Abaküs Yazılım
18. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/7570
Karar No: 2019/4151
Karar Tarihi: 04.03.2019

Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2018/7570 Esas 2019/4151 Karar Sayılı İlamı

18. Ceza Dairesi         2018/7570 E.  ,  2019/4151 K.

    "İçtihat Metni"

    KARAR

    Tehdit ve sesli yazılı veya görüntülü bir ileti ile hakaret suçlarından sanık ..."ın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 106/1-2. cümle, 125/1, 29/1 (iki kez) ve 52/2. (iki kez) maddeleri uyarınca 1.340,00 Türk Lirası ve 440,00 Türk Lirası adli para cezaları ile cezalandırılmasına, cezalarının aynı Kanun’un 58/7. maddesi uyarınca mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine dair Sakarya 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 18/11/2016 tarihli ve 2015/809 esas, 2016/681 sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
    İstem yazısında: “Dosya kapsamına göre;
    1- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 106/1. maddesinde tehdit suçunun suç tipi olarak iki bölümde düzenlendiği, hayat, vücut ve cinsel dokunulmazlıklara yönelen tehdit suçunun suç ile malvarlığı veya sair kötülük edileceğinden bahisle yapılan tehdit suçunun ayrı olarak yaptırıma bağlandığı, 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 34. maddesi ile 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 253. maddesinde yapılan değişiklik öncesinde 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 106/1. maddesinin ilk cümlesinde düzenlenen tehdit suçunun uzlaşma kapsamı dışında olduğu, ikinci cümlesinde düzenlenen tehdit suçunun ise uzlaşma kapsamında olduğu, somut olayda mahkemenin tehdit ifadesi olarak kabul ettiği "sen bittin, sana orospuluğun kralını yaşatacağım, göreceksin, tamam senin sonun geldi artık" ifadelerinin 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 106/1-1. cümlede düzenlenen tehdit suçunun oluşturduğu anlaşılmakla, suç vasfında yanılgıya düşülerek 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 106/1-2. cümlesi gereği mahkûmiyet hükmü kurulmasında,
    2- Anılan Mahkemece tehdit suçunun vasfının 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 106/1-2. maddesinde düzenlenen suç olarak belirlenmesi karşısında, sanığa isnat edilen tehdit ve hakaret eylemlerinin 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 253. maddesi uyarınca uzlaşma kapsamında olduğu anlaşılmakla, hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Kanunu’nun 253. maddesindeki esas ve usullere göre uzlaştırma işlemlerinin yerine getirilmesi için yargılama dosyasının uzlaştırma bürosuna gönderilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde mahkumiyet kararı verilmesinde,
    3- Sanığın adlî sicil kaydında hükme esas alınabilecek herhangi bir kaydının bulunmadığı anlaşılmakla, şartları oluşmadığı hâlde sanık hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanmasında,
    Kabule göre de;
    1- Mükerrir olan sanığın üzerine atılı hakaret ve tehdit suçları nedeniyle hakkında uygulanan 5237 sayılı Kanun’un 125/1 ve 106/1-2. cümle maddelerinde hapis veya adlî para cezasının seçimlik ceza olarak öngörüldüğü cihetle, 5237 sayılı Kanun"un 58/3. maddesindeki “Tekerrür halinde, sonraki suça ilişkin kanun maddesinde seçimlik olarak hapis cezası ile adlî para cezası öngörülmüşse, hapis cezası hükmolunur.” şeklindeki düzenlemeye aykırı olarak seçimlik ceza olarak adli para cezası belirlenerek neticeten adlî para cezasına hükmedilmesinde,
    2- Sanık hakkında adli para cezasına hükmedilmesi karşısında Türk Ceza Kanunu"nun 58. maddesinde düzenlenen tekerrür hükümlerinin uygulanamayacağının gözetilmemesinde,
    3- 5237 sayılı Kanun"un 129/1. maddesinde yer alan “Hakaret suçunun haksız bir fiile tepki olarak işlenmesi hâlinde, verilecek ceza üçte birine kadar indirilebileceği gibi, ceza vermekten de vazgeçilebilir.” şeklindeki hüküm ile hakaret suçlarına özel tahrik düzenlemesi yapıldığı, somut olayda Mahkemece sanığın hakaret fiilini, katılanın haksız eyleminden dolayı tahrik altında işlediğinin kabul edilmesine rağmen, yapılan haksız tahrik uygulamasında, hakaret suçuna ilişkin özel hüküm olan ve daha lehe düzenlemeler içeren 5237 sayılı Kanun"un 129. maddesi yerine, aynı Kanun"un genel tahrike dair 29. maddesinin uygulanmasında,
    İsabet görülmemiştir.” denilmektedir.
