10. Hukuk Dairesi 2021/7464 E. , 2021/11804 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi
Dava, 01/08/1959-30/07/1962 tarihleri arasında 13263 sicil numaralı işyerinden Hüseyin Kırag adına Kuruma bildirimi yapılan çalışmaların davacıya ait olduğunun tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, (kapatılan) 21. Hukuk Dairesinin bozma ilamına uyularak, ilamında belirtildiği şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Mahkemenin davanın kabulüne dair 07/04/2017 tarihli kararı, Dairemize devredilen Yargıtay 21. Hukuk Dairesi’nin 19/09/2019 tarih, 2018/5323 Esas ve 2019/5294 Karar sayılı ilamı ile “davacının kendisine ait olduğunu iddia ettiği işe giriş bildirgesindeki imza ve fotoğrafın davacıya ait olup olmadığı hususunda Adli Tıp Kurumundan rapor almak, Adıyaman Nüfus Müdürlüğünden ... isminde bir şahıs olup olmadığını araştırmak, yine Adıyaman Gerger ilçesinde kolluk marifetiyle araştırma yaptırılarak ... isminde bir şahıs olup olmadığı hususunu sorgulamak, eğer bu isimde bir şahıs bulunursa davaya dahil etmek, davacının nüfusuna yazıldığını ileri sürdüğü amcasının vukuatlı nüfus kayıt belgelerini ilgili Nüfus müdürlüğünden getirtmek, tüm deliller eksiksiz toplanıp değerlendirilerek sonucuna göre karar vermek” gerektiği belirtilerek bozulmasına karar verilmiştir.
Eldeki davada bozmaya uyulmuş ise de, bozma gereklerinin tam olarak yerine getirildiğinden bahsedilmesi mümkün değildir. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda; 2734502 sigorta sicil numaralı dosyanın ve dosyadaki hizmetlerin ...’a ait olmadığının, 01/01/1949 doğumlu ...ve Zeynep oğlu 51649403776 T.C kimlik nolu davacı ...’e ait olduğunun tespitine karar verilmiştir.
Dava, aidiyet tespiti istemine ilişkin olup, bu tür davaların, kamu düzeniyle ilgili olduğu ve bu nedenle de özel bir duyarlılıkla ve özenle yürütülmesinin zorunlu ve gerekli bulunduğu açıktır. Bu çerçevede, hak kayıplarının ve gerçeğe aykırı sigortalılık süresi edinme durumlarının önlenmesi, temel insan haklarından olan sosyal güvenlik hakkının korunabilmesi için, bu tür davalarda tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyip, gerek görüldüğünde re"sen araştırma yapılarak kanıt toplanabileceği de göz önünde bulundurulmalıdır.
Somut dosyada; 13263 sicil numaralı ... unvanlı işyerinden, 2734502 sigorta sicil numaralı ...-...oğlu-1943- Gerger doğumlu kişi adına verilen 01/08/1959 tarihli işe giriş bildirgesi ile bildirilen hizmetlerin davacının kendisine ait olduğunu iddia ettiği, söz konusu çalışmalar hakkında mahkemece bordro tanığı dinlenmediği, bozma gereğince işe giriş bildirgesindeki imza ve fotoğrafın davacıya ait olup olmadığı hususunda Adli Tıp Kurumundan rapor alınmasına karar verildiği, Adli Tıp Kurumu, Adli Bilişim İhtisas Dairesi Ses ve Görüntü İnceleme Şubesi tarafından düzenlenen 25/11/2020 tarihli rapor ile işe giriş bildirgesindeki fotoğrafla, davacının orta yaş halindeki ve son fotoğrafının karşılaştırılması sonucu fotoğraflar arasında “benzerlikler gösterdiği (+1)” şeklinde değerlendirme yapıldığı, ancak Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Dairesi Adli Belge İnceleme Şubesi tarafından düzenlenen 20/08/2020 tarihli rapor ile inceleme konusu belgenin düzenlenme tarihine yakın ve tercihen bu tarihten önce başka amaçlarla atmış olduğu davacı imzaları ile yazı örneklerinin temin edilmesi halinde görüş bildirilebileceği hususunda beyanda bulunulduğu anlaşılmakla, mahkemece eksik inceleme ve araştırma ile karar verilmiştir.
Bu açıklamalar doğrultusunda mahkemece yapılacak iş, davacı tarafa Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Dairesi Adli Belge İnceleme Şubesinin 20/08/2020 tarihli raporu ile işaret edilen imza ve yazı örneklerinin bulunduğu yerleri açıklaması ve sunması için süre vermek, 20/08/2020 tarihli raporda belirtilen yazılı belge ve imza örneklerinin temin edilmesi halinde işe giriş bildirgesindeki imzanın davacıya ait olup olmadığı hususunda Adli Tıp Kurumundan rapor almak, işyerine ait aylık bildirgelerde 20 kadar sigortalı bildirildiği ancak hiçbirinin dinlenmediği nazara alınarak işyeri bordrolarında kayıtlı bu kişilerden yeteri kadarı resen saptanarak bilgi ve görgülerine başvurmak suretiyle 2734502 sigorta sicil numaralı dosyanın ve dosyadaki hizmetlerin ...’ a ait olmadığı, davacıya ait olduğu hususunun hiçbir kuşku ve duraksamaya yer bırakmayacak biçimde çözümlenip; deliller hep birlikte değerlendirilip takdir edilerek varılacak sonuç uyarınca bir karar verilmelidir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ:Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 07/10/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.