Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2006/21392 Esas 2007/1352 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
2. Hukuk Dairesi
Esas No: 2006/21392
Karar No: 2007/1352

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2006/21392 Esas 2007/1352 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Van Aile Mahkemesi tarafından verilen bir karar temyiz edilmiştir. Davacı-davalı kocanın temyiz itirazları kabul edilmemiştir. Ancak, davalı-davacı kadının manevi tazminat talebiyle ilgili faiz isteği olmadığı halde faiz kararı verilmiştir ve bu hukuka uygun değildir. Ayrıca, ziynetlerle ilgili bilirkişi raporuna atıf yapılarak hüküm kurulmuştur, ancak gerekçeli kararın da kısa karara uygun düzenlenmesi gerektiği ve eşyanın cins, nitelik, miktar ve değerlerinin ayrı ayrı gösterilmesi gerektiği belirtilmiştir. Bu nedenlerle, kararın 2. ve 3. bentleri bozulmuş, diğer bölümleri ise onanmıştır. Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu 388/5. maddesi hakkında açıklama yapılmıştır. Kararın detaylı incelemesi yapılabilir.
2. Hukuk Dairesi         2006/21392 E.  ,  2007/1352 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ  :Van Aile Mahkemesi
    TARİHİ  : 27.01.2006
    NUMARASI   :143-26

       
    Taraflar arasındaki davanın birleştirilerek yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
    1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre davacı-davalı kocanın aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.
    2-Davalı-davacı kadının manevi tazminat talebi yönünden faiz isteği olmadığı gözetilmeden hükmedilen manevi tazminat için faize karar verilmesi doğru değildir. (HUMK.74 md.)
    3-Ziynetler yönünden bilirkişi raporuna atıf yapılarak hüküm kurulmuştur.
    #Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 388/5. maddesi, hükmün sonucu kısmında gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin istek sonuçlarından her biri hakkında verilen hükümle taraflara yükletilen borç ve tanınan hakların mümkünse sıra numarası altında birer, birer, açık , şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesini emredici kural olarak getirmiştir. Gerekçeli kararın da kısa karara uygun düzenlenmesi zorunludur. (HUMK. m. 381/2).
    Dava dilekçesi, bilirkişi raporu gibi herhangi bir belgeye atıf yapılarak hüküm kurulamaz. Gerek tefhim edilen ve zabıtla belirlenen kararda, gerekse buna uygun düzenlenmesi zorunlu gerekçeli kararda hüküm altına alınan eşyanın cins, nitelik, miktar ve değerlerinin ayrı ayrı gösterilmesi ve taraflara yüklenen borç ile tanınan hakkın infazda güçlük çıkarmayacak biçimde belirtilmesi gerekir. Bu yön gözetilmeden yazılı şekilde * hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır.
                                                                                                            
    SONUÇ: Temyiz edilen kararın 2. ve 3. bentlerde açıklanan sebeplerle  BOZULMASINA, hükmün diğer bölümlerinin ise 1"nci bentteki nedenlerle ONANMASINA,  temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine iş bu kararın tebliğinden iitbaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 07.02.2007 Çrş.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.