    I- Olay:
    Şüpheli hakkında Sakarya Cumhuriyet Başsavcılığınca müştekinin şikayeti üzerine TCK"nın 106/1-1. maddesinde düzenlenen tehdit ve TCK"nın 125/2. maddesinde düzenlenen hakaret suçundan cezalandırılması istemi ile iddianame düzenlenerek Sakarya 3. Asliye Ceza Mahkemesine sunulduğu, mahkemece yapılan yargılama neticesinde sanık hakkında TCK"nın 125/1, 29/1, 52/2-4, 58, 106/1-2. cümle, 29/1, 52/2-4, 58 maddeleri gereğince mahkumiyetine dair hükümler kurulduğu, kurulan hükümlerde öngörülen cezaların miktarları itibariyle hükümlerin temyiz edilemez olduklarından Cumhuriyet Başsavcılığınca kanun yararına bozulması talebinde bulunulduğu anlaşılmıştır.
    II- Hukuksal Değerlendirme:
    A- Tehdit suçunun vasfı açısından;
    5237 sayılı TCK’nın 106/1. maddesinde tehdit suçunun suç tipi olarak iki bölümde düzenlendiği, hayat, vücut ve cinsel dokunulmazlıklara yönelen tehdit suçu ile malvarlığı veya sair bir kötülük edileceğinden bahisle yapılan tehdidin ayrı olarak yaptırıma bağlandığı, somut olayda mahkemenin tehdit ifadesi olarak kabul ettiği, “sen bittin, sana orospuluğun kralını yaşatacağım, göreceksin, tamam senin sonun geldi artık” ifadelerinin TCK"nın 106/1-1. cümlede düzenlenen tehdit suçunu oluşturduğu halde suç vasfında yanılgıya düşülerek TCK"nın 106/1-2. cümlesi gereği mahkumiyet hükmü kurulması,
    B- Haksız tahrik kurumu açısından;
    Hakaret suçlarında özel tahrik hükümleri içeren TCK"nın 129. maddesinin 1. fıkrası: “Hakaret suçunun haksız bir fiile tepki olarak işlenmesi hâlinde, verilecek ceza üçte birine kadar indirilebileceği gibi, ceza vermekten de vazgeçilebilir.” hükmünü içermektedir.
    Genel bir tahrik hükmü olan TCK"nın 29. maddesi ise: “Haksız bir fiilin meydana getirdiği hiddet veya şiddetli elemin etkisi altında suç işleyen kimseye, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası yerine onsekiz yıldan yirmidört yıla ve müebbet hapis cezası yerine oniki yıldan onsekiz yıla kadar hapis cezası verilir. Diğer hâllerde verilecek cezanın dörtte birinden dörtte üçüne kadarı indirilir.” şeklinde düzenlenmiştir.
    İncelenen somut olayda, mahkemece hakaret suçundan mahkum edilen sanığın, eylemini haksız tahrik altında işlediğinin kabulüyle, TCK"nın 29/1. maddesi uyarınca cezasından 1/4 oranında indirim yapıldığı ve sanığın neticeten 1340 TL adli para cezasıyla cezalandırıldığı görülmektedir. Ancak yapılan haksız tahrik uygulamasında, hakaret suçuna ilişkin özel hüküm olan ve daha lehe düzenlemeler içeren TCK"nın 129. maddesi yerine, aynı Kanunun genel tahrike dair 29. maddesinin uygulanması, hukuka uygun görülmemiştir.
