Abaküs Yazılım
18. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/852
Karar No: 2019/4147
Karar Tarihi: 04.03.2019

Görevi yaptırmamak için direnme - hakaret - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2017/852 Esas 2019/4147 Karar Sayılı İlamı

18. Ceza Dairesi         2017/852 E.  ,  2019/4147 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇLAR : Görevi yaptırmamak için direnme, hakaret
    HÜKÜMLER : Mahkumiyet

    KARAR

    Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvuruların süreleri ve kararların niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
    Temyiz isteklerinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede,
    A) Sanıklar ... ve ... hakkında görevi yaptırmamak için direnme suçlarından kurulan mahkumiyet hükümlerinin temyizinde;
    Sanıklara yükletilen görevi yaptırmamak için direnme eylemleriyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu ögelerinin ve bu eylemlerin sanıklar tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
    Eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,
    Sanıkların görevi yaptırmamak için direnme eylemlerini, birden fazla kişi ile birlikte gerçekleştirmelerine karşın, sanıklar hakkında TCK"nın 265/3. maddesi uygulanmamış ise de, aleyhe temyiz olmadığından bu hususun bozma nedeni yapılamayacağı,
    TCK’nın 53/1-b maddesinin Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 E-2015/85 K. sayılı iptal kararı doğrultusunda infaz aşamasında re’sen uygulanabileceği,
    Anlaşıldığından, sanıklar ... ve ...’nın ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmemiş olmakla, tebliğnameye aykırı olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKÜMLERİN ONANMASINA,
    B) Sanık ... hakkında görevi yaptırmamak için direnme suçundan kurulan mahkumiyet hükmünün temyizinde;
    Sanığa yükletilen görevi yaptırmamak için direnme eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu ögelerinin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
    Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,
    Sanığın görevi yaptırmamak için direnme eylemini birden fazla kişi ile birlikte gerçekleştirmesine karşın sanık hakkında TCK’nın 265/3. maddesi ve sanığın eylemini otomobil ile gerçekleştirmesine rağmen TCK’nın 6/1-f maddesi de dikkate alınarak sanık hakkında TCK’nın 265/4. maddeleri uygulanmamış ise de, aleyhe temyiz olmadığından bu hususların bozma nedeni yapılamayacağı,
    TCK’nın 53/1-b maddesinin Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 E-2015/85 K. sayılı iptal kararı doğrultusunda infaz aşamasında re’sen uygulanabileceği,
    Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükmü etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır. Ancak,
    Sanık hakkında görevi yaptırmamak için direnme suçundan kurulan mahkumiyet hükmünde, tekerrüre esas alınan geçmiş mahkumiyet hükmünün, sanığın on sekiz yaşını doldurmadan işlediği suçla ilgili olmasına rağmen, TCK’nın 58/5. maddesine aykırı olarak tekerrüre esas alınamayacağının gözetilmemesi,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık ...’ın temyiz iddiaları bu nedenle yerinde ise de, bu aykırılık, yeniden duruşma yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte olduğundan, temyiz edilen kararın açıklanan noktası tebliğnamedeki isteme aykırı olarak, 5320 sayılı Kanunun 8/1. madde ve fıkrası aracılığıyla 1412 sayılı CMUK"nın 322. maddesi uyarınca, TCK"nın 58. maddesi gereğince tekerrür hükümlerinin uygulanmasına ilişkin kısımların karardan çıkarılmak suretiyle HÜKMÜN DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
    C) Sanıklar ..., ... ve ... hakkında hakaret suçundan kurulan mahkumiyet hükümlerinin temyizinde ise;
    Başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
    Ancak;
    Hakaret fiillerinin cezalandırılmasıyla korunan hukuki değer, kişilerin onur, şeref ve saygınlığı olup, bu suçun oluşabilmesi için, davranışın kişiyi küçük düşürmeye matuf olarak gerçekleşmesi gerekmektedir. Bir hareketin tahkir edici olup olmadığı bazı durumlarda nispi olup, zamana, yere ve duruma göre değişebilmektedir. Kişilere yönelik her türlü ağır eleştiri veya rahatsız edici sözlerin hakaret suçu bağlamında değerlendirilmemesi, sözlerin açıkça, onur, şeref, ve saygınlığı rencide edebilecek nitelikte somut bir fiil veya olgu isnadını veya sövmek fiilini oluşturması gerekmektedir. Somut olayda sanıkların, kolluk görevlilerine yönelttiği iddiası olan “lan” kelimesi içeren ifadelerin mağdur, müşteki ve katılanların onur, şeref ve saygınlığını rencide edici boyutta olmayıp, rahatsız edici, kaba ve nezaket dışı söz niteliğinde olduğu ve hakaret suçunun unsurlarının oluşmadığı gözetilmeden, kanuni olmayan ve yerinde görülmeyen gerekçe ile hakaret suçundan mahkumiyet kararları verilmesi,
    Kabule göre de;
    1) Sanık ... hakkında hakaret suçundan kurulan mahkumiyet hükmünde, tekerrüre esas alınan geçmiş mahkumiyet hükmünün, sanığın on sekiz yaşını doldurmadan işlediği suçla ilgili olmasına rağmen, TCK’nın 58/5. maddesine aykırı olarak tekerrüre esas alınması,
    2) TCK"nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun uygulanmasına ilişkin hükmün, Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararı ile iptal edilmesi nedeniyle uygulanma olanağının ortadan kalkmış olması,
    Kanuna aykırı, sanıklar ..., ... ve ...’ın temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnameye uygun olarak, HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 04/03/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi