18. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/23181 Karar No: 2016/3909 Karar Tarihi: 08.03.2016
Yargıtay 18. Hukuk Dairesi 2015/23181 Esas 2016/3909 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davacı, davalıdan 2.536,40 TL alacağını yasal faiziyle birlikte tahsili istemiştir. Ancak, Sulh Hukuk Mahkemesi davanın reddine karar vermiştir. Temyiz edilen kararda ise, vakfa ilişkin davaların asliye hukuk mahkemesinde görüldüğü belirtilerek, mahkemenin dava dilekçesinin görev yönünden reddine karar vermesi gerektiği ve davanın esasının hüküm kurulmaması gerektiği vurgulanmıştır. Kararda, Hukuk Usulü Muhakemeleri Yasası'nın 8. maddesinin 1. bendi görev kuralı olarak açıklanmıştır.
18. Hukuk Dairesi 2015/23181 E. , 2016/3909 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Dava dilekçesinde, fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla 2.536,40 TL alacağın yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dava dilekçesinde, fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla 2.536,40 TL vakıf alacağının yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili istenilmiş, mahkemece davanın reddine karar verilmiştir. 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Yasasının 8. maddesinin 1. bendine göre, vakfa ilişkin davalar miktarına bakılmaksızın asliye hukuk mahkemesinde görülür. Görev kamu düzenine ilişkin olup yargılamanın her aşamasında mahkemece kendiliğinden dikkate alınır. Somut olayda, 13.04.2010 tarihli dava dilekçesinde fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla 2.536,40 TL vakıf alacağının yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili istenmiştir. Yukarıda gösterilen yasal düzenleme dikkate alındığında, vakfa ilişkin davada asliye hukuk mahkemesi görevli olduğundan mahkemece dava dilekçesinin görev yönünden reddine karar verilmesi gerekirken, davanın esası hakkında hüküm kurulması doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile şimdilik diğer yönleri incelenmeksizin hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, işbu kararın tebliğinden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 08.03.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.