Mahkemesi :Ağır Ceza
Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma
Hüküm : Mahkumiyet

Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Gerekçeli karar başlığında suç tarihinin "09.04.2009, 05.01.2009, 27.02.2009, ve 05.05.2009" yerine "05.05.2009 ve öncesi" olarak yazılması mahallinde düzeltilebilir maddi hata kabul edilmiştir.
1- Sanıklar... ... ve ... hakkında kurulan hükümlerin incelenmesinde;
Hükümden sonra 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren ve TCK"nın 53. maddesinin bazı hükümlerini iptal eden Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarih ve 2014/140-2015/85 sayılı kararının infaz aşamasında dikkate alınması mümkün görülmüştür.
Yapılan yargılama sonunda aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda tartışılıp sanıkların suçunun sübutu kabul, olay niteliğine ve kovuşturma sonuçlarına uygun şekilde vasfı tayin edilmiş, cezayı azaltıcı sebebin niteliği takdir kılınmış, incelenen dosyaya göre verilen hükümde belirtilen düzeltme nedeni dışında bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanıklar ...... müdafileri ile sanıklar ... ve ..."nın yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Sanıklar hakkında belirlenen gün sayısının adli para cezasına çevrilmesi sırasında uygulanan kanun ve maddesinin gösterilmemesi suretiyle CMK"nın 232/6. maddesine muhalefet edilmesi,
Kanuna aykırı olup, hükümlerin bu nedenle BOZULMASINA, bu hususun yeniden yargılama yapılmaksızın CMUK"nın 322. maddesine göre düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkrasında gün para cezasının günlüğü 20 TL"den adli para cezasına çevrilmesine ilişkin bendine “TCK"nın 52/2. maddesi gereğince” ibaresinin eklenmesi, suretiyle diğer yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
2- Sanıklar ..., ... ve ... hakkında kurulan hükümlerin incelenmesine gelince de;
a- ... yönünden;
Hükme esas alınan ve sanıktan, 09.04.2009 tarihinde ele geçirilen suça konu maddenin nitelik ve miktarına ilişkin düzenlenen ekspertiz raporu, arama kararı, arama ve el koymaya ilişkin tutanaklarının aslı veya onaylı suretlerinin dosyada bulunmadığının anlaşılması karşısında; söz konusu belgelerin asıllarının ya da onaylı örneklerinin temin edilip dosya içerisine konulduktan sonra sonucuna göre tüm deliller birlikte değerlendirilerek, sanığın hukukî durumunun belirlenmesi gerekirken, eksik araştırma ile hüküm kurulması
b- ... yönünden;
Tüm dosya kapsamına göre, sanığın savunmasının aksine, ele geçen ve kişisel kullanım miktarı kapsamında olan esrarı kullanma amacı dışında satma veya başkalarına verme gibi bir maksatla bulundurduğuna ve uyuşturucu madde kullanma suçundan dosyası tefrik edilen ..."da uyuşturucu ve uyarıcı madde ele geçmemesi nedeniyle, bu kişiye uyuşturucu madde temin ettiğine dair, somut olay ve olgularla örtüşmeyen ve maddi bulgularla desteklenmeyen telefon görüşmeleri dışında, her türlü şüpheden uzak yeterli ve kesin delil bulunmadığı anlaşıldığından, sabit olan kullanmak için uyuşturucu madde buludurma suçu yerine suç vasfında yanılgıya düşülerek yazılı şekilde hüküm kurulması,
c- ... yönünden;
Yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Uyuşturucu madde ticareti yaptığına dair aleyhine yeterli delil bulunmadığı aşamada, ikrarı ile kendi suçunun ortaya çıkmasına yardım eden sanık hakkında TCK"nın 192/3. maddesindeki etkin pişmanlık hükmünün uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı, sanıklar ... ve ... müdafileri ile sanık ..."ın temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan, sanık ... yönünden diğer yönleri incelenmeksizin hükümlerin BOZULMASINA, 11.05.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.