    C- Uzlaştırma müessesesi açısından;
    5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 253 ve devamı maddelerinde düzenlenen uzlaştırma müessesesinde 24/11/2016 tarihinde kabul edilen 6763 sayılı Yasa ile köklü değişiklikler yapılmıştır. 6763 sayılı Kanun 02/12/2016 tarihinde Resmi Gazete"de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe girmiştir.
    6763 Sayılı Kanun ile değişiklik öncesi şikayete bağlı suçlar ile şikayete bağlı olup olmadığına bakılmaksızın kasten yaralama (üçüncü fıkra hariç olmak üzere TCK"nın 86.maddesi), taksirle yaralama (TCK"nın 89. maddesi), konut dokunulmazlığının ihlali (TCK"nın 116. maddesi), çocuğun kaçırılması ve alıkonulması (TCK"nın 234. maddesi), ticari sır, bankacılık sırrı veya müşteri sırrı niteliğindeki bilgi veya belgelerin açıklanması (TCK"nın 234. maddesi, dördüncü madde hariç) ve özel kanunlarda uzlaşmaya tabi olduğu belirtilen suçlar uzlaşmaya tabi suçlarken, bu genel kuralın istisnası olarak da soruşturulması ve kovuşturulması şikayete bağlı olsa da etkin pişmanlık hükümlerine yer verilen suçlar, cinsel dokunulmazlığa karşı işlenen suçlar uzlaşma kapsamında değildi. Ana kuralın bir diğer önemli istisnası da uzlaştırma kapsamına giren bir suçun uzlaşma kapsamına girmeyen bir başka suçla birlikte işlenmesi durumuydu ki, bu durumda da uzlaşma hükümlerinin uygulanmayacağı yaptırım altına alınmıştır.
    Ayrıca CMK"nın 254. maddesinde de: “Kamu davası açıldıktan sonra kovuşturma konusu suçun uzlaşma kapsamında olduğunun anlaşılması halinde, uzlaştırma işlemleri 253"üncü maddede belirtilen esas ve usule göre, mahkeme tarafından yapılır.” hükmü düzenlenmiştir. Bu madde de 6763 sayılı yasa ile: “Kamu davası açıldıktan sonra kovuşturma konusu suçun uzlaşma kapsamında olduğunun anlaşılması halinde, kovuşturma dosyası, uzlaştırma işlemlerinin 253 üncü maddede belirtilen esas ve usûle göre yerine getirilmesi için uzlaştırma bürosuna gönderilir.” şeklinde değiştirilmiştir.
    CMK"nın hükmün konusu ve suçu değerlendirmede mahkemenin yetkisi başlıklı 225. maddesinde ise:
    (1) Hüküm, ancak iddianamede unsurları gösterilen suça ilişkin fiil ve faili hakkında verilir.
    (2) Mahkeme, fiilin nitelendirilmesinde iddia ve savunmalarla bağlı değildir.
    Düzenlemeleri yer almaktadır.
    Yukarıda yapılan açıklamalardan da anlaşılacağı üzere, şüpheli hakkında Cumhuriyet Başsavcılığınca yapılan vasıflandırma nedeni ile uzlaşmaya tabi olmayan hakaret ve tehdit suçlarının, kovuşturma aşamasında tehdit suçunun mahkemece vasfının TCK"nın 106/1-2. maddesinde düzenlenen suç olarak belirlenmesi ve suçun da hüküm tarihindeki düzenlemeye göre takibinin şikayete bağlı olduğundan uzlaşmaya tabi suçlardan olduğu, dolayısıyla bu suçla birlikte işlenen ve kendi başına zaten uzlaşmaya tabi olan hakaret suçunun da uzlaşmaya tabi hale geldiği, mahkemenin nitelendirmeden sonra yukarıda belirtilen CMK"nın hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 254. maddesinin atfı ile 253. maddedeki esas ve usullere göre uzlaşma teklifinde bulunması gerekirken, bu durumun gözetilmeyip, yazılı şekilde hükümler kurması,
    D- Tekerrür müessesesi açısından;
    5237 sayılı TCK"nın “suçta tekerrür ve özel tehlikeli suçlular” başlıklı 58. maddesinde;
    “(1) Önceden işlenen suçtan dolayı verilen hüküm kesinleştikten sonra yeni bir suçun işlenmesi hâlinde, tekerrür hükümleri uygulanır. Bunun için cezanın infaz edilmiş olması gerekmez.
