12. Ceza Dairesi Esas No: 2021/6518 Karar No: 2021/8698 Karar Tarihi: 08.12.2021
Taksirle yaralama - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2021/6518 Esas 2021/8698 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanığın taksirle yaralama suçundan hüküm giydiği ancak hükümde çelişki olduğu ve yasa yolu ile ilgili bilgilerin yanlış verildiği belirtilerek dosyanın incelendiği ve bu sebeplerden dolayı hükmün bozulduğu belirtilmiştir. Kararda bahsedilen kanun maddeleri; Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın 40/2, CMK'nın 34/2, 231/3 ve 232/6. maddeleridir.
12. Ceza Dairesi 2021/6518 E. , 2021/8698 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi Suç : Taksirle yaralama
Taksirle yaralama suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: 1.Hükmün fıkrasında ""sanığın yüksek bulunmayan kusur düzeyi ve yaralamanın yüksek bulunmayan düzeyi dikkate alınarak alt sınırdan uzaklaşılma gereği duyulmaksızın aynı tip suçtan mükerrir sanık hakkında tercihen ve kanunen 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına "" yazılı olmasına rağmen; gerekçe kısmında ""...yüksek ve asli düzeyde olan kusuruyla bu kazaya sebebiyet verdiği, bu nedenle ve katılanda meydana gelen yaralanmanın düzeyi de dikkate alınarak ve ayrıca özellikle toplu taşıma aracı sürücüsü olmakla ve aynı güzargahı daha yoğun kullanmakla yoldaki işaretlerin, oradan tesadüfen geçen bir diğer sürücüye oranla daha yoğun dikkatini çekmesi gereken bir kişi olmasının yanı sıra yaptığı işin hassasiyeti nedeniyle de kendisinin bir diğer sürücüye oranla çok daha duyarlı davranması gerekirken aksi yönde davranış göstererek bu kazaya sebebiyet vermiş olması da ayrıca değerlendirilerek, sonuç olarak özünde kusurlu davranışlarının yoğunluğu ve yaralanmanın yüksek düzeyi nedeniyle temel cezanın tespitinde alt sınırdan uzaklaşılarak sanığın cezalandırılmasının gerektiği"" yazılarak hüküm ile gerekçe arasında çelişki yaratılması, 2. Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 13.03.2012 gün, 6-386; 30.11.2010 gün, 5-237; 29.05.2007 gün, 114-113; 26.05.2009 gün ve 50-130 sayılı ve benzer kararlarında vurgulandığı üzere; 2709 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 40/2, 5271 sayılı CMK"nın 34/2, 231/3, 232/6. maddeleri gereğince, hüküm ve kararlarda, başvurulacak yasa yolu, süresi, başvuru yapılacak merci ile başvuru şeklinin anlaşılabilir nitelikte açıkça gösterilmesi zorunluluğu olduğu anlaşılmakla, temyiz yoluna başvuru süresinin 1 hafta olduğu gözetilmeden, hükmün yasa yolu kısmında temyiz yoluna başvuru süresinin 15 gün olarak yazılması, Kanuna aykırı olup, sanık müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, sair yönleri incelenmeyen hükmün 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi ve halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 08/12/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.