11. Hukuk Dairesi 2018/5205 E. , 2019/6251 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İZMİR BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 11. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada İzmir 3. Asliye Hukuk Mahkemesince verilen 22/12/2016 tarih ve 2016/93 E- 2016/485 K. sayılı kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin kabulüne dair İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi"nce verilen 25/09/2018 tarih ve 2017/843 E- 2018/1057 K. sayılı kararın Yargıtay"ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili dava dilekçesi ile; müvekkilinin davalının öz teyzesi olduğunu, akrabalık ilişkisine ve davalının kantin işletmesinin kendisine ait olduğu ve aylık net kazancının 3.000,00 TL"den aşağı olmadığı yönündeki beyanına güvenen müvekkilinin, davalının işlettiği ilköğretim okulundaki kantin işletmesini 55.000,00 TL bedelle devraldığını, ancak işletmenin davalı tarafa ait olmadığını ve asıl sözleşme tarafının dava dışı şahıs olduğunun, okul idaresinin ""sizi muhatap kabul etmiyoruz"" demesi üzerine çok sonra öğrenildiğini, asıl kiracı ile dialog kurulduğunda gerçek durumun öğrenildiğini ve bu şahıstan işlerin yürütülmesi amacıyla vekalet alındığını, işletmenin kar etmediği gibi batık durumda bulunduğunu, her ay 1.500,00-2.000,00 TL dolayında zarar ettiğini, ödenen paranın geri verilmesi istenmiş ise de davalının kabul etmediğini, 20.08.2015 tarihinde davalıya ihtarname gönderildiği halde cevap verilmediğini, ödeme yapılmaması nedeniyle davalı hakkında ödenen bedelin iadesine yönelik icra takibi başlatıldığını ancak icra takibine haksız ve kötü niyetli olarak itiraz edildiğini ileri sürerek, şimdilik 54.141,20 TL.ye vaki itirazın iptaline ve icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, cevap dava dilekçesi ile; davanın haksız ve hukuksal dayanaktan yoksun olarak açıldığını, Karşıyaka Asliye Hukuk Mahkemelerinin yetkili olduğunu, müvekkili ile davacı arasında iddia edilen devir sözleşmesi yapılmadığını, davacının iddialarını yazılı olarak ispatlaması gerektiğini, taraflar arasında hiçbir hukuki ilişki bulunmadığını, kabul anlamına gelmemek kaydıyla, hile olduğu iddia edilen hususlar öğrenildikten sonra, davanın 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılması gerektiğini, davacının işletmeye devam etmesinin hukuksal işleme onay verdiği anlamına geldiğini, davacı tarafın 2013-2014 ve 2014-2015 eğitim öğretim dönemlerinde yaklaşık 2 sene kantin işlettiğini, resmi kurum içerisinde yer alan işletmeyle ilgili durumun davacı tarafça bilinmemesinin hayatın olağan akışına aykırı olduğu gibi, davacının kiracıdan vekalet aldığının da dava dilekçesindeki ifadelerden açıkça anlaşıldığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İlk derece mahkemesince davanın zamanaşımı nedeniyle reddine dair verilen kararın istinafı üzerine Bölge Adliye Mahkemesi, ilk derece mahkemesinin kararını kaldırarak 6098 sayılı TBK.nın 39. maddesindeki 1 yıllık hak düşürücü süre nedeniyle HMK"nın 114/2 ve 115/2 maddeleri uyarınca dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar vermiştir.
Kararı davacı vekili vekili temyiz etmiştir.
İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik olarak yapılan istinaf başvurusu üzerine HMK"nın 355 vd. maddeleri kapsamında yöntemince yapılan inceleme sonucunda Bölge Adliye Mahkemesince esastan verilen nihai kararda, dosya kapsamına göre saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kurallarına aykırı bir yön olmadığı gibi HMK"nın 369/1. ve 371. maddelerinin uygulanmasını gerektirici nedenlerin de bulunmamasına göre usul ve yasaya uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK"nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK"nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 8,50 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 07/10/2019 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.