelin mahsubu ile kalan 2.151.200,90 TL kamulaştırma bedelinin, dava tarihinden 4 ay sonraki günü takip eden 30.05.2009 tarihinden ilk karar tarihi olan 28.02.2012 tarihine kadar işlemiş yasal faizi olan ve idarece depo edilen 532.554,84 TL faizi ile birlikte davalılara tapu kaydındaki ve mirasçılık belgelerindeki hisseleri oranında ödenmesine, ) cümlesinin yazılmasına,
b)10,11,12,13,14 numaralı bentlerin çıkarılmasına, yerine (Davalılar vekille temsil edildiklerinden 1.980,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan tahsil edilerek davalılara verilmesine,) cümlesinin yazılmasına,
c)6.bendinin hüküm fıkrasından çıkartılmasına,
Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, bir kısım davalılardan peşin alınan karar düzeltme harcı ile temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 13/01/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.