3. Ceza Dairesi 2019/2965 E. , 2019/11309 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle evrak okunarak;
Gereği görüşülüp düşünüldü:
1) Sanık hakkında hakaret suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Hükmolunan adli para cezasının tür ve miktarı, 14.04.2011 tarihinde yürürlüğe giren 31.03.2011 tarih ve 6217 sayılı Kanun"un 26. maddesi ile 6723 sayılı Kanun"un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkındaki Kanuna eklenen geçici 2. maddesi uyarınca kesin nitelikte bulunduğundan sanığın temyiz isteminin 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"un 317. maddesi uyarınca isteme uygun olarak REDDİNE,
2) Sanık hakkında 6136 sayılı Kanun"a aykırılık suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Sanığa verilen hapis cezası yönünden; Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas- 2015/85 Karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesindeki bazı hükümler iptal edilmiş ise de, bu husus infaz aşamasında dikkate alınabileceğinden bozma nedeni yapılmamıştır.
Yapılan yargılamaya, toplanan ve karar yerinde açıklanan delillere, mahkemenin kovuşturma sonucunda oluşan inanç ve takdirine, gösterilen gerekçeye ve uygulamaya göre sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,
3) Sanık hakkında, müştekiler ... ve ...i kasten yaralama suçlarından verilen mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;Yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
a) Sanık hakkında düzenlenen iddianamede, 5237 sayılı TCK"nin 29. maddesinin uygulanması talep edildiği halde sanığa bu maddenin uygulanmaması ihtimaline binaen ek savunma hakkı tanınmadan karar verilmesi suretiyle 5271 sayılı CMK"nun 226. maddesine muhalefet edilerek sanığın savunma hakkının kısıtlanması,
b) Müşteki ... hakkında, ...Devlet Hastanesinin 07.01.2013 tarihli raporunda; ""batın sol üst yarısında 4 cm cilt-ciltaltını içeren kas kesisi mevcut, batın duvarına penetre dkay sebebiyle basit tıbbi müdahale ile giderilemez, şimdilik hayati tehlike mevcut değildir"" şeklinde görüş belirtildiği, müşteki ... hakkında ise, aynı hastanenin 06.01.2013 tarihli raporunda; "" epigastrik bölgede 1 cm cilt-cilaltı doku kesisi mevcut, batına nafiz dkay sebebiyle basit tıbbi müdahale ile giderilemez, şimdilik hayati tehlike mevcut değildir"" şeklinde görüş belirtildiği ancak müştekilerin mevcut doktor raporlarının hüküm kurmaya elverişli olmaması karşısında; müştekiler ... ve ..."ya ait tüm tedavi belgeleri ve geçici ve kesin raporların en yakın Adli Tıp Kurumu Şube Müdürlüğüne gönderilerek, öncelikle müştekilerin olay nedeniyle hayati tehlike geçirip geçirmediği hususunda olmak üzere, 5237 sayılı TCK’nin 86. ve 87. maddelerindeki tüm unsurları kapsayacak şekilde raporlarının aldırılmasından sonra sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerektiği gözetilmeden yetersiz raporlara dayanılarak yazılı şekilde hükümler tesis edilmesi,
c) Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas- 2015/85 Karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesindeki bazı hükümlerin iptal edilmesi nedeniyle hak yoksunlukları yönünden sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu nedenlerle 6723 sayılı Kanun"un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, CMUK 326/son maddesi gereğince sanığın kazanılmış hakkının saklı tutulmasına 23.05.2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.