22. Hukuk Dairesi 2013/11998 E. , 2014/13512 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Bakırköy 3. İş Mahkemesi
TARİHİ : 22/03/2013
NUMARASI : 2009/361-2013/152
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili, müvekkilinin davalı yanında işçi olarak çalıştığını, iş sözleşmesinin davalı işveren tarafça haksız ve önelsiz olarak fesih edildiğini, son net maaşının 1.350,00 TL olduğunu, çalışılan dönemde bir kısım izinlerin kullanılamadığını, genel tatillerde çalışıldığını, fazla mesai yapıldığını, ancak iş sözleşmesinin feshinden sonra bu alacakların ödenmediğini fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile kıdem ve ihbar tazminatı, yıllık izin ücreti, genel tatil ücreti ve fazla çalışma ücreti alacaklarının davalıdan alınarak müvekkiline verilmesini istemiştir.
Davalı vekili davacının iş sözleşmesinin 4857 sayılı İş Kanunu"nun 25/II. maddesine dayanılarak haklı nedenle ile feshedildiğini, sadece yirmi dört günlük ücret alacağının bulunduğunu diğer alacak taleplerinin de reddinin gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davacının kıdem ve ihbar tazminatı, yıllık ücretli izin, fazla çalışma, alacaklarının kısmen kabulüne, genel tatil ücreti alacağının reddine karar verilmiştir.
Karar davalı tarafından süresinde temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 12. maddesinde tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde gösterilen hukuki yardımların konusu para veya para ile değerlendirilebiliyor ise avukatlık ücreti, (yedinci maddenin ikinci fıkrası, dokuzuncu maddenin birinci fıkrasının son cümlesi ile onuncu maddenin son fıkrası hükümleri saklı kalmak kaydıyla,) tarifenin üçüncü kısmına göre belirleneceği, ancak asıl alacak miktarı 3.666,66 TL’ye kadar olan davalarda avukatlık ücreti, tarifenin ikinci kısmının, ikinci bölümünde, icra mahkemelerinde takip edilen davalar için öngörülen maktu ücret olduğu, ancak bu ücretin asıl alacağı geçemeyeceği düzenlenmiştir. Öte yandan, Dairemiz uygulamasında, hakkaniyet indirimi ile ilgili olarak Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinde bir kurala yer verilmediğinden ve ayrıca işçinin davasını açtığı veya ıslah yoluyla dava konusunu arttırdığı aşamada mahkemece ne miktarda indirim yapılacağı bilinemediğinden, fazla çalışma, hafta tatili ve genel tatil ücreti alacaklarından yapılan indirimlerden dolayı reddine karar verilen miktar bakımından kendisini vekille temsil ettirmiş olan davalı yararına vekalet ücretine hükmedilemeyeceği kabul edilmiştir.
Somut olayda, hakkaniyet indirimi gözetilerek davacının reddedilen alacak taleplerinin toplam tutarı 10.874,23 TL olduğu, mahkemece davalı lehine Asgari Avukatlık Ücret Tarifesi 12/2. maddesine uyarınca bu tutarın %12’si olan 1.304,90 TL vekalet ücretine karar verilmesi gerektiği halde davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi hatalı olup, bozma sebebi ise de, bu yanlışlıkların düzeltilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun geçici 3. maddesi uyarınca uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun 438/7. maddesi uyarınca aşağıda belirtilen şekilde düzeltilerek onanması uygun bulunmuştur.
SONUÇ : Hükme “1.304,90 TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,” ifadelerinin yazılmasına, hükmün bu şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine, 20.05.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.