Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemece 26.07.2012 tarihinde verilen karar davacı vekilince temyiz edilmiş, ancak 20.12.2012 tarihli ek kararla hükmedilen miktar kesinlik sınırı altında kaldığından davacının temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir. Miktar ve değeri temyiz kesinlik sınırını aşmayan taşınır mal ve alacak davalarına ilişkin nihai kararlar 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun geçici 3. maddesi uyarınca uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuku Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun 427. maddesi uyarınca temyiz edilemez. Kesinlik sınırı kamu düzeni ile ilgilidir. Temyiz kesinlik sınırı belirlenirken yalnız dava konusu edilen taşınır malın veya alacağın değeri dikkate alınır. Faiz, icra (inkar) tazminatı, vekalet ücreti ve yargılama giderleri hesaba katılmaz. Alacağın bir kısmının dava edilmiş olması halinde, kısaca kısmi davada kesinlik sınırı dava edilen miktara göre değil, alacağın tamamına göre belirlenir. Somut uyuşmazlıkta, davacının taleplerinin kısmen reddedilmesi, reddedilen miktarın tam olarak belirlenebilir olmaması nedeni ile hüküm altına alınan miktar dikkate alınarak davacının temyiz talebinin reddine ilişkin karar yerinde olmadığından mahkemenin 20.12.2012 tarihli ek kararı bozularak ortadan kaldırılmasına karar verildi. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine, 20.05.2014 gününde oybirliği ile karar verildi.