    (2) Tekerrür hükümleri, önceden işlenen suçtan dolayı;
    a) Beş yıldan fazla süreyle hapis cezasına mahkûmiyet hâlinde, bu cezanın infaz edildiği tarihten itibaren beş yıl,
    b) Beş yıl veya daha az süreli hapis ya da adlî para cezasına mahkûmiyet hâlinde, bu cezanın infaz edildiği tarihten itibaren üç yıl,
    Geçtikten sonra işlenen suçlar dolayısıyla uygulanmaz.
    (3) Tekerrür halinde, sonraki suça ilişkin kanun maddesinde seçimlik olarak hapis cezası ile adlî para cezası öngörülmüşse, hapis cezasına hükmolunur.
    (4) Kasıtlı suçlarla taksirli suçlar ve sırf askerî suçlarla diğer suçlar arasında tekerrür hükümleri uygulanmaz. Kasten öldürme, kasten yaralama, yağma, dolandırıcılık, uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticareti ile parada veya kıymetli damgada sahtecilik suçları hariç olmak üzere; yabancı ülke mahkemelerinden verilen hükümler tekerrüre esas olmaz.
    (5) Fiili işlediği sırada onsekiz yaşını doldurmamış olan kişilerin işlediği suçlar dolayısıyla tekerrür hükümleri uygulanmaz.
    (6) Tekerrür hâlinde hükmolunan ceza, mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilir. Ayrıca, mükerrir hakkında cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbiri uygulanır.
    (7) Mahkûmiyet kararında, hükümlü hakkında mükerrirlere özgü infaz rejiminin ve cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin uygulanacağı belirtilir...” hükümlerine yer verilmiştir.
    İncelenen somut olayda;
    1- Sanığın adli sicil kaydının tetkikinde, tekerrüre esas alınabilecek geçmiş hükümlülüğünün bulunmamasına rağmen sanık hakkında kurulan mahkumiyet hükümlerinde tekerrür hükümlerinin uygulanması,
    2- Adli para cezalarına tekerrür hükümlerinin uygulanamayacağı kuralına aykırı olarak, sanığa hükmedilen netice adli para cezalarına tekerrür hükümlerinin uygulanması,
    3- TCK’nın 58/3. maddesinde: “Tekerrür halinde, sonraki suça ilişkin kanun maddesinde seçimlik olarak hapis cezası ile adlî para cezası öngörülmüşse, hapis cezasına hükmolunur.” hükmüne aykırı olarak sanığın tekerrüre esas geçmiş hükümlülüğünün olduğu kabul edilip sanık hakkında seçimlik ceza öngören sair tehdit ve hakaret suçlarında sanık hakkında adli para cezalarının seçilmesi,
    Hukuka aykırı bulunmuştur.
    III- Sonuç ve Karar:
    Yukarıda açıklanan nedenlerle;
    Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının düzenlediği tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden,
    1- Hakaret ve tehdit suçlarından sanık ... hakkında, Sakarya 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 18/11/2016 tarihli ve 2015/809 esas, 2016/681 sayılı kararının, hakaret ve tehdit suçlarından kurulan mahkumiyet hükümleri bakımından, 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesi uyarınca, aleyhe sonuç doğurmamak üzere, BOZULMASINA,
    2- Aynı Kanun maddesinin 4-b fıkrası gereğince, sonraki işlemlerin mahallinde tamamlanmasına, Yüksek Adalet Bakanlığına sunulmak üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"na TEVDİİNE, 04/03